The neighbourhood- softcare
Sınıfın kapısı açıldı.
"Dumbledore seni yanına bekliyor Drac-."Uzun siyah cübbesi yerlere uzanan siyah ve yağlı duran saçlarıyla Snape, iki genci görünce cümlesinin yarıda kalmasıyla birlikte kapıda kalakaldı.
Başımı kaldırdım ve iksir profesörüme, vaftiz babama bakışlarımı çevirdim. Kaşları sanki düşman görmüş gibi çatılmış, kötü bakışlarla Potter'a bakıyordu.
"Ne oluyor burada?"
Potter cevap verme lüksüne girmedi. Sanki profesör umrunda değilmiş gibi onu umursamıyordu. Cevap vermek için ağzımı açtım ama profesör Snape bize doğru konuşarak yürümeye başladı.
"Ne işin var bu saatte burada Potter!? Yasaklı saatler olduğunu bilmiyor musun?"
Potter yine cevap vermedi. Dik dik profesörün yüzüne bakmaya devam ediyordu. Ceza almaya hevesli miydi bu!?
"Profesör... Ben, ben çağırdı-"
"Senin tek başına çalıştığından haberim var Draco. Ben soruyu Potter'a yönelttim."
Şimdi Snape Potter'ın karşısına geçmiş, üstten bakışlarını sürdürüyordu. Potter bir süre gözlerini kaçırmadan Snape'in yüzüne baktıktan sonra umursamaz tavırla omuz silkti ve konuştu.
"Canım istedi."
Snape'in yüzündeki sinirlilik arttı.
"Potter. Burası bir okul ve kurallarına uymak zorundasın. Slytherin'den puan kırmak hoşuma gitmiyor ama sınırlarını zorlama."
Harry Potter rahat tavırlarını bozmadan az geride duran masaya geri geri giderek dayandı. Orada yanımda yemek için getirdiğim elmalardan birini avcuna aldı ve bir ısırık kopardı.
"Pek bir şey değişmiyor. Yine olur olmadık şeylerle Slytherin'de tek benden puan kırıyorsun zaten."
"Sen! Ne hadle!?"
Potter büyük bir tepkiyle karşılaşmadan araya girmek için öne atıldım.
"Severus."
Snape bana baktı. Daha sonra tekrar rahat rahat oturan Potter'a öfkeyle baktı. Sözcükler ağzından tükürürcesine çıktı.
"Kibir abidesi. Seninle sonra görüşeceğiz Potter. Şimdi binana doğruca."
Potter yerinden kıpırdamadı. Artık ona yalvarır gözlerle bakıyordum. Ceza almasını önledikçe o, sanki almaya uğraşıyordu.
Bakışlarıma bir süre baktıktan sonra dayandığı yerden doğruldu ve kapıya doğru ilerlemeye başladı. Yanımdan geçerken dudağının kenarı yukarı kıvrıldı ve muzip sesle söylendi.
"Bu elmalar da lezzetliymiş. Dokunduğum elmaların lezzetli olup olmadığını anlıyorum demek ki."
Potter'ın Snape için manasız benim için utandırıcı olan sözleri benim yüzümün kıpkırmızı olmasına Snape'in ise yüzüme bir anlam çıkarmak için uzun uzun bakmasına sebep olmuştu.
Potter sınıfı terk ettiğinde tuttuğum nefesi sakince verdim. Umarım Severus son cümle hakkında beni sorguya çekmezdi. Ona soracak vakit bırakmadan konuşmak en iyisiydi.
"Profesör Dumbledore beni neden görmek istiyor Severus?"
Severus gözlerini kapıdan çekerek bana döndü.
"Sana göstermek istediği şeyler varmış."
Anladığımı göstermek için başımı salladım. Severus gözlerini, tekrar Potter'ın çıktığı kapıya dikti. Bir süre yüzünü ekşitti ve söylendi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alternative Universe| short story
Fiksi PenggemarHarry James Potter'ın karanlık büyülerle uğraşan slytherin öğrencisi, Draco Lucius Malfoy'un kitaplarla yaşayan ravenclaw öğrencisi olduğu alternatif evreni içeren kısa hikaye. ⓘsmut!!