No les gusta, primera parte.

14 0 0
                                    

Sıfırdan.

©

Şarjörünü henüz değiştirdiğim silahımı sıkıca kavrayarak sırtımı duvara yasladığımda gözlerimi sıkıca kapatarak derin bir soluk vermiş, yavaşça bakışlarımı karşımda bana öfkeyle bakan bedene çevirmiştim. Karın boşluğumdaki kurşun yarası gittikçe kötüleşirken hareket etmem zorlaşıyordu, dolayısıyla doğru düzgün nişan alamıyordum.

"Senin ben olmayan aklını sikeyim, amına kodumun çocuğu."

"Ben de seni seviyorum, aşk adamım."

"Oğlum dua ette burdan ölü çık, yoksa ben seni sike sike öldüreceğim."

Yutkunarak gülmeye çalıştığımda ağzıma dolan metalik tadla öksürmüş, yanıma adımlayarak önüme siper olan Yoongi'ye baktığımda sırıtmıştım. Ağzımdan akan kanlarla suratını buruşturduğunda beni sırf kendisi öldürmek adına yaşattığına emin oldum. Dikkatlice nişan alarak ateş ettiğinde kulağımda yankılanan seslere eklenmesiyle gözlerimi kapatarak sızlanmış, yerimde kıpırdanmıştım.

"Bebek gibi sızlanmayı bırakta şurdan çıkalım Taehyung, Tanrı'nın kitabının üzerine yemin ederim öldüreceğim seni."

"Sen ateistsin Yoongi."

Karnıma yediğim yumrukla öksürerek başımı öne eğdiğimde bedenimi kavrayarak geldiğimiz yöne doğru ittiren bedenle savrulmuş, küfürlerim eşliğinde Yoongi'nin omzuna tutunarak ayaklandığımda beni de peşinden sürükleyerek küfürler savurmasıyla gülmeye başlamıştım.

"Gülmesene orospu çocuğu, sövdükçe ayaklanıyorsun."

"Ben de bundan zevk alıyorum."

Bedenimi çıkışa doğru savurarak Namjoon'un önüne atan bedenle bedenimin savunmasız oluşu beni bir çuval gibi fırlatmasına izin vermiş, sırıtmaya başladığımda yanıma eğilerek kolumun altına giren Namjoon ve Jin ikilisinin yardımıyla arabaya doğru ilerlemiştim. Arka bölüme yerleştiğimde tahminim üzerine her zamanki gibi Doktor Jeon burdaydı.

"Yine mi yaralandınız Bay Kim, umarım bu sefer abim değildir."

"Onun vurduğu yerde gül biter, ayıp ediyorsun."

Kıkırdayarak üzerimdeki gömleği yırtan tecrübeli bedenle bedenimi serbest bırakırken acıyı hissetmemem adına yaptığı iğne her zamanki gibi işe yaramış, bakışlarım Jungkook'un odaklanmış halinde sabitli kaldığında işini büyük bir ciddiyetle yapıyor oluşu gülümsememe sebep  olmuştu. Kim bilir kaç defadır sarıyordu yaralarımı, kim bilir kaç defadır büyük bir istek ve sevgiyle yapıyordu bu işi, saymamıştım. Doktor Jungkook işini öyle güzel yapardı ki, onun hastası olmak için kurşun yemeye razı olmuşluğum vardı.

"Biraz daha kardeşime öyle bakarsan gözlerini oyacağım."

"Üvey kardeşini, Min. Bay Jeon'un soyadı seninle aynı değil."

"Bu kardeşim olduğu gerçeğini değiştirmiyor,"

Parmaklarını kardeşinin henüz kurşunu çıkarttığı yarama bastırarak acıyla inlememe sebep olurken suratımı buruşturarak gözlerimi kapattım. Yoongi'nin sırıttığına emindim.

"Kim."

Derin bir nefes vererek gözlerimi araladığımda Jeon'un kaşlarını çatarak abisine bakışını izledim.

"Abi bırak işimi yapayım, ölecek yoksa."

Birkaç saniyeliğine aralarında bir bakışma geçtiğinde Yoongi'nin derin bir nefes alarak yaramın üzerinden çektiği parmaklarıyla Jungkook önce kanı temizlemiş, ardından dikiş gerektiği ile ilgili birkaç şey mırıldandığında başımı geriye yatırarak gözlerimi kapatmıştım. Bu noktada yaklaşık bininci kez bulunuyorduk, Jungkook'un çok dikkatsiz oluşum hakkında söylenerek yaramı dikeceğini zaten biliyordum.

Hiçbirinde ölmemem, grubun kuralıydı.
Yoongi'nin kimseyi öldürmemesi, yine bir kuraldı.
Biz öldürmezdik, yaşanmasına izin vermezdik.
Biz ölmezdik, yalnızca yaşamazdık.

Kızlarla gönül eğlendirmezdik, barlarda sabahlamazdık, yaşadığımızı hissettirecek tek bir kitap sayfası dahi okumazdık, şarkı dinlemezdik, evcil hayvanımız olmzdı.
Yalnızca uğraşırdık.
Dünyadaki orospu çocuklarıyla, katillerle, tacizcilerle, organ kaçakçılarıyla, uyuşturucu satıcılarıyla.
Hepsiyle, uğraşırdık.

İşimiz buydu, ölüm yoksunlarıydık biz.

©

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 10, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Privado de Muerte : ©TaeKook.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin