' neden ölmek istiyorsun'
Kafamın içinde yankılanan o sesler , adeta bas bas bağırırken karanlık olan bu odada kendi önümü bile görmüyordum.
'Kimsin ?'
'Beni yakından tanıyorsun zaten'Arkamdan gelen sesle direk döndüğümde önümde duran bedene bakmaya çalışıyordum.
'Kendini göster'
Bir anda odanın içi bembeyaz olmuştu , hatta o kadar parlaktıki gözlerimi kamaştırıyordu.
'Lanet olsun çok fazla ışık'
'Neden ışıktan bu kadar rahatsızsın'
'Işık masumlar içindir , yanlızca masumlar beyaz ışığa tapar ve rahatsız olmaz'Beyaz ışık yavaş yavaş azalırken sonunda önümdeki bedeni görebilmiştim.
'Yeniden karşılaştık'
Önümde duran kendime bakarken derince bir iç çekmiştim.
Rüyada olduğumun bilincindeydim ama uyanmak istesemde sanki uyanmamam için zorlayan birileri vardı.
' ölüm ne kadar basit dimi senin için'
'Ölüm herkes için basittir'Karşımdaki ben kahkaha atarken ben gözlerimle etrafa bakıyordum.
Bembeyaz ışıktan başka hiçbir şey yoktu.
'Belkide bu zamana kadar bir sebep için yaşıyorsundur '
Dikkatimi karşımdaki bene verdiğimde kaşlarım istemsizce çatılmıştı.
Ne demek istediğini anlamıyordum.
' neyden bahsediyorsun'
'Hiç düşündünmü bunca zaman bu yaşadıklarının neden olduğunu'Aslında hayır , hiç düşünmemiştim sadece fikir yürütmüştüm sadece umut etmiştim, ama zamanla fikirlerimde umutlarımda tükenmişti.
' hayat bize zor sınavlar sunar...bizi yönlendirir ve bizde bu hayata göre adımlarımızı atarız..sen bu hayatı istemedin ve seçmedin ama tanrı sana bu sınavı uygun gördü , senin yaşaman için daha güçlü olman için önüne defalarca fırsat sundu ama sen elinin tersiyle ittin ve buna arkanı döndün çünkü ölmeyi herşeyden çok fazla istiyordun'
Dedikleri adeta ruhuma işlerken bedenimin titremesine engel olamamıştım.
Belkide haklıydı belkide haksız.'Öylemi peki nerdeymiş bunca zaman bu fırsat defalarca intihara kalkıştığımda nerdeydi evden kaçarken o fırsatlar nerdeydi'
Karşımdaki o ruhsuz beden bana içtenlikle gülümserken bedenimi adeta sinir kaplamıştı.
Yaşadıklarımı biliyordu ve görüyor , neden şimdi beni haksız çıkarmaya çalışıyordu.
'O zaman o fırsatı sana göstermem gerekiyor '
Ne olduğunu anlamamıştım ama bir anda önümdeki ben kaybolunca etrafıma hızla bakmaya başladım.
Neyi görmem gerekiyordu neydi bu fırsat.
'Buldum seni küçük orospu '
Arkamı dönmemle yere yapışmam bir olmuştu.
Ama hayır bu yer değildi bu bir yataktı , hangi ara buraya gelmişti anlamamıştım bile.Bakışlarım ayaklarıma doğru kayarken üstüme doğru sürünerek gelen ahmet piçini yani üvey babamı görmüştüm.
Bedenim adlandıramadığım şekilde zangır zangır titrerken dişlerimi kırarcasına sıkıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEHR-i TUTKU +18
General Fiction'SENİ ÖLDÜRÜRÜM ' Ettiği bu boş tehdit beni sadece gülümsetmişti , gerçekten bu tür şeylerden korkmamımı bekliyordu. Ona sadece acıyordum , çünkü ettiği o kelimenin bende bir faydası yoktu , dolu bir cümleydi ama benim için oldukça boştu. 'NE GÜLÜ...