Sessiz Çocuk//JJK

11. Bölüm

Onun kafası omzumda, benim kafam onun kafasının üzerinde, kayalıklara oturup gün batımını izliyorduk.

"Jungkook, ilk ne zaman başladı?"

"Ney ne zaman başladı?"

"Benden hoşlanman"

"Sanırım 1 ay 1 hafta."

"Yok artık"

"Seninki?"

"Dövüş dersi"

"Nasıl anladın?"

"Bana güzelim demen hoşuma gitmişti, sonra parti falan filan derken böyle oldu işte"

"Anladım"

(...)

Eve geldik, Yn'nin elini tuttum ve kapıyı tıklattım.

"Hoşgeldini- OHA!"

"Hyung sağır olduk.."

"Ağy benim çifte kumrularım olmuş!"

"Hı?"

"Ha?"

"Yok bişey, geçin içeri hadi"

Jin hyung bizden bile daha mutlu görünüyordu.

"Hayırdır hyung, ne bu mutluluk?"

"İkinizin olmasına sevindim ya"

"Nasıl?"

"Ben parti gecesi eve geldiğimde sizin birbirinize karşı olan sevginizi anlayıp 'Bunları yapmam gerek' demiştim ama uraşmama gerek bile kalmamış"

"Anladım, bu arada Jin, ben sana Jin Oppa desem olur mu? Sonuçta benden yaşça büyüksün ve sadece ismini söylemek tuhafıma gidiyor"

"Tabiki"

(...)

Yn'den

Uyumamız gerekiyordu. Jungkook burda kal diye tutturduğu için, bugün onlarda kalacaktım. Ama bu sefer koltukta yatmasına gönlüm el vermezdi o yüzden koltukta ben yatarım demiştim. Ve yarım saatir "yatamazsın" "yatarım" kavgası yapıyorduk.

"Aaa yeter ulan! Birlikte yatacaksınız."

"Ama hyu-"

"Birlikte dedim nokta."

Aslında olabilirdi, ama onu rahatsız ederim diye korkuyordum.

"Ama Jin Oppa, ben çok deli yatarım?"

"Sıkıntı değil, Jungkook'ta deli yatıyor. Birbirinizi tekmeler durursunuz"

Demesiyle üçümüzde güldük

Jungkook'tan

Jin Hyung benim bir kolumu, ve Yn'nin bir kolunu tutup benim odama atıp kapıyı kapattı.

"Evet Yn hanım, umarım ikimizde tekmelenmeden güzel bir uyku çekeriz"

"Umarım Jungkook bey"

Güldüm ve yanağını öptüm. Sonra yatağa yatıp ona yer açtım. Yanıma yattıktan sonra beline sarıldım. Oda yüzünü bana döndü. Kafasını göğüsüme yasladım ve saçlarını öpüp kokladım.

(...)

Uyandığımda Yn'nin bana ne kadar yakın olduğunu fark ettim. Bir süre onu izledim. Sonra kıpırdanmaya başlayınca gözlerimi kapadım.

"Böyle olunca bi tuhaf oldum ya."

Sonra hafif ve sessiz bir kıkırtı saldı odaya.

"Ama uyanma zamanı uykucu tavşan!"

Hafif aralık olan gözüm sayesinde bana biraz daha yaklaştığını görmüştüm. Sonra yanağıma sulu bir öpücük bıraktı. Bende bilerek gözlerimi açmadım

"Allah Allah, uyanması lazımdı bunun?"

Bu sefer alnımı öptü. Gene açmadım gözümü.

"Bunun uykusu bu kadar mı derinmiş ya?"

Çenemi öptü, sonra sırayla gözlerimi ve en sonda burnumun ucunu öptü.

"Bir dakikaa! Jungkook uyanıksın sen!"

"..."

"Jungkook, kalk numara yapma"

"..."

"Ne istiyorsun peki"

Anlaması için dudaklarımı hafifçe öne uzattım. Oda anlamış olmalı ki güldü.

"Öpersem uyanır mısın?"

Kafamı salladım. Oda yaklaştı ve sonra tam dibimde durdu. Sonra nefesini üfleyerek konuştu.

"Çok beklersin ;)"