Arkadaşım Alice ile küçük rahat bir restorana girdik. Tabiki, beni erkek arkadaşlarından birine yapmaya çalışıyor. Yine.
Bu işler hiçbir zaman yürümüyor, ya dallama çıkıyorlar ya pislikler ya da yaptığım şeylerden hoşlanmıyorlar. Böyle şeyler yapmaktan nefret ediyorum ve çocukları daha önceden görmemiş oluyorum ve hepsi 'iyi görünümlü' olmuyor diyelim.
Ama Alice bu çocuğun kesinlikle ateşli olduğuna yemin ediyor.
Hıı kesin öyledir.
*booth: masanın etrafında sandalye yerine, karşılıklı iki koltuğun olduğu masalar.
Beni booth'a* itti ve kendisi de karşıma, Calum'un yanına, oturdu. Alice Calum'un yanağına kısa bir öpücük kondurdu, o da kızardı. Neden benim böyle ilişkilerim olmuyor? Bir yıldır çıkıyorlar ve ne zaman sarılsalar, el ele tutuşsalar ya da birbirlerini öpseler kızarıyorlar. Calum'un kendi gibi arkadaşlara ihtiyacı var g.tlere değil.
"Luke nerede?" diye sordu Alice.
"Lavaboda." diye cevap verdi Calum. Bana tatlı bir gülümsemeyle baktı.
"Audrey, Luke kötü bir ayrılık yaşadı ve bunun bir...randevu olduğunu bilmiyor gibi bir şey." dedi dikkatle, bana sanki her an sinirden patlayabilirmişim gibi bakıyordu. Dürüst olmak gerekirse, umurumda değildi, zaten burada olmak istemiyordum. Sadece iç çektim ve menüyü aldım, diğerleri de aynını yaptı.
Hala altı yaşındaymışım gibi yiyordum. Domates, et ya da herhangi 'yetişkin' şeyi sevmiyordum. Mac and cheese(Peynirli makarna gibi bir yemek), hot-dog, mısır gevreği gibi şeyler yiyordum. Gerçekten güzel olan şeyler. Menünün arkasını çevirdim ve çocuk menüsünü buldum. Garson geldi ve istediğimizi sordu. Ona bir kişinin daha gelmesini beklediğimizi söyledik, o da bize bizim siparişlerimizi alıp sonra tekrar gelebileceğini söyledi.
"Tamam, ben Cesar salata alacağım." dedi Alice.
"Burger ve patates kızartması." dedi Calum.
"Fıstık ezmeli ve reçelli sandviç ama ekstra fıstık ezmeli olsun." Gülümsedim ve ona menüyü uzattım. Garson uzaklaştığında Calum kıkırdamaya başladı.
"Tam bir çocuksun Audrey, sen ve Luke çok iyi anlaşacaksınız." dedi Calum.
En sonunda, neredeyse on dakikanın ardından, bir çocuk lavabodan çıktı. Tamam kesinlikle ateşliydi. Sarı saçları yana yatıktı ve gri bir bere takıyordu. Tamamen siyah giymişti, siyah dar pantolon, siyah v-yaka, siyah converse. S.ktir, dudağında piercing vardı. Gözlerini Calum'a çevirdi ve ona kafası karışmış bir şekilde baktı. Booth'da yana kaydım ve o da gözlerini Calum'dan ayırmadan kararsızca yanıma oturdu.
"Aa, Luke, bu Audrey." dedi bana işaret ederek, "Alice'in arkadaşı." Luke bana baktı, bakışları boştu sonra bakışlarını masaya doğru eğdi. Parmaklarıyla oynuyordu. ah* (acı çekme ifadesi). Mutlu görünmemişti.
"Luke, kaba davranıyorsu-"diye başladı Calum ama garsonun gelmesiyle sözü yarıda kesildi.
"Ne alırsınız efendim?" diye sordu Luke'a.
"Fıstık ezmeli ve reçelli sandviç ama ekstra fıstık ezmeli olsun lütfen."
Oha, oğlum evlen benimle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
2# Peanut Butter (Fıstık Ezmesi) // Luke Hemmings
Fanfic"Fıstık ezmeli ve reçelli sandviç ama ekstra fıstık ezmeli olsun lütfen." Oha, oğlum evlen benimle. Yazar: @michaels_cheezburger YEMEK SERİSİNİN II. KİTABI