Sabah kalktığımda heryerim sızlıyordu.Gözlerimi açtığımda Burak'ın evinde olduğumu hatırladım.Kafamı yana çevirdiğimde ise onu gördüm beni izliyordu.
"Günaydın" dedi oldukça mutlu bir sesle.
"Günaydın" dedim ama sesimi nerdeyse benim bile duyamayacağım kadar kısılmıştı ve boğazım inanılmaz ağrıyordu.
"İyimisin" diye sordu.
"heryerim sızlıyor ve boğazım acıyor"
"Hmm duş al istersen bende birşeyler hazırliyim"
"Olur" yataktan çıktım ve atnadan kendime baktığımda boynum mosmordu.
Oda kalktı ve sırtını gösterdi. Sırtının heryeri tırnak izleriyle doluydu, benim tırnak izlerim.
"ah üzgünüm acıyormu"
"Sorun değil gerçekten dün çok iyiydi ve bende sende bissürü iz bıraktım" gözleri vicudum da gezindi ve dudakların da pis bir sırıtış oluştu.
Bir anda belimden çekip dudaklarıma yapışınca şaşırdım ama bende karşılık verdim. Elleri saçlarımı buldu ve çekiştirdi. Oldukça sert ve iştahla öpüyordu. Üst dudağımı çekip ısırdığında inledim ve hırlayıp beni duvara yasladı.
"Nasıl oluyo anlıyamıyorum ama seni daha da çok istiyorum asla doyamıyorum" dedi ve tekrardan dudaklarıma yapıştı.
Ellerimi saçlarına daldırdım ve çekiştirmeye başladım. Beni duvara daha sert yasladı ve daha sert öpmeye başladı.
Bir süre sonra ayrıldı ve anlını anlıma yasladı "ben gitsem iyi olucak yoksa hızını alamıyacaksın" diyip koşarak banyoya girdim.
Arkamdan kahkaha attığını ve "Her gece bu hıza tabi olcaksın alışırsan iyi edersin" dediğini duydum ve ardından duşa girdim.
Çıktığım da oda topluydu ve benim için yatakta kıyafetler vardı. İç çamaşurları siyah dart tayt ve bol bir tişört. Karfeşi olduğunu söylemişti ve bunlarda onun olmalıydı.
Giyinip aşşağıya indiğimde burnuma leziz kokular geldi.beni görünce 'gel' işareti yaptı. Yanına gelince beni süzdü ve "Tam tahmin ettiğim gibi bedenleriniz aynı" dedi.
"Kardeşininmi bunlar"
"Evet bazen burda kalıyor o yüzden kıyafet barındırıyorum evde"
Omleti de masaya koydu ve o geçip oturunca bende oturdum.
"Bugün gider eşyalarını toplarsın adamlardan birini seninle göndereceğim eve bırakıp iş yerine gel"
"Tamam ama benim acilen haplarımı almam lazım"
Çekmeceden tamda benim kullandığım hapı çıkardı ve uzattı.
"Nasıl" diye sordum şaşkınlıkla.
"Kullandığını bildiğimden dünden aldırmıştım" dedi. Daha fazla konuşmadık ve kahvaltımızı yaptık.
Kendisi aile şirketinin başında duruyordu. Ve oldukça ünlü bir iş insanıydı.
Evden aynı anda çıktık ve ben evime oda şirkete geçti.
2 saat sonra her şeyi hazırlamışdım ve Burak'ın evine gidiyorduk. Arabadaki adam "Yenge yolda uğramak istediğin bir yer varmı" diye sordu. Şaşkınlıkla baktım.Ne yengemi.BENMİYDİM YENGE?
"Anlamadım kime yenge dedin"
"Sana yenge"
"Ha bana öyle demen uygun değil çünkü benim Burak bey ile aramda birley yok sadece yanında yaşıyacağım bu kadar"