Yanıma yaklaşan insanların hepsine korku ve tereddütle yaklaşırmışım. Böyle bir çocukmuşum ben.
İnsanları hoş karşılayamaz, çabuk kırılır, her şeyi takar ve umursardım.***
Kim nerden bilebilir ki yanıma gelen bir çocuğun hayatımı böyle değiştireceğini..
***
Yanımıza bir çocuk yaklaştı. Mavi tişört ve gri şort giymiş, saçları çenesinin biraz altında uzun ve dağınıktı. Hafif çekik ve küçük gözleri ayrıca bembeyaz teni vardı. Bu çocuğu ilk gördüğümde ne dedim biliyor musunuz?
"buna mı aşık olucam?"
İnsan hissediyor gerçekten de bazen.
Ama o an bir anda ilk defa gördüğüm birisi için böyle bir şey söylemiştim.
Çok yetenekli birine benziyordu.
(Öyleymiş.)
Bu çocuk önce Kerem ile selamlaştı, sonra Hasan ve Ömer ile bir şeyler konuştu, gülüştüler. Sonra anlam veremez bir şekilde uzun uzun beni süzdü. Lena'ya ani bir bakış attı. (Bu olay olurken Gonca aramızda değil, eve gitmişti.)
Lena'ya "Bu kim?" diye fısıldadım.
Klasik bir cevap verdi "Bilmiyorum."
Anlam veremezce Kerem'e sordum"Bu kim?"
"Arkadaşım."
"Hiç görmedim yeni mi tanıştınız?"
"Hayır. Bu yaz boyunca hep birlikte oynadık. Dün de beraberdik. Sen ilk defa görüyorsun."
Pek umursamıyordum. "Her neyse oyuna mı geçsek artık?" diye ayrı kafalardaki konuşmaları dağıttım.
İstop oynamaya karar verdik.
Oyuna başlarken çoğu kişi birbirini tanımıyordu. Durdum ve dedim ki
"Oyundan önce tanışmak daha mantıklı olmaz mı?"
herkes onayladı.-Ben Fulya Sena. Sena deseniz yeter.
-Ben Lena, Kerem ve Fulya beni tanıyor zaten.
O anda o konuştu;
"ben.... Tuna."Sesi de tatlıydı. Saçları da çok güzeldi.
Gözleri de güzeldi. Neşeliydi. Durgundu ama çokta asildi. Karar veremez oldum duygularıma.. Çok garip, çok hoş, çok hafif bir kokusu vardı. Yumoş, lavanta ve ufaktan biraz da parfüm kokusu alıyordum. Onu sadece bu kelimelerle tanımlayamıyordum. Çok garip bir şekilde harika gözüküyordu."Kerem bana su verebilir misin?"
Keremlerin evinin önündeki camın orada durdum. O sıra da garip bir şey oldu, Tuna tam karşıma geçti ve duvara yaslanıp bir yandan bana bakıyor, bir yandan da topu sektiriyordu. İki adım geri gittim.
Ecem Abla'ya seslendim.
Ecem abla bana bir bardak su uzattığında bana hiç bakmadan karşımda öylece dikiliyordu. Uzatılan bardağı aldım ve içmeye başladım o sırada farkettiğim bir şey vardı;
'Bana gülümsüyordu...'
Bana gülüyordu. Ney komikti?
KOMİK OLAN NEYDİ?
belki de hoşuna gitmiştir?
Hayır! Öküz gibi su içiyordum ne hoşuna gidecekti ki? Yıllarca su içmemiş gibi bardağı kafama dikiyordum. Ne hoşuna gitmiş olabilirdi? Komik olan çok şey vardı;
Benim su içiş şeklim..
...***
Bu çocuğa karşı bir şey hissetmiyorum ama bana çok tatlı geliyor. Çok tatlı gözüküyor ve çok güzel gülüyor. Çok tatlı kıkırdıyor. Çok neşeli gözüküyor. Çok çok çok çok çok çok çok ve çok,
..........
Garip birisi.
ONA AŞIK OLMAYACAĞIM.
TATLI DEĞİL, TATLI GÖZÜKMÜYOR. KAFAMIN İÇİNDE BİR SES BANA BUNLARI TEKRARLAYIP DURUYOR. APTALCA ŞEYLER SÖYLÜYOR VE VAZGEÇEMİYORUM. BİR BAKMIŞIM OLAN BİTENİ KABULLENMİŞİM. ONA AŞIKMIŞIM SÖZDE, HAYIR.
BEYNİM BANA OYUNLAR OYNUYOR.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.
YİNE.'beynim bana oyunlar oynuyor..'
***
Kimsin sen?
Seni tanıyormuşum gibime geliyor.
Nasıl bu kadar mayhoş görünebiliyorsun?
Saçların nasıl bu kadar kıvırcık?
Saçların kumral mı?
Sarışın mısın esmer mi?
Tanıştık mı biz?
Arkadaşım olur musun?
Sana kelimeler sınırsız.
Hadi arkadaş olalım!
Dur!
Kimsin sen.
Komik olan neydi.
Neye güldün?
Arkadaş mıyız?
Deliriyor muyum?
KİMSİN SEN?
Akşama kadar oyunlar oynadık.
Yakartopta hep onu vurmaya çalıştığım için bana;
"Ya neden hep beni vuruyorsun!" diyip gülüyor.
Mizahşör bir insan olmadığını düşünüyorum. Ama voleybol oynamakta çok iyi.. Futbolu saymıyorum bile. Oturup maçlarını izledim. Çok güzel oynuyor ve çok başarılı. Derslerinde nasıldır acaba?Kimsin sen... Açıkla bana!
BÖLÜM SONU
Okuduğunuz için sonsuz teşekkürler!