marital problem ❦ taennie

4

flashback devam ediyor.

Biri beni dürterek uyandırdı. Gözlerimi açtığımda annemdi. "Kalk kızım nişan için hazırlık yapacağız." dediğinde oturur pozisyona gelip "Hemen mi? çok erken." dediğimde annem ellerimi tuttu. "Biliyorum kızım ama onlar hızlı davranmak istiyor."

"Tamam anne çıkabilirsin." Annem odadan çıktığında göz yaşlarıma hakim olamadım. Erken yaşta evlenmek çok kötü bir şeydi. Evlendiğim kişi ne kadar yakışıklı ve ünlü olsa da geleceğimden önemli değildi.

Üstümü giyindim, elimi yüzümü yıkayıp aşağıya indim. "günaydın" dediğimde herkes günaydın dedi. Herkes kahvaltıya oturdu ve yemeğe başladık.

"Bugün nişan için  gideceksiniz." kafamı salladım. Ablam atıldı. "Baba, neden ben değil de jennie o daha küçük? o reşit değil ama ben reşitim." Babam jisoo'ya sinirli bakışlarını çevirdi.

"Jennie'yi istiyorlar." Ablam sinirle sırıtmıştı. "16 yaşında olduklarını bilmiyorlar mı? Neden onlara inkar etmedin." babam gözlerini yumup masaya sertçe vurdu. Hepimiz yerimizden sıçradık. "JISOO ODANA!" Ablamın gözleri dolmuştu, koşarak üskata çıktı.

Babam arkasından "HAH ŞUNA BAK, ORUSPU BİR DE HESAP SORUYOR!"

"b-baba ben doydum da kalkabilir miyim?" , " nereye gidiyorsan git." dedi babam. Merdivenlerden çıktıktan sonra bir hışımla ablamın odasına koştum.

Kapıyı açtığımda ablam, ellerinde bir sürü ilacı ağızına götürürken hemen ellerini tuttum. "Abla sen delirdin mi?!" Ablamın ağlamaktan gözleri kızarmıştı.

"Hayır, bırak da içeyim jennie." ilaçları alıp, tuvaletteki çöpe attım.  "Bak abla eğer böyle bir şey yaparsan kendini değil, beni de öldürmüş olursun."

"Jennie belki ben evlenseydim her şey değişebilirdi.."

"Abla sen ona aşık mısın?" her hareketinden belli oluyordu. Ablam erken yaşta evlenmeme karşı geldiği doğruydu ama ona aşık olduğu için çok tavır gösteriyordu.

Hemen ayağa kalkıp odada gezinmeye başladı. "Hahah jennie çok komiksin." ablamı tutup bana çevirdim. "Abla ben ciddiyim" bir anda yüzü düştü.

Gözleri dolmaya başladı. "J-jennie saçmalama"

"Abla doğruyu söyle."

"Jennie saçmalamayı kes." Elimi göğüsünün üstüne koyup. "yalan söylüyorsun." onun bir şey söylemesine izin vermeden devam ettim. "Hislerim her zaman doğrudur. Lütfen beni salak yerine koyma ablacığım."

koltuğa oturup kollarımı göğüsümde birleştirdim. "Doğruyu ne zaman söyleyeceksin?" ablam gözünü kapatıp "tamam! evet, aşığım." dediğinde  sırıttım.

Ablam kolumdan tutup beni duvara çekti. "Bana bak jennie, bunu birine söylersen kendimi öldürürüm." , "Tehdide gerek yoktu abla, söylemeyeceğimi biliyorsun."

Annem kapıyı tıkladığında ablam "gel" dedi. "Hadi gidelim kızlar." kafamı sallayıp, ablama bakıp sonra dışarı çıktım.

"Ablan geliyor dimi?" dediğinde "evet geliyor" dedim.

8 saat sonra

"Şimdi gelecekler."  Ablama baktığımda koltukta oturmuş durgundu. Keşke ablam evlenseydi, en azından sevdiği adamla birlikte olmuş olurdu.

Zil çaldığında kapıya doğru ilerledim. Annesi babası gülümsüyordu, fakat o soğuktu.

"Hoşgeldiniz efendim" , "hoşbulduk"

Acaba yaşımı biliyorlar mıydı? kesin babam büyük demiştir.

Herkes sohbet ederken o sessizliğini koruyordu. Babam konuştu. "Düğünü ne zaman yapacağız bay kim?" babası taehyung'a baktıktan sonra bakışlarını babama çevirdi. "Nişandan 2 gün sonra olabilir. Bayanlar hem o sırada alışveriş yaparlar olmaz mı?", "kabul" dedi babam.

Babamın kabul edeceğini biliyordum. Benden kurtulup para almak için can atıyordu.

Ablam "Çok erken değil mi, yıl sürmesi gerekmiyor mu tanışma falan?" babam "jisoo kızım sen niye karışıyorsun ki, neden karar verecek olan bizlerin arasına giriyorsun.?" Babam onların yanında masum rolü oynuyordu. Bu çok komiğime gidiyordu.

Ablam devam etti. "Neden siz karar veriyorsunuz, evlenecek olan siz misiniz?" babam kızdığını belli eder bakış attı. Ablam ciddiyetini bozmadı.

"Jennie'ye sordun mu hiç evlenmek istiyor mu diye?" babam iyice sinirlenmişti.

Bay kim "Hadi lütfen artık yüzük seansına geçelim." dediğinde babam ablama bakmayı sürdürerek ayağa kalktı. Ablama 'sen görürsün' der gibi bakış attığında yutkundum. Bu gece fırtına kopacaktı.

Kim taehyung ile yan yana gelmiştik. Yüzük parmağımızı uzattığımız da bay kim yüzüğü takıp, kesti.

Taehyung ile bir süre gözlerimiz kesişti. Bayan kim bana sarılıp "tanrı inşallah mutlu eder sizi."

Hepimiz sarılıp, vedalaştık. Bay kim ve bayan kim gittikten sonra babam ablamı saçından tuttuğu gibi sürüklemeye başladı. Babamın yanına gelip "bab-", "sen karışma!" Ablam ağlamaya devam ediyordu babam ise söyleniyordu.

"SENİ PİÇ, SEN BAŞIMA BELA MI OLACAKSIN? LANET OLASI PİSLİK SENİ." Babam ablamı o özel odaya götüyordu, hayır bunu yapamaz..

Babamın önüne geçtim, ağlayarak "HAYIR BABA LÜTFEN YAPMA" babam sertçe itip "ÇEKİL ÖNÜMDEN!" Tekrar babamın önüne geçtim. "BABA DÜĞÜN GÜNÜNE YAKIN BUNU MU YAPACAKSIN?"

babam ablamı yere sertçe bırakıp, beni çenemden tuttu "SENİ SİKİK EVLADI, NE KARIŞIYORSUN. DÜĞÜN GÜNÜ GEBERMEK Mİ İSTİYORSUN? DUA ET Kİ DÜĞÜNÜN VAR."

Babam beni bırakıp ablama yöneldi. Ablamı tutup, beni bir kenara firlatıp içeriye girip, kapıyı kapattı. Ağlayarak kapıyı vurdum. "BABA LÜTFEN" ablamın çok az bağırdığını duyuyordum. Bu beni daha çok kötü ediyordu...

flasback diğer bölümde tekrardan devam edecek.