37.Bölüm:yolculuk.
Gelen Özgüre şaşkın gözlerle bakıyordum."Çağan ne bakıyorsun bana öyle,yoksa sarılmayacak mısın?"dedi sırıtarak.Şoku atlatıp ona sarıldım.Her ne kadar aramız limuni olsada onu çok özlemiştim,o benim en yakın arkadaşımdı nede olsa.
Özgürle uzun uzun sohbet ettikten sonra herkes odalara çekilmişti.Özgürde bize eşlik etmek istediğini söyleyince onu kıramadık.Galiba aramızda artık düzelmişti.Ben zaten geçmişte olan ergence kavgalarımızdan pişmandım.
Sabah çok erkenden Leya bizi uyadırdı ve havalimanına doğru yol aldık.Artık hep birlikte yeni bir hayat kuracaktık.Hepimiz çok heycanlı ve mutluyduk.Umarım bu büyülü zamanlara nazar değmezdi.
Uçağa bindiğimizde herkeste bir gerginlik vardı,yanımda uyuyan Tuanaya baktım.Onu çok fazla özlediğimi farkettiğimde içim burkuldu.Aslında ailelerimiz olmasa biz çok güzel geçinip gidecektik.
Diğer yanımda ki Deniz sızlanmaya başlamıştı."Ya bu uçak düşerse,ya bir şey olursa?"diye diye Ülküyüde korkutuyordu."Ya sus artık Deniz!"dedi sistemkar bir şekilde Ülkü.Leya sinirle"olmayacağı varsada senin yüzünden olacak Deniz,bu yüzden sus artık"dedi sinirle.
"İşte bu yüzden privimin adı sus artık Deniz çünkü herkes ban aynı şeyi diyor."dedi somurtarak.Seslerden uyanan Özgür sinirle bize baktı"az sessiz olun ya,ne çok konuşuyorsunuz"dedi.
"Sanane abicim,ha sanane"dedi Yağız.Özgür ona anlamaz gözlerle bakıp yanında ki Leya ile sohbet etmeye başlamıştı.Yağızın öfkesi şimdi anlaşılıyordu.Özgürle Leyayı kıskanmıştı.Yağız benden uzak olduğu için ona mesaj gönderdim.
Siz:Kanka ne bu sinir ya,merak etme Leya sana aşık.
Yağız beycik:Kanka elimde değil,kusura bakma senin en yakın arkadaşın dinlemem,dalarım ben buna.
Siz:ILEDSHFAPWFHEDAŞHDA OF YAĞIZZZ.
Telefonları ucuş moduna almalıydık bu yüzden konuşmayı kısa kestik.Uçak kalktığında,içimden düşündüm.Gerçektende hayatımız çok fazla değişicekti ama yanımda ki kız için her şeye değerdi.
Uçaktan ineli yaklaşık iki saat olmuştu.Ayarladığımız eve yerleşmiştik.Sürekli göç eder gibi bir yerden bir yere gitmek bizi yorsada,hep bir arada olmamız bizi mutlu ediyordu.Aşağıda yemek hazırlayan Ülkü ve Özgürün yanına indim."Yardım?"diye sordum onlara bakarak"zahmet ettiniz ya,her şeyi bize kitleyip odanıza çekildiniz resmen"dedi sinirle Ülkü.
Ellerimi teslim olurmuş gibi kaldırıp"tamam sevgili kardeşim sakin ol lütfen."dedim ve onlara yardım ettim.Leya ve Yağız gülüşe gülüşe aşağı indiler"oo benim best ship barışmış galiba"dedi Ülkü gülerek.Yağız Leyanın omzuna kolunu atıp kafasını öptü"sonunda"dedi.
"Tuana nerde?"diye sordu Özgür merakla."Yukarda odasına yerleşiyor"diye cevapladı Leya onu."Ben geliyorum birazdan siz devam edin hazırlamaya"diye gidince olayı garipsedim.
Özgür Tuananın yanına mı gitmişti?
Yaptığım yanlıştı belki ama kendime engel olamadım.Yavaş ve sessiz adımlarla yukarı çıktım.Tuananın odasına kulağımı dayadım ve dinlemeye çalıştım"Bizi bulurlarsa çok kötü olur,Özgür korkuyorum"dedi Tuana sesi çok az geliyordu bu yüzden kesik kesik duyuyordum.
"Tuana merak etme İstanbuldalar şuan bizi bulmaları çok zor"
"Ama imakansız değil"
Ne diyordu bunlar? kim neyi buluyordu?Daha fazla dinlemeye çalışmıştım ama duyamamıştım.Dinlediğimi farkettirmeden oradan uzaklaştım.Neler karıştırdıklarını elbet öğrenirdim zaten.
...
Güzel bir uykunun ortasını Leyanın o cırtak sesi bozmuştu.Kafama boşalan su ile yerimden şıçrayarak uyandım"evet buda uyandı,sırada ki"dedi Leya ve Yağızla çıktılar.Arkalarından tonla küfür savurduktan sonra yataktan kalktım.
Aşağı indiğimde herkes çok sinirliydi anlaşılan Leya ve Yağızın gazabına uğramışlardı."Günaydın ev halkıı"diye bağırarak indi aşağıya Deniz."Günaydın canım,bugun kahvaltı sen hazırlıyorsun"dedi Ülkü kendini koltuğa bırakarak.
"Ne ben mi? Yağız ve Leya yapsın"dedi somurtarak"Biz ne alaka?"dedi Yağız"Su doktunuz bütün evi ayağa kaldırdınız bir zahmette kahvaltımızı yapında sizi affedelim."dedi Deniz bilmiş bilmiş.
"Sizden af dilediğimizi hatırlamıyorum"diye karşılık verdi Leya.Yağızda hanımcılığını kulanarak,Leyayı destekledi."Of iyi be yapıyorum"mutfağa yönelirken bir anda döndü"ama mutfağı havaya uçurursam beni dövmeyeceksiniz"diye ekledi Deniz.
"Allah aşkına ben buna mutfak bırakmam,ben yaparım herkes otursun"dedi Tuana.Kalkarken Özgür onu tuttu"saçmalama Tuana sen kendini yormamalısın"dedi Leya."Aynen Leya haklı ben yaparım"dedi Özgürde.
Anlam verememiştim"ne alaka Tuana neden yorulmuyor?"diye sordum.Leya ve Özgür birbirine baktılar.Neler dönüyordu burada"yani Tuana dün çok yoruldu o yüzden dedik dimi Özgür"Koluna vurdu hafifçe.Özgürde onu onayladı.
En sonunda nasıl olmuştu bilmiyorum ama ben kendimi mutfakta bulmuştum.Bütün kahvaltıyı hazırlamak çok yorucu gelmişti.Allahtan Ülkü ve Leya masayı kurmuştuda bir de onunla uğraşmamıştım.
Kahvaltıdan sonra dışarı çıkmıştık.Şehri turlayıp alışveriş yapacaktık.Deniz gördüğü her şeyin resmini çekiyordu.Bir yandan bizide tek tek çekmeyi ihmal etmiyordu.Bir marketin önüne geldiğimizde yarıya ayrılmaya karar verdik.Yağız,Leya ve ben marketten alışveriş yaparken diğerleri de şehri keşfetmeye gitti.
Markete girdiğimizde ihtiyaçlarımızı aldıktan sonra birazda abur cubur almaya karar vermiştik.Ben cipslere bakarken birden markette Leyanın çığlığı duyulmuştu.Arkama baktığımda Yağız Leya'yı market arabasında itiyordu.Leya da çığlık atıyordu.Bütün marketi ayağa kaldırmışlardı,onları tanımıyormuş gibi yapıp parayı ödemeye gittim.
Gerçekten bunlarla buraya gelmemeliydim diyordum içimden.Rezil olduk yine ve yine...
Alışveriş poşetlerini eve bırakınca bizimkilerin yanına gittik.Luna parka gitme kararı almışlar.Yanlarına geldiğimizde Deniz ve Özgür atlı karıncada çok fazla hatta gereksiz fazla eğleniyordu Ülküde onları çekiyordu.Etrafıma bakındım Tuana neredeydi.Daha sonra pamukşekerciye bakan Tuanayı gördüm.Yanına yaklaştım beni farketmemişti"canın mı çekti?"dedim.
"Ödümü kopardın salak!"diye bağırınca güldüm"nasıl özlemişim bana salak demedi ya"dedim."Canın çekiyse alayım"dedim.Tuanadan cevap gelmedi.Bende gidip aldım ve Tuanaya şekeri verdim.Küçücük çocuk gibi çok sevinmişti.Bende gülümsedim ama sevinmesi garibime gitmişti normalde böyle şeyleri sevmez ve canı çekmezdi.
Tuana diğerlerinin yanına doğru giderken çantasındaki peçeteyi almaya çalışıyordu birden çantadan bir kağıt düşmüştü.Koşup kağıdı aldım tam ona götüreceğim sırada kağıt dikkatimi çekti.
Bu bir ultrason görüntüsüydü...
~iro
