AĞLADIĞIMA BAKMAYIN (üç kadın)

Mutluluk 1

Bergüzar, arkadaşlarıyla açtığı bürodaki ilk işlerinin almanın verdiği mutluluğu yaşıyordu.

Bir yandan evlilik hazırlıkları ve gelinlik işini Nurhayat hanımında yardımıyla yürütmeye çalışıyordu.

"Hayatımın en yoğun ve en mutlu günlerini yaşıyorum."

Poyraz, sevdiği kadının gözlerindeki pırıltıyı gülerek karşıladı ve dudaklarına uzandı.

"Ben, sen beni kabul ettiğin günden bu yana hayatımın en mutlu günlerini yaşıyorum. Bundan sonrada hep yaşayacağım. "

İnlemeleri bir birine karıştı ve mutlulukla yeni bir güne uyanana kadar sarılarak uykuya daldılar.

                                                           ****           ****

"Galip, daha nokta kadar sende gördün henüz seni duyamaz!"

"Olsun, ben bebeğimizle konuşayım o beni duyar. Babasının onu ve annesini ne kadar çok sevdiğini bilerek gelsin evine."

Ultrason çıktısını yatağının baş ucuna koymuştu Galip. Hamileliğin getirdiği hormon karışmasıyla Sevgi devamlı Galiple birlikte olmak istiyor, Galip şaka yollu takılıyordu.

"Ne aç kadınsın sen. Canımı çıkarıyorsun. Kızım bu enerjiyi nerede buluyorsun?"

" Galip, uzatma seni istiyorum."

Galip dünden hazır. 

                                                                    ****            ****

"Emre, çok sık buluşuyoruz. Sıkılacaksın."

"Saçmalama kızım. Ben hayatımın anlamını yeni buldum ve boşa geçen bunca yılın acısını çıkartıyorum. Ha sen bıktıysan o zaman konuşalım!"

Sude güldü ve Emre'nin en çok tahrik olduğu yerlerde ellerini dolaştırmaya başladı. Uzun sürmedi.

"Annenleri bekletmeyelim!"

"Biraz beklesinler ne de olsa biz daha taze sevgiliyiz. Gel banyoya."

"Emre yoruldum."

"İyi ya sen dur ben seni yıkayayım."

"Tabi biliyorum bu yıkama işinin nasıl biteceğini."

Emre sırıttı ve elinden tutup Sude'yi duşa götürdü.

                                                             ****         ****

"Neden ağlıyorsun, Balım?"

"Azya bana senin annen yok dedi. Ben vay dedim. O zaman neden hiç gelmiyo dedi. Üstün Azyayı itti, örtmen Üstüne kıstı ve bise "sis çok yayamazsınız dedi."

"Üzülmeyim. Yarın ben okula gelip öğretmeninizle ve Azra ile konuşurum."

İkisine birden sarıldı. Gülbeyaz onları doğru mutfağa götürüp karınlarını doyurdu ve komiklik yaparak güldürdü.

Bergüzarın canı sıkılmıştı. Akşam Çocuklar yatınca Poyrazla konuşmalıydı.

"Çocukları o kreşten alıp, Başka bir ana okuluna götürmeliyiz. Ben biraz araştırdım sen gelene kadar. En kısa zaman da da onlara durumu açıklamak için bir pedagogla irtibata geçmeliyiz."

Daha öncesinde yemekte zaten Üstün ve Balım bu gün yaşadıklarını babalarına anlatmıştı.

Yeni evlerine yakın ana okulu buldular. Çocuklara pedagog yardımı ile durumları anlatıldı ve biraz etkilenseler bile Bergüzarın sevgisi ile kolay atlattılar.