Kanunsuz Sokak.

1.5K 127 68
                                    

Merhaba canımın içleri

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Merhaba canımın içleri.

Yeni bir serüven ile birlikte buradayım. Umarım sizde bu serüvende yanımda olursunuz. ^^

Buraya başladığınız tarih ve saati bırakır mısınız?

09.01.2023
19.00

Keyifli okumalar.

KANUNSUZ SOKAK.

Elimde tuttuğum bıçağı kaderime çevirdim.

Kaderim parçalara bölündü ve ben o parçaların içinde öldüm.

Kader elime bir bıçak hiç vermemeliydi.

İyilik ve kötülük arasında ince bir çizgi vardı. Kimi insanlar çizginin iyilik yüzündeydi, kimi insanlar çizginin kötülük tarafındaydı. Bazı insanlar ise kötülük ve iyiliği birbirinden ayıran o çizginin üzerindeydi. İnsanı tanıman için olduğu tarafa bakman gerekmezdi öyle ki iyi tarafta olduğuna inandığın insan günü geldiğinde maskesini indirir ve ruhunu sattığı şeytana itaat ederdi. En kötü dediğin insan gün gelir sana el uzatırdı. İnsanın gerçek yüzünü durduğu tarafta değil yaşattıklarıyla zamanla anlardın.

Acıya acıya.

Oturduğum koltuk üzerinde geriye yaslanmış bir şekilde boş bakışlarla karşımdaki beyaz duvarı izledim. Duvarlar çok şey anlatır derlerdi inanamazdım. Doğruydu duvarlar duymasını bilene çok fazla şey anlatırdı. Zihnim o duvar ile kaplıydı. Zihnimin içinde kapana kısılmış gibi hissediyordum. Zihnim ince bir çizgi üzerinde gidip geliyordu. Bir taraf uçurum diğer taraf... Diğer tarafın ne olduğunu ben bile bilmiyordum.

Bir uçurumun ucunda sallanan ruhum zihnimin isyan seslerini bastıramıyordu.

Karşımda oturan doktor önündeki kağıtlarda göz gezdirirken burnunun ucuna doğru düşen gözlüğü düzeltti. Uzanıp masanın üstünde bulunan düzensiz kalemleri olması gerektiği gibi düzene koyduktan sonra arkama yeniden yaslandım. Doktorun bakışları önünde ki notlardan ayrılıp bana döndüğünde, "Bir önceki görüşmemizden sonra değişen bir şeyler mi var?" dedi. Artık saymayı bıraktığım bilmem kaçıncı seansta değişen bir şeyler vardı. Kendime sakladığım bir adam vardı, kimsenin bilmesini istemediğim duyguları vardı.

"Bir önceki görüşmemizden farkım yok."

Ruhumda bir gecenin yarısı büyüyen yangının sanrıları vardı.

"Bana artık neler yaşadığından bahsetmek ister misin," dediğinde ellerini birbirine birleştirdi ve bakışları beklenti içinde üzerimde gezindi. "Yaşadıklarının, hissettiklerinin içinde saklanıyorsun, sana yardım etmeme izin vermiyorsun."

Tek hissettiğim şey intikam duygusuydu.

Birine inandım, hayatım ellerimden kayıp gitti. Birine inandım cehennem ateşinin içinde yandım. Sevda ile yanan kalbim yerini intikama bıraktı, aşk ile yangın yerine dönen yüreğim buz kesti. Birine inanmak benden kendimi aldı. Yüzüne maske takmış bir şeytana güvenmek benden ne alabilirse her şeyi aldı.

Bir güven bana büyük bir felaketi yaşattı.

Bir felaketin içinde kaybolmaya yüz tuttum.

"Benim yardıma ihtiyacım yok."

Aklım yerindeydi, herkes aksini düşünse de...

"Yakınların kendine zarar vermenden korkuyor."

"Doktor Bey." dedim ve yorgun bakışlarımla onu hedef aldım. Söyleyeceklerimi dikkatle beklerken elindeki kalem kağıdın üzerinde hazır bekliyordu. Dudaklarımdan dökülecek sözler orada can bulacaktı. "Zihnimin iki ucu var. Bir ucu delilik bir ucu ise uçurum," dediğimde yüzünde dehşet verici bir ifade belirdi. "Ben bir sınırı geçeli çok oldu, kimse fark etmedi." Yüzündeki dehşet ifadesi yayılırken elindeki kalem kağıdın üzerine düştü. Onu kendi düşünceleri içinde bırakıp ayaklandım. Odanın çıkışına doğru yöneldiğimde durdum ve omzumun üzerinden ona döndüm. "Hangi sınırı geçtiğimi ben bile bilmiyorum." Sözümün bitmesi ile beni boğan odanın içinden çıktım.

Ve sonra onu gördüm.

Beni yoluna acımasızca çekmek isteyen adamı.

Duvara yaslanmış bir şekilde beni izleyen adamın gözleri gözlerime değdi. Hani az önce bana güven felaketi yaşattı dedim ya uslanmaz kalbim birine güvenmek için yine rayından çıktı. Biraz önce ki ben ile onun karşısında ki kadın aynı değildi. Size zihnimde bir uçurum bir de delilik var dedim ya o adam benim deliliğimin öteki yüzüydü, kimse bilmiyordu. "Uzattığım eli tuttuğun gün sana hiçbir şey eskisi gibi olmayacak demiştim," dedi keskin bir sesle. "Seni içine düştüğün uçurumdan çekip alacağım Ceylin. Ve bu uğurda sınır veya kural tanımayacağım."

"Geç kaldın."

"Geç kalmadım, asıl her şey yeni başlıyor," dedi elimi tutarken. "Sen artık benim sokağımdasın."

Yolumun yoluna çıktığı ilk gün anladım, ona giden yollar kanunsuz sokaklarına çıkıyordu.

Biz birlikte bir deliliğin iki yüzü olacaktık.

Uzun soluklu bir hikayeye hoş geldiniz. Burada, bu satırlarda uzun bir süre birlikte olacağız.

Umarım beğenirsiniz.

Yeni bölüm için biraz bekleyeceğiz ama beklediğinize değecek. Olabildiğince en kısa zamanda burada olacağız. O zamana kadar burası size emanet olacak.

Bana ve kitaplarıma tugbaninbahcesii instagram hesabından ulaşabilirsiniz.

Yeni bölümle görüşmek üzere.

Sizi seviyorum.

Kanunsuz SokakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin