Abimin yeni doldurduğu çayımdan bir yudum alıp kızlara baktım. Bahar, Eylül, Irmak ve Elif abla. Elif ablaya da anlatmıştım.
"Güzelim sen biraz abartmış olabilir misin? Azıcık, minicik? Haksızsın demiyorum, dozunu kaçırmışsın. Anlattığına ve okuduğum mesajlara göre bu çocuk seviyor seni. Kızlar da bir şeyler dedi az önce. Eski sevgilisiymiş. Kararı kalbine bırak ama bana kalırsa onun arkadaşlığı seni çoktan mutlu etmeye başlamış." Ellerini destek olmak istercesine koluma koymuştu Elif abla. Gülümsedim ve gözlerimi açıp kapattım.
"Hepinize teşekkür ederim, bilmiyorum o an notu gördüğüm gibi Akın'ı aradım. Neler söylediğimi çok net hatırlamıyorum bile. Çok öfkeliydim, yalandan nefret ediyorum biliyorsunuz. Üstelik ne bileyim, Akın'ın sevgisine ve arkadaşlığına kısa sürede alıştım sanırım. Akın'a mı konduramadığım için bu kadar sinirlenip kırıldım bilmiyorum." dedim.
"Ay yeter bu kadar duygusallık. Biz gidince İlknur düşünür taşınır. Eğlenelim biraz ya." Irmak'ın enerjisi tamdı anlaşılan.
"Sen tabii gördün Ulaş'ı, ondan bu keyfin değil mi Irmakcığım?" Irmak için mutluydum, onun neşesi bana da yansımıştı. Başını sallayıp sırıtmıştı.
"Az önce mesaj atmış. Evde miyim diye soruyor. Merak etmiş. Ben şahsen yarın nikah günü bakayım diyorum. Bugün merak eden yarın nikah masasında evet der diye yorumladım." Irmak'ın gözleri parlıyordu heyecandan. Onun sözlerine gülerken buldum kendimi.
"Ben de seni merak ediyorum aşkım. Evlenelim o zaman?" Eylül'ün muzip tondaki sesiyle gülüştük. E siz zaten evlisiniz...
Bahar'ın ayağa kalkmasıyla ona baktım. "Çay koyup geliyorum." dedikten sonra odamın kapısını açık bırakarak mutfağa gitmişti. Abim ve abisi mutfakta ders çalıyorlardı. Bizi de odama kovmuştu abim. Derdinin ne olduğunu henüz öğrenememiştim.
"Abi ya şu muşmula suratlıya bir şey der misin!" Bahar'ın çığlığı ve isyanıyla sırıttım. Abim Bahar'a sataşıyorsa keyfi yerine geldi demektir.
"Yusuf abi kendine gelmiş." Eylül de benim gibi düşünmüştü.
"Bahar, Yusuf'u boğazlamadan yanlarına gidelim. Kovdular bizi zaten. Ne zaman ders çalışmış onlar?" Elif ablanın güzel yeşil gözlerine baktım.
"Yusuf abiyle Bahar'ı yakıştıran tek ben miyim?" Irmak ama çöpçatan yine mesaideydi anlaşılan.
Eylül ve Elif abla gülmeye başlayınca abimle Bahar'ı düşündüm. Yok ya...
"Kız Allah iyiliğini versin. Hiç güleceğim yoktu. Yusuf ve Bahar mı... Yusuf'u azıcık tanıdıysam eğer asla o gözle bakmaz Bahar'a. Yavuz var ortada." dedi Elif abla.
"Yavuz abi kızar mı ki?" Eylül'ün sorusuyla Elif ablaya baktım. "Kızmaz, hatta sevinir. İkisi de kardeşi onun. Ama dostlukları sıkıntıya girer. Ya Yusuf, olur da Bahar'ın kalbini kırarsa? Yavuz'un sakin kalacağını mı düşünüyorsunuz? İster istemez araları açılır. Bahar da Yusuf'a sinir oluyor, bilmiyor musunuz?" Hakkı vardı Elif ablanın.
"Abim hep Bahar'la uğraşıyor ama." dedim.
"Yavuz abinin sürekli seninle zıtlaşması gibi ablacığım, anlarsın ya..." Eylül'ün imalı bakışları ablasından koluna yediği tekmeyle son bulmuştu. "Aynı şey mi? Yavuz benim arkadaşım."
Kızlarla bakıştık. Tabii efendim...
Çay bardaklarımızı alarak mutfağa geçtik. Karşılaştığımız manzarayla gülmeye başlamıştık. Elimdeki bardağı düşmesin diye masaya bıraktım ve telefonumu çıkarıp karşımdaki sahneyi kayda almaya başladım.
Mutfakta son ses karabiberim çalıyordu. Abimle Yavuz abi karşılıklı göbek atıp kıvırıyorlardı. Bahar sandalyelerden birine oturmuş gülmekten kızarmıştı. O da benim gibi videoya çekiyordu.
"BU GECE GEL BENİM OL DİYEMEM," Abim gülüşlerinin arasından şarkıya eşlik ediyordu. Yavuz abiyle bakışıp daha fazla gülüyorlardı. "SANA BEN AŞKIMI SÖYLEYEMEM KARDEŞİM!" diyen Yavuz abiydi. "UTANIRIM BENİ ÖP DİYEMEM LAN." dedikten sonra dudaklarını büzmüştü abim.
"Gay panic!" Eylül'ün konuşmasıyla kahkaha attım. Tek ship abimle Yavuz abiydi.
"Ay ben dayanamıyorum. Bana da yer açın." diye bağırarak yanlarına koşmuştu Elif abla.
Biz durabilir miyiz? Biz de atıldık hemen. Mutfağın ortasında kahkahalar eşliğinde eğlendik. Bir ara halay çekmiştik. Abimin zılgıt çekmesiyle gülmekten bayılacaktım. Seslerimize gelen annem ve babam da halaya dahil olunca mutfaktan başlayıp halay çeke çeke evi turlamıştık.
Şimdi hepimiz benim odamda nefeslenmeye çalışıyorduk.
"Oğlum bana resmen cilve yapmışsın hoşt köpek!" Yavuz abi dalga geçiyordu abimle.
"Kızlar var bozdurma ağzımı. Halay çekerken götüme girdin lan. Babam yeter hadi gidin dinlenin yarın okulunuz var deyip bizi ayırmasa namusuma konacaktın it." Kahkaha atmaktan ağzım kopacaktı bu akşam.
"Mental olarak böyle bir akşama ihtiyacım varmış. Çok eğlendim." Bahar hala gülüyordu. Yanakları kızarmıştı.
"Sen istedin zaten kızım." Abimin çıkışmasıyla güldüm. Belliydi Bahar'ın başının altından çıktığı.
"Yok ben doğum gününü unutmuşum da bir daha bizimle konuşmayacakmış da. Nasıl, sizi mutlu edebildik mi sultanım?" Abim yatakta oturuyordu. Bahar da bilgisayar sandalyesinde oturuyordu. Bahar abime gülüp başını sallamıştı. "Gülmekten nefessiz kaldım bir ara vallahi çok güldüm. Affettim ikinizi de yani." Abim başını eğip sırıtmıştı.
Irmak'la göz göze geldik. Hayvan gibi gülüyordu. İmasını anlamıştım ama bilemiyorum. Yakışırlardı aslında...
Abime baktım. "Senin niye canın sıkkındı?" diye soruncu eliyle saçlarını dağıtıp yanaklarını şişirmişti.
Yavuz abi dirseğiyle abimi dürtüp "Harbiden lan Karadeniz'de gemilerin batmış gibiydi. İlk kez bu kadar asabi gördüm seni." dedi.
"Varsa bir sıkıntın anlat çözeriz Yusufi." Elif abla da samimi bir şekilde abime bakıyordu.
"Eksik olmayın vallahi ağlatacaksınız beni ama sıkıntı yok hallettim yani." dedi abim duygusal bir tonla.
Beş dakika daha boş yaptıktan sonra vedalaşmak için kapıya geçmiştik.
Irmak'la sarılırken kulağıma sessizce konuşmuştu. "Kanka ship damarım çatlayacak. Abinin ağzını ara ne olur. Eve geçeyim gruptan konuşuruz. Bahar'ın da ağzını arayalım." Başımı salladım. Vallahi olur mu olurdu.
Abimle Yavuz abi sarıldıktan sonra abim Yavuz abiyi itmişti. "Hadi evine def ol." dedi sırıtarak.
Bahar bana el sallayıp ardından öpücük atmıştı. Abisinin merdivenleri inmeye başlamasıyla peşinden gidecekken abim konuştu. "Bana niye iyi geceler yok kız Bahar?" Bahar gülüp abime yaklaştı ve hızlıca sarılıp geri çekildi. "Kabus gör Yusuf abi." dedi sırıtarak. Abim de gülüp el sallamıştı. "Yavaş in merdivenleri kız. Yavuz malı da hemen gitmiş. Gerçi çişi gelmiştir onun."
Eylül'ün yanaklarını öpüp sıkıca sarıldım. Elif ablayla da vedalaştıktan sonra kapıyı örtmüştük.
Dolu dolu bir geceydi...
Abimin yanaklarını öpüp iyi geceler diledim. Annemler yatmıştı çoktan.
Yatağıma yayılıp yorganın içine girdim. Şimdi düşünme vaktiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yağmur Çıkmazı | Texting
Dla nastolatków0537: Bir hayalin gerçekleşecek olsa hangisi olsun isterdin? İlknur:? İlknur: Kimsin? 0537: Oha! 0537: Ben, 0537 yazıyor 0537 çevrim içi 0537 yazıyor 0537: Bana cevap vermezsin diye düşünmüştüm. Fazla heyecan yaptım, söyleyeceğim her şeyi unuttum. 0...