Taehyung kırların üzerine uzanmış kendince onlara göre adlandırdığı tepede küçüğünü bekliyordu, annesinin onlar için hazırladığı bir kaç yemeği örtünün üstüne doğru koymuş sıcak güneşin altında papatyalar'dan taç yapıyordu, işine o kadar ciddiyetle bakıyordu ki sanki küçük bir iş adamı gibi, kaşlarını çatmış ve elinde ki çiçekleri birbirine doluyordu, son çiçeği de doladığı zaman kulağına gelen neşeli sesi duydu.
"Hyung! Çok beklettim mi?"
Küçük çocuk nefes nefes için de konuşmaya çalışıyordu, oldukça tatlı bir görünüm yarattığı ise kesin olan bir doğruydu. Esmer olan onun bu haline tatlı bir şekilde gülüyordu, gülmesini gizleyerek küçük bir rol yapmaya karar verdi.
"Evet çok bekledim, hatta yanıma bir kız geldi çok güzel ve tatlıydı, arkadaş olduk! Acaba büyüyünce onunla mı evlensem?"
Jungkook duyduğu şeyler ile güzelce sinirlenmişti, kaşlarını çatmış dudaklarını büzmüştü.
"Ya hyung! Ne demek tatlı ve güzeldi!? Hani tatlı olan bendim! Yoksa artık tatlı ve güzel değil miyim? O yüzden mi evlenmek istemiyorsun benimle!?"
Esmer duyduğu kelimeler ile büyük bir kahkaha attı, kıskanç bir Jeon Jungkook her şeyden mükemmeldi, şuan onun yanaklarından ısırıp, öpmek istiyordu."
"Hayır. Şaka yaptım Tatlı Jungkook kimse ile tanışmadım ve kimsede senden tatlı değil, şu dünyada ki en tatlı ve en güzel kişi sensin."
Büyük olan diyemedi ki benim dünyam sensin diye.
"Ya hyung! Küstüm sana!"
Esmer olan ikinci bir kahkaha daha attı, arkasına gizlediği çiçekten tacı çıkartmış küçüğüne doğru uzatmıştı."
"Yaa! Benim küçüğüm bana küsmüş mü? Ben de ona taç yapmıştım."
Küçük olan tacı görünce tüm siniri gitmiş, tavşan dişleri gözükecek kadar gülümsemişti.
"Ya Kim Taehyung! Bu çok güzel."
"Beğendiysen gel takalım kafana, sonra da bir şeyler yeriz, annem bizim için bir sürü şey yaptı!"
"Tamam!"
Esmer olan beyaz tenlinin saçına tacı takmıştı, küçük olan etrafında dönüp büyük olana nasıl durduğunu göstermeye çalışıyordu, Küçüğün giyindiği açık mavi t-shirt ile aşırı tatlı duruyordu kafasında ise esmer tenlinin yaptığı taç vardı, Kim Taehyung içinden geçirdi, şu dünyada seni anlatacak hiç bir kelime yok, bir insan nasıl bu kadar kusursuz olabilirdi?
"Hyung acıktım ben! Hadi yemek yiyelim!"
"Tatlı Jeon Jungkook için bir sürü yemek var, hatta kurabiyeleri ben yaptım!"
Jungkook eline aldığı kurabiyeden bir ısırık aldı, elinde ki ısırılmış kurabiye'yi büyük olana doğru uzattı.
"Hyung! Bunu gerçekten sen mi yaptın?"
"Evet küçüğüm, beğendin mi bakalım?"
"Hyung çok güzel olmuş!"
Küçük olan tavşan dişleri ile kocaman gülümsedi, uzattığı kurabiyeden ise büyük olan kocaman bir ısırık almıştı.
"Ben beğenmedim, seni yiyeceğim bu yüzden!
"Ya hyung! Isırma sakın beni."
Esmer tenli olan ayağa kalmış küçüğünün üstüne doğru koşuyordu, küçük olan ise hızla ayağa kalkıp tüm hızı ile koşmaya başlamıştı, büyük olan ise beyaz tenliyi kovalamak ile ilgileniyordu, tüm tepeyi onların kıkırtısı ve neşesi süslüyordu.
"Hyung! Tamam dur, lütfen dur!!"
Küçük çocuk kahkahaları arasında konuşuyor bir yandan da nefes almaya çalışıyordu, adımlarını yavaşlatmış artık koşmuyordu.
"Ya! Jeon Jungkook! Seni yemeden bırakmayacağım."
Esmer olan küçüğünün yanına gelmiş onu gıdıklayarak kırların üzerine doğru düşmesini sağlamıştı, beyaz tenli ise o an gülmekten konuşamıyordu bile."
"Hyung! Tamam dur!"
Küçük olan bir yandan gülüyor diğer yandan büyük olanı durdurmaya çalışıyordu, esmer olan kıkırdayarak geri çekildiğinde kendisini kırların üstüne doğru bıraktı, beyaz tenlinin yanına doğru uzanmıştı.
"Hyung, ben şimdi doğum günüm de mum üfleyeceğim ya, dilek tutmam gerekecek!"
"Oh! Biliyorum."
"Ve ben de tüm doğum günlerime seninle girmek isteyeceğim, her anımda ve her yaşımda yanımda olmanı dileyeceğim!"
"Ya! Jeon Jungkook! Dilekler söylenmez, yoksa gerçek olmaz."
"Yaa, ama! Banane gerçek olsun!"
Esmer olan gülmüş, yattığı yerden doğrulmuştu.
"Eve gitme zamanı tatlı çocuk."
"Ama ben seninle eğleniyordum hyung!"
"Yarın yine beraber oluruz."
"Hyung, olmaz! Yarın jimin ile beraber olacağım!"
Esmer olan duyduğu isim ile kaşlarını çatmış, ismi sorguluyordu, kanlarında kıskançlık kanı akıyordu resmen.
"Jimin kim!?"
"Hyung onlar busan da oturuyorlardı, ama buraya geldiler 3 aylığına, hatta benimle aynı yaşta! Tıpkı civciv gibi görünüyor!"
İşte şimdi büyük olan ciddi anlamda sinirlenmişti.
"İyi o zaman! Artık hep onunla birlikte gez, hatta bizim tepemiz, sizin ikinizin tepesi olsun!"
Yaa Kim Taehyung! Sen kıskandın mı? Ben seni daha çok seviyorum hem ben sadece seninle beraber olmak istiyorum, ayrıca burası sadece ikimizin tepesi"
Esmer olan dargın kalamayacağını bildiği için saniyesinde yumuşamıştı.
"İyi hadi bakalım, şimdi eve gitme zamanı küçük."
"Tamam hyung!"
Sonrasında ise ikisi beraber evin yolunu tutmuştu.