14

755 59 190
                                    

Wonwoo Mingyu'nun yatağından ayrılırken kıyafetlerini yerden alıp birer birer üzerine geçirmeye başladı.

Mingyu yatakta yan döndü ve onun zarif sırtını izledi. İnce beli ağzının sulanmasına neden olmuştu. Seks sırasında yeterince izleyemediğini farkettiği vücut yüzünden hayal kırıklığına uğruyordu.

Wonwoo pantalonunu giyerken kafasını omzunun üzerinden yan çevirdi ve Mingyu'ya baktı.

"Hyung, 14 Şubat'ta ne yapmayı düşünüyorsun?"

Mingyu hafifçe dirseğinden destek alarak Wonwoo'ya baktı. "Sanırım Soohe'den kız arkadaşım olmasını isteyeceğim."

Wonwoo duyduğu şeyle kaskatı kesildi ve pantalonunu giymek yerine Mingyu'ya tersçe baktı. Sonra da gülmeye başladı.

"Benimle alay etmeyi kes hyung."

Mingyu kaşlarını çattı. Wonwoo'yla alay etmiyordu. Tamamen ciddiydi. Wonwoo neden onunla alay ettiğini düşünmüştü?

Wonwoo Mingyu'nun surat ifadesini gördüğünde başından aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissetmesine engel olamadı.

"Sen ciddisin," dedi fısıltıyla. "Kahretsin! Siktir! Siktir! Siktir!"

Lanet olasıca Kim Mingyu tamamen ciddiydi. Mingyu Wonwoo'nun neden böyle bir tepki verdiğine anlam veremedi. Sanki hiç beklemediği bir şeymiş gibiydi.

"Sorun ne?"diye sordu Mingyu hayal kırıklığına uğramış bir sesle. "Seni bırakacağımı mı düşünüyorsun?"

Wonwoo seslice iç geçirdi. "Sen ciddi misin?"

Yataktan kalktı ve pantalonunun fermuarını çekti. Mingyu onu yakalamaya çalıştı ve çırılçıplak yataktan kalktı.

"Won..." dedi yumuşak bir sesle. "Bekle."

Wonwoo üzerini düzeltirken Mingyu'yu görmezden geldi. Mingyu onu kolundan yakaladı ve sımsıkı sarıldı.

"Seni bırakmayacağım. Yine seninle olacağım."

Wonwoo onun kolundan kurtulmaya çalışırken Mingyu'nun sıkı tutuşuyla bir milim bile oynamadı.

"Bırak."

"Bırakmayacağım."

Wonwoo artık buna dayanamıyordu. Mingyu Mingyu'ydu. Her zamanki gibi kendinden başka hiç bir şeyi düşünmüyordu.

Wonwoo'nun göğsü öfkeyle inip kalkıyordu. Ağlayamayacak kadar sinirliydi.

Wonwoo, önündeki esmer adamı defalarca itti ancak esmer olanın onu bırakmaya niyeti yoktu.

Mingyu burnunu Wonwoo'nun boynuna gömdü. Oradaki rahatlatıcı, Wonwoo'nun kendine has tatlı kokusunu, içine çekti. İşte huzur diye düşündü, ince belli oğlanın hareketini kısıtlandı.

"Bak itibarım söz konusu," diye fısıldadı burnunu oğlanın yanağına sürterken.

"Senden nefret ediyorum," dedi Wonwoo dişlerini sıkarken.

"Hayır, etmiyorsun."

"Ediyorum. Kimseden bu kadar nefret etmemiştim Kim Mingyu."

Esmer olan diretti. "Hayır, benden nefret etmiyorsun. Edemezsin."

Wonwoo'nun boynunu okşadı. Wonwoo tepkiz kaldı. Hareket etmedi. Kaçmak için çırpınmadı. Yalnızca durdu.

"Yine seninle olacağım. Seninle sevişeceğim. Seninle..."

Wonwoo iç geçirdi. "Tek derdin seks değil mi?"

Mingyu ona inanamayarak baktı. "Hayır, seninle takılmayı seviyorum. Seninle yemek yemeyi, sevişmesek bile öpüşmeyi ve benim yatağımda uyumanı."

Lean On Me/ Meanie ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin