• 26 • part 2

1.6K 53 83
                                    

"Yusuf ne oğlum," dedi Ilgaz bozularak, yerinden kalkınca Ceylin sessizce gülmeye başladı. Ilgaz'ın bu halleri tabi ki de hoşuna gidecekti, kıskanılmak hoşuna gidiyordu. "Başka bir şey bul."

"Olmaz ben sevdim o ismi," Barlas yerinden kalkıp kediyi aramaya başlamıştı. Peşinden "Yusuf, Yusuf." diye seslenmeye başladığında Ilgaz şaşkınlıkla Ceyline baktı.

Ceylin elini ağzına koymuş güldüğü belli olmasın diye yüzünü çevirmeye çalıştığında Ilgaz başını salladı. "Ben bütün gün bunun Yusuf Yusuf diye seslenmesini mi dinleyeceğim şimdi?"

"Ya Ilgaz, ne olacak sanki. Hoşuna gitmiş çocuğun, bu mutluluğunu ondan alacak mısın?"

Ceylin dalga geçiyordu, Ilgaz'ın bu halleri hoşuna gittiği için. Ama Ilgaz ciddiye alıp daha çok bozulmuştu. "Ciddi olamazsın. Ceylin?"

"Tamam ben halledeceğim," Ceylin Ilgaz'ın yanağına bir öpücük bıraktıktan sonra gözlerine bakarken ikisi de gülümsedi. Ilgaz bir öpücükle tüm olayı unutmayı başarmıştı, onun için önemli olan tek şey sevdiği kadının gözlerinin içine bakabilmekti o an. Ceylin Ilgaz'dan gözlerini alarak Barlas'ın dikkatini çekmeyi başardı. "Barlas bence kedinin ismi Şans olsun."

"Şans mı?" Barlas kaşlarını çatarak başını yerden kaldırıp Ceylin ablasına bakınca aynı zamanda Ilgaz da hem şaşkın hem de hayran bakışıyla sevdiği kadını izlemeye başladı.

"Hı-hı Şans," dediğinde Ceylin ikisine de tek tek bakarak devam etti. "Sana ve babana şans getirsin diye."

Bu fikir ve isim Barlas'ın çok hoşuna gitmişti. Kocaman gülümsemesiyle Şansı kucağına alarak onunla Ceylin ablasının yanına gitti. "Şans sana da şans getirsin ama olur mu? Sadece benle babama değil. Olur mu Ceylin abla?"

Ceylin bakışını Ilgaz'a çevirince göz göze gelmişlerdi, Ilgaz hayranlıkla onları izliyordu. Ceylin'in gözleri dolmuştu, Barlas şu bir kaç gün içinde onun düşüncesini değiştirmeyi nasıl da başarmıştı. Yeğenleri yüzünden evden kaçmışken şimdi de bu ufaklığın yanından hiç ayrılmasını istemiyordu. Barlas'ı küçük oğlu gibi seviyordu, dünyaya kendisi çocuk getirmeden anne olmuş gibiydi.

"Olur," Ceylin'in sesi bile kısık çıkmıştı, boğazı düğümlenmişti. Yutkundu. "Olur miniğim, ama en çok size tamam mı?"

"Söz veremem," diyerek Ceylin ablasının yanağına hızlı bir öpücük bırakarak Şans'a sımsıkı sarıldıktan sonra arkasını dönüp uzaklaşmaya başladı. Sonra babasıyla Ceylin ablasının duymadığını sandığı bir ses tonunda Şans'ın kulağına yaklaştı. "En çok Ceylin ablama Şans getir tamam mı?"

Ilgaz bunu duyunca gözleri dolmuştu, Barlas'ın o güzel kalbini korumak, saklamak istiyordu. Öyle bir anneden nasıl olurda bu kadar merhametli, düşünceli bir çocuk gelmişti dünyaya düşünüyordu devamlı.

"Bize çok iyi geliyorsun," Ilgaz Ceylin'i izlemeye devam ederken Ceylin gözlerini hızlıca silerek Ilgaz'a döndü. Başını omzuna yasladı sevdiği adamın. "İyi ki varsın sevgilim."

"Sen de iyi ki varsın sevgilim," Ceylin Ilgaz'ın elini tutarak omuzuna bir öpücük bıraktı. İkisi sessizce Barlas'ı izlerken Ceylin bir kaç saniye sonra devam etti. "Seni üzecek diye ödü kopuyor biliyor musun?"

"Nasıl?" İkiside çaktırmadan sessizce konuşuyordu, Barlas onları duymayacak kadar ilerdeydi ama görecek şekilde oturuyordu.

"Babası konusunda seni üzmekten korkuyor, bugün ona tanımak ister misin diye sormuşsun.. O da sana istemediğini söylemiş, aslında istiyormuş ama seni üzmek istemiyormuş. Onunla artık konuşsan mı acaba bu konuyu?" Ceylin sıcak gülümsemesiyle bakışını Ilgaz'a çevirince o da gözlerinin içine baktı.

Târumar | IlceyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin