Selman'la sevgili olmamızın üstünden iki ay geçmişti. İki aydır sevgiliydik. Sık sık görüşüyor olmamıza rağmen gün içinde o kadar çok özlüyordum ki onu, bu da benim ne kadar yandığımın kanıtıydı.
Yine bir akşam, Selim'le kafa dağıtmaya çıktık birlikte. O benim tek dostumdu. Hem Selman'la ilişkimizi biliyordu hem de her şeyimi anlattığım tek kişi oydu.
"Noldu lan hayırdır? Durgun gibisin." dedi Selim. Başımı iki yana salladım.
"Yoo durgun değilim." dedim ama sallamadı beni. Çünkü tek hareketimden anlıyordu artık.
"Dökül." dedi ve elindeki birasından bir yudum aldı. Ben de elimdeki kutudan bir yudum içtim.
"Babam evi almış sonunda." dediğimde, bana baktı hemen. Babamın ege ve toprak sevdasını biliyordu. Ege'den ev alındığında neler olacağını da.
"Ee ne olacak? Uzak mesafe ilişkisi mi?" diye sorunca, derin bir iç çektim ve başımı iki yana salladım, 'Bilmiyorum' anlamında.
"Bilmiyorum. Ben gitmek istemiyorum. Babamla konuşacağım sanırım. Ya daha belli de değil beni götürecekler mi? Olum bütün düzenimiz burada bizim. Kolay mı bozup gitmek?" dedim. Başını salladı Selim'de.
"Aynen kanka. Sen bir konuş Hasan amcayla. Zaten kaç yaşına geldin. Zorla götürecek değil ya." dedi Selim. Ben başımı salladım sadece. Bir süre sustuk ikimizde. Daha sonra yine Selim konuştu.
"Abimle nasılsınız?" diye sordu. Selman'ın adı geçince bile kalbim deliriyordu. Çok seviyordum.
"İyiyiz. Ona söyledim ege meselesini. O da korktu biraz tabii." dedim. Daha sonra Selman'la arabada geçirdiğimiz anlar geldi aklıma. Sımsıkı sarılmıştı gitmemem için. Öpüp koklamıştı.
"Ne dedi?" diye sordu. İç çektim. Kankama, abisiyle yaşadığım ilişkimi anlatıyordum. Tamam, biraz utanıyordum bu konuları konuşurken.
"Dediğim gibi korktu biraz. Seni bırakmam diyor." dediğimde, Selim bir ooo çekti.
"Abime bak sen. Aşık olmuş." dedi. Yüzüne baktığımda, sırıtıyordu. Onu görünce ben de gülümsedim.
"Ben de." dedim ve biramdan bir yudum içtim. "Ben de aşık oldum." diye ekledim. Selim'de birasından yudumlarken, arkamdan bir ses geldi.
"Kime?" diyen ses çok tanıdıktı. Ama gerçekten gelmiş miydi? Arkama baktığımda, Selman'ı gördüm. Selman ve Afşa gelmişlerdi.
Bir şey demeden yanımıza geldiler. Afşa, Selim'in yanına geçti. Selman'da benim yanıma oturdu.
"Niye geldiniz?" diye sordum Selman'a. Selman, gözlerini karşı manzaraya dikip cevap verdi.
"Birileri içince evin yolunu bulamıyor sonra. Sana göz kulak olmaya geldim." dedi. Gülümsedim ve çenemi Selman'ın omuzuna dayayıp, yüzüne baktım.
"Çok şanslıyım çok. Senin gibi bir sevgilim var." dedim. Başını bana doğru çevirince, yüzüyle dipdibe geldim.
"Ben de en az senin kadar şanslıyım." dedi ve gülümsedi. Gülümsemem büyürken, çenemi çektim ve başımı dayadım omuzuna. Afşa'yla Selim'e doğru bakış attığımda, onların da bizden farksız olduğunu gördüm.
Selman, elini uzatıp, ellerimizi kenetledi ve saçlarımın arasına öpücük bıraktı. Derin bir nefes çekti saçlarımın arasından. Küçük bir öpücük daha bıraktı.
"Seni asla bırakmam. Asla." diye fısıldadı. Demek ki hâlâ bunu düşünüyordu.
"Ben de seni bırakmam." dedim ve yanağına öpücük bıraktım. Daha sonra, sevdiğim adamla karşımızdaki manzarayı izlemeye devam ettik.
Selman benim evimdi. Onu asla bırakamazdım.
Arsız'a özel bölüm zamani gelmiş. Çok özlemişim bebeklerimi 🥺🤧
Yorumlarınızı bekliyorum ✨️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖNÜL MESELESİ (BxB)
RomanceARSIZ adlı kitabımdaki, Selman ve Muzo'nun kitabıdır. ... 'Hiç kendine çarptığın oldu mu birden bire bir köşe başında?' 15.09.2022 - 05.06.2023