Elbise ve diğer işler... Hepsini hızlıca hallettim.
Her şey mükemmel ilerliyor denebilirdi.
Birlikler toplandı ve belirlenen gün için hazırlandılar.
Son bir kaç gündeyse Chris'le daha da yakınlaştık. Sadece bir anda gerçekleşti.
Daha önce veliahttan başkasını sevmemiştim yani ne hissedeceğimi pek bilmiyorum.
Ama yine de eğer bir iki hafta öleceksem eğer en azından bir kez özgürce sevebilmeyi deneyimlemek istiyorum.
O ne düşünüyor hiç bir fikrim yok ama sanırım benimle birlikte hareket edecek.
Ahem. Amacıma ulaşmak adına bir çok şey yaptım.
İlk olarak birlikte yemek yemeye çıktık. Ve sonra gece pazarına.
Ama kısıtlı bir zaman vardı aynı zamanda orduyu hazırlıyordum. Yine de geçirdiğimiz zamanlar beni rahatlattı ve o da eğleniyor olmalı...
Eğer sahte bir gülümseme takmıyorsa tabi.
Aramızda aşk olmasa da birbirimize iyi geliyoruz.
Planın zamanına yani düğünden bir önceki günde birlikte günün doğuşunu izledik.
Mavi saçlara yansıyan kırmızımsı ışık onu çok parlak gösteriyordu. Bana gülümseyen yüzü çok güzeldi.
İşlerin buraya kadar geleceğini hayal edemezdim.
Kendimde hiç bir zaman tekrar sevmek için güç görmedim ama şimdi küçük adımlar atabiliyorum.
Umut...
Nefretim beni içten içe kemirirken tekrardan gün ışığını görmemi sağlayan şey.
Nefretimi kontrol etmeme yarayan ve kendi sonumu getirmeme engel olan şey.
Ve şimdi daha yeni tanıdığım birinin yüzündeki gülümseme bana bir umut veriyor. Geleceğe dair ve yeniden mutlu olabileceğime dair...
Eğer geçirdiğim iki ömür boyunca öğrendiğim bir şey varsa o da umut etmenin beni zayıflattığıydı.
Ama şimdi bitmek bilmeyen bu arzunun içine batıyorum. Belki de bu beni zayıf kılacak ama yine de daha da derine batacağımı bile bile küçük şeylerin arasında arıyorum umudumu.
Belki de o adam tam zamanında girdi hayatıma. Gökyüzünü andıran mavi... Sonsuz bir umudun habercisi olabilir mi?
Belki de beni içine çekmek için derin bir okyanustur o mavi.
Bilmiyorum. Bilemeyeceğim.
Bir yanılsama bile olabilir bu görüntü. Hayal ürünü garip bir düş.
Öyleyse bile uyanmak istemiyorum.
Umut sıcak hissettiriyor.
Eskiden veliahtı gerçekten sevdiğim zaman ya da ben öyle düşünüyordum... Onun hakkında her şeyi sevdim.
O soğuk biriydi ve canımı yaktı. Belki de onu sevmemin nedeni geçmişimle ilgiilidir. Umutsuzken duygularını yanlış anlayabilir insan.
Belki de sadece evde yaşadığım hayattan kurtulmak istedim.
Hayır kaçmak istemiyorum. Onu gerçekten sevdim. Kalbim parçalanırken umutsuzluğun bataklığında boğuldum ve şimdi herhangi bir bataklıktan daha derin olan okyanusa doğru gidiyorum.
Güneş tepeye çıkarken kırmızı ışık giderek kayboldu.
Ve ardında bir adam bıraktı.
Bir anlığına hüzünlendim ve o da bana sarıldı.
-Sorun değil. Az kaldı her şey bitecek.
-Teselli etmede berbatsın.
-Öyleyse gülümsemeyi kesmelisin. Hazırlanmaya ne dersin? İsyan ordusu seni bekliyor.
-İsyan günü seni de öldürtmeliyim.
-Kalbimi kırıyorsun ama...
-Ahh peki seni daha sonra öldüreceğim.
Gülerek ilerledik.
Umut...
Benim umudum kanla birlikte gelecek. Güneşin kırmızı ışıkları gibi ve bir kez daha güneş yükseldiğinde, işte o zaman birlikte mutlu olacağız.
*****?????
Hoo... Beklediğimden farklı hareket ediyorlar.
İzlemeyi sevsem de bu sefer ben de oynamalı mıyım? Ne kadar da heyecanlı!
Kan dolu bir gün ve sonunda birisi ayakta kalacak...
Açıkçası bu grubu özleyeceğim ama her zaman yenileri gelecek değil mi?
Hmm... Madem bu son savaşınız olacak bunu epik bir savaş yapalım!
Bu insanlar beni oldukça eğlendirdi yani kazanana bir ödül bahşedeceğim.
Öyleyse insanlar! Savaşın, savaşın ve beklentilerimi boşa çıkarmayın!_________
Yazar:Villainesssss
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek Sahip Geri Döndü
Historical FictionZengin Kont ailesinin tek kızı öldürüldü. Ama onun adına üzülen yoktu. O ona olan nefreti anlamadı. Bir gün gözünü bir hayalet olarak açıncaya kadar. Kendi bedeninin başkası tarafından hareket ettirildiğini gördü ve onun için üzüldü. Ama çok yakında...