5.bölüm

387 30 16
                                    


Yorum isterim.

.....::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::.....

Biraz yürüdükten sonra müstakil 2 katlı bir eve gelmiştik. Taehyung cebinden anahtarı çıkartıp kapıyı açtı. Benim geçmem için geri çekildi. Kafamı eğip yavaşça içeri geçtim. Benim ardımdan taehyung da içeri geçti. Kapının orda ayakkabılarımızı çıkardık. Taehyung salona doğru geçerken onu takip ettim uzun L koltuğa otururken yanını pat patladı. Çekinerek yanına oturduğumda kenardaki battaniyeyi omuzlarımdan tüm gövdemi kapatacak şekilde yerleştirdi.

- Aç mısın? Ben acıktım birşeyler hazırlayacağım.

Sorusu karşısında sessiz kaldım çekiniyordum. Karnım acıkmıştı hemde çok acıkmıştı. Genelde sadece akşam yemeği yerdim onda da birkaç lokma yer günü bitirirdim. Tabi hergün böyle beslendiğim için aşırı zayıftım yaşıtlarıma kıyasla küçük ve çelimsiz kalıyordum. Birde bünyem zayıfladığı için çok kolay hasta oluyordum.
Taehyung sessizliğim karşısında benimde acıktığım sonucunu çıkartmış olacak ki mutfağa doğru yönelmiş ve konuşmaya başlamıştı.

- hazır ramen var umarım seversin. Ramen dışında pek yemek yapmayı beceremiyorum.

Mutfaktan benle konuşurken yüzümde küçük bir tebessüm oluştu. Taehyung ikimize yemek hazırlarken benim burda oturmamın hoş olmayacağını düşünüp oturduğum yerden kalkıp mutfağa ilerledim. Mutfağa girdiğimde etrafı inceledim mutfak gayet büyük ve siyah temalıydı. Taehyung ramenleri yaparken ben de yardım amaçlı kaşık ve çubukları bulup masaya yerleştirdim. Taehyung masaya hazırladığı ramenleri yerleştirdi. Masaya her şeyi yerleştirdikten sonra masaya oturduk ve ramenleri yemeye başladık.

Tabağımdaki yemeğe bakıyordum bir yandan da çubuklarımın arasına aldığım rameni yiyordum. Koca bir kase ramen vardı önümde. Çok uzun süredir bu kadar yemek önüme koyulmamıştı. Yanıma baktığımda taehyungun beni izlediğini gördüm. Yanaklarım ısınmaya başlamıştı kızardıklarına emindim. Tekrar ona baktığımda bakışlarımız kesişmişti.

- Jungkook çok zayıfsın. Düzgün yemek yemiyor musun?

Sözleriyle yutkundum. Bir elini masada duran elime götürüp bileğimi sardı ve hafif bir şekilde havaya kaldırdı.

-Bileklerin çok ince. Beslenmene dikkat etmelisin.

Naif bir ses tonunda söylemişti. Sözlerinde alay yoktu daha çok beni önemsiyor gibiydi.

- Dikkat ederim.

Ardından yemeye devam ettik.

Yemeğimizi bitirdikten sonra beraber masayı topladık.

- saat 3 yarın okul var sana odanı gösterim istersen.

Başımla onu onayladım. Saat gerçekten geç olmuştu. Bir dakika ben yarın nasıl okula gidicem ki hiç bir eşyam yok ve evin anahtarı olmadığı için eve giremezdim. O evden erkenden çıkıyordu onun evden çıkış saatine denk gelmeliydim. Konulardan geri kalamazdım çünkü ek eğitim alamazdım veya bana not verecek biri yoktu. En iyisi sabah erkenden kalkıp eve gitmekti. Taehyungun evi evimize biraz uzaktı ama eğer erken çıkarsam yetişirdim. Taehyung bana kalacağım odayı gösterirken onu takip ettim. İkinci kattaki ilk kapıyı açıp önünde durdu.

- Burası. Çarşaflar temiz eğer bir şey istersen yan oda benim odam. Kapıyı tıktıklaman yeterli.

Konuşması bitince bana doğru gülümsedi

- Şeyy alarm veya çalar saat var mı?

Taehyung önce düşündü sonra kendi odasına girdi ve kısa süre sonra elinde bir saatle geri geldi.

- Bu işine yarar.

-Teşekkür ederim.

- Birşey değil.

Hafifçe  gülümsedi.

-İyi geceler jungkook.

-İyi geceler taehyung.

Kapımı kapatıp yatağa oturdum. Saatin alarmını 6'ya kurdum. Yatağın yanındaki komidine saati bıraktım ve yatağa yatıp yorganı üstüme örttüm. Herşeyi bir kenara bırakıp uykuya daldım. 

~~~

Sabah alarmın çalmasıyla uyandım. Alarmı kapatıp odadaki lavaboya girdim. Sonra yatağı düzelttim. Odanın kapısını sessizce açıp yavaşça merdivenlerden indim. Geç kalmamalıydım yoksa eşyalarımı alamazdım. Taehyung'a haber vermeliydim ama onu uyandırıp rahatsız etmek istemedim. Aşağıya indiğimde mutfaktan gelen sesleri duydum. Taehyung uyanmış olmalıydı. Mutfağa doğru ilerledim. Mutfağa girdiğimde taehyungun tezgaha yaslanmış su içtiğini gördüm ve... aman tanrım üstünde sadece baxter vardı. Taehyung beni fark etmiş ve ben utançtan kıpkırmızı olmuştum.

-Günaydın jungkook. Saat daha erken uyusaydın.

Sözlerine karşılık verdim.

- Sanada gü-günaydın. Şey ben e-eve gidecektim de eşyalarım evde ve okula gitmem için onlara ihtiyacım var.

Anladığını belirtircesine kafasını salladı.

- Biraz bekle seni ben bırakayım. Üstümü giyip geliyorum.

Ben kendim gitmeyi düşünüyordum.

-Senin bırakmana gerek yok. Ben yürüyerek giderim.

Sözlerimle kaşlarını çattı ve başını onaylamazca salladı.

-Olmaz saat çok erken dün olanlardan sonra biraz daha dikkatli olmalısın.

Haklıydı dün pek güzel şeyler olmamıştı. Onu beklesem daha iyi olacaktı anlaşılan. 

~~

Taehyung hazırlanıp gelmişti. Arabaya bindik. Benim evi tarif etmemle eve varmıştık. Arabadan indim.

- Teşekkürler

- Birşey değil. Beklememi ister misin?

-Yok zaten ben biraz oyalanırım. Sen git ben kendim okula giderim.

-Evin uzak istersen beklerim sorun olmaz ama sen bilirsin zorlamayacağım.

Kibarlık maiyetinden hafifçe eğilip tekrar teşekkür ettim ve evin kapısına geldim. Arabanın gidiş sesini duyduktan sonra kapıyı tırtıkladım ve gözlerimi kapattım derin bir nefes aldım. Bir süre sonra kapı açıldı. Babamın yüzüne baktığımda gözlerinden adeta öfke fışkırdığını gördüm.

:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

🤡

last ray of hope|| Taekook♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin