FAİRY TAİL/ EJDER PRENSES

Urano Metoria

Evden kaçtıktan sonra bu şehire geldim. Ben bir büyücüyüm. Yıldız ruhu büyücüsüyüm. 12 zodyak anahtarına sahibim. Ve ruhlar benim tek dostlarım. Ama benim tuhaf bir sorunum var. 9 yaşına kadar olan anılarım hatırlamıyorum. Babam bunun bir hastalık olduğunu söylüyor. Benim ismim Lucy. Evden kaçmamın sebebi babam. Annem öldükten sonra bana çok kötü davrandı. Bağırdı,vurdu... Annem ben 10 yaşındayken öldü. Şuan ise güzel minik bir evim var. Para için çalışıyorum. Ama hep bir loncaya katılmak istemiştim. Bu şehir'in ismi Foira. Bir sürü lonca var. Ve çok güzel bir yer

Her zamanki gibi parka gitmek için hazırlandım. Küçük çantama çizim defterimi ve kalemimi koydum. Anahtarlarımı belime takıp evden çıktım. Parka vardığımda her zamanki yerime gittim. Oraya genelde resim çizmek için giderdim. Bir kaç tane ağaç ile çevrilmişti. Ve dışarıdan belli olmuyordu. Oraya varınca pembe saçlı bir çocuk ve mavi bir gedi uyuyordu. Bende ses çıkarmadan çocuğun karşısındaki ağaca yaslandım ve resim çizmeye başladım. Resmim bitince gururla resmime baktım. Rüyamdaki ejderhaya çok benziyordu. Altına aklıma ilk gelen ismi yazdım Maren . O sırada bir ses duyunca kafamı kaldırdım.

"hey sen de kimsin" Karşımda yatan çocuk uyanmıştı.

"merhaba ben Lucy"

"Bende Natsu"

"Ve bende Happyyy"dedi bir kedi

"O kedi konuşuyor"dedim şaşkınlıkla

"Evet", hemen ayağı kalkıp kediyi alıp tekrar oturdum

"Sen çok tatlısııın"dedim ve kediyi sevmeye başladım.

Yazar'dan;

Lucy kediyi severken natsu'nun aklına lisaanna geldi. Lucy lisannaya benziyordu. Ve lisanna bir kez ölmüştü. Yani onlar öyle sanmıştı. Ve çok acı çekmiştiler. O anlar o kadar acı vericiydi ki. Ama lisanna artık yanlarındaydı. Buruk bir gülümsemeyle Lucy'ye baktı. Sonra yerdeki çizim defteri çarptı gözüne Natsu'nun. Yerdeki defteri eline alıp resimlere bakmaya başladı. Şaşkınlıkla gözleri açılırken ejderha çizimlerine bakmaya devam etti. Hepsinin altında isim yazıyordu. Natsu altında 'İgneel' yazan resimde durdu. Ejderha resmi aynı onun babasına benziyordu. Hemen Happy'yi seven Lucy'ye yöneldi. Lucy'nin kolunu tutup kaldırdı. Lucy'nin yüzündeki gülümseme anında silindi ve yerini korkuya bıraktı.

"igneel ile aranda nasıl bir bağ var?"diye bağırdı Natsu

"N-neden b-bahsettiğini anlamıyorum"dedi Lucy ürkekçe

"igneel-ile-aranda-nasıl-bir-bağ-var"dedi Natsu kelimeleri bastırarak.

"gerçekten neden bahsettiğini anlamıyorum".Natsu bu sefer çizim defterini kaldırdı ve ejderha resmini gösterdi.

"Bu ejderhayı nerden tanıyorsun?"

"Igneel'dan mı bahsediyorsun? En iyi çizimlerinden biri. Çizimlerime hep isim veririm"dedi Lucy. Natsu şaşkınlık ve öfke ile

"Nesin sen"diye sordu

"Sanane"dedi Lucy

"Nesin-Sen"diye sordu Natsu tekrar bastıra bastıra.

"Ben yıldız ruhu büyücüsüyüm"dedi Lucy. Natsu genç kıza baktı. O yıldız ruhu büyücüsü gibi kokmuyordu. Ve buna pek inanmamıştı. Daha demin yaptıkları gelince aklına hemen Lucy'den özür diledi

"Üzgünüm. Biri aklıma geldide. Sana bağırdım"

"sorun değil natsu"dedi Lucy tatlı bir gülümseme ile. "neyse benim gitmem lazım görüşürüz"

"Görüşürüz"dedi Natsu ve Happy

Lucy'den

İş için çalıştığım Kafe'ye yine gecikmiştim. Gece rüyalar yüzünden uyuyamadığım için sabah geç kalıyordum. Ama bunu anlayışla karşılıyordu patronumuz. Ben ona tontiş dede derdim. Aslında lili'de derdi. Kafe'ye varınca hemen bulaşıkları yıkamaya başladım.