Bir kız düşünün...
Dini için ailesini terk eden bir kız...
Ama her şeye rağmen hayallerinden vazgeçmeyen bir kız...
Meslek hayatının başında bir doktor...
O, arkadaşlarının gamzelisi...
Sevdiğinin deniz gözlüsü...
Yıllar sonra yeniden ailesiyle bir...
Sizden rica etsem bölüme geçmeden önce hikayemizin daha çok kişiye ulaşması için buraya arkadaşlarınızı etiketler misiniz 🙃 Şimdiden teşekkür ederim.
Bölüm Şarkısı: Dəşti Təsnifi- Şiire Gazele 🎶
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Eğer oy verdiyseniz bölüme geçebiliriz. Keyifle okuyun, yorumlarda buluşalım 😊
Açelya ayağıya kalktığında ben de yavaşça ayaklandım. Artık tanışma vaktiydi. Arkamı döndüm ve... Kalakaldım.
Yeni biriyle tanışmayı beklerken karşımda zaten tanıştığım biri duruyordu. Çok benzeyen biri olma ihtimali yüzde kaçtı?
"Kusura bakmayın, geç kaldım." dediğinde tanıdık sesi böyle bir ihtimalin olmadığını söylüyordu. Dudaklarımdan ismi dökülürken hâlâ şaşkındım. "Ozan..." ______
Bakışları bana döndüğünde dudakları iki yana kıvrıldı. "Derya." dediğinde aynı dünkü gibi alayla gülümsüyordu. Kafamdaki yapboz parçaları birleştiğinde dünden beri aklıma takılan soru cevabına kavuşmuştu. Sitemli bir şekilde "Biliyordun değil mi?" diye sorduğumda gülüşünü bastırmak istercesine dudaklarını birbirine bastırdı.
"Bir dakika, bir dakika... Siz tanışıyor musunuz?" Açelya'nın sesiyle ikimizinde bakışları ona döndü. Ozan "Bunları oturduktan sonra mı konuşsak?" deyince Açelya'yla ben kalktığımız sandalyelere oturduk. Ozan da kardeşinin yanındaki sandalyeye oturduğunda Açelya "Siz nereden tanışıyorsunuz?" diyerek sorusunu yineledi.
Ozan bakışlarını birkaç saniye bende tuttuktan sonra kardeşine döndü ve konuşmaya başladı. "Selin diye biri vardı bizim üniversite de, tanışmıştınız, hatırlıyor musun?" Açelya kısa bir baş hareketiyle abisini onayladığında kaşları aynı benimkiler gibi hafif çatıktı. O bizim nasıl tanıştığımızı merak ederken ben de Efe'nin nasıl Ozan olduğunu merak ediyordum.
"Derya da Selin'in arkadaşı. Selin birkaç hafta önce buraya gelmiş. Arkadaşlarıyla beraber benim yanıma da uğradı. Biz de o zaman tanıştık işte Derya'yla. Sonrasında da birkaç kere karşılaştık."
Açelya birkaç saniye öylece bekledikten sonra gülümsedi ve "Şimdi anladım." dedi. Daha sonra da bana dönüp "Ama sen çok şaşırdın Derya abla, sanki başka birini bekliyor gibiydin." diye ekledi. "Çünkü başka birini bekliyordum." dediğimde Açelya gülmüştü "Nasıl yani?". "Sen abinin ismini söylememiştin bana, Ayşe teyze de anlatırken Efe demişti. O yüzden Ozan olabileceği hiç aklıma gelmemişti." diyerek Açelya'yı cevapladım.
Ozan gülünce mavilerimi ona çevirdim. Kaşlarım çatık bir şekilde ona bakarken "Gülmesene ya, nereden bilebilirim iki isminin olduğunu." dediğimde "Haklısın, affedersin." dedi ama yüzündeki gülüş hâlâ yerinde duruyordu.
