DUŞ

11.2K 287 33
                                    

Selam sürtükler, yb zamanı!

-
Oğuzhan kendi evinin bir kısmına duş almak için girdiğinde beni tek bırakmıştı. O duşa gireli on dakika geçmişti, kendi içimde bir yürek yeyip ayağı kalktım. Derin bir nefes çekerek özgüvenimi tavan yapmaya çalışırken birden ne olur ne olmaz diye giydiğim kıyafetleri tekrar çıkarıp, rastgele bir yere fırlattım.

Duş kabinindeki akan su damlalarının sesi kulağıma gelirken yapacağım şey daha çok mu erken diye kendi kafamda düşünüyordum. En sonunda tüm bu düşünceleri kafamdan atıp banyo'ya doğru ilerledim, kitlenmemiş kapıyı yavaş bir şekilde aralayarak açtığımda üstümden bir yük inmişti resmen.

Kapı kitli olsaydı boku yiyebilirdim, tabii bu beni kendi içimde bayağı unutamayacağım utandırıcı bir duruma düşürürdü. Oğuzhan kalıplı çıplak bedeniyle birden duraksayıp duşla ilgilenmeyi bıraktığında kapıya doğru odaklandı.

Bulanık duş kabininin ince plastik kapısını açarken hafif yukarıya doğru bir adım atıp, kabinin içerisine girdim ve az da olsa utangaç bir şekilde kapıyı yavaşça kapattım. Oğuzhan hafif çatık kaşlarıyla bana bakarken yavaştan gülümsemeye çalışıp, 'Ne?' dercesine yüz ifadesine büründüm.

"Benim de temizlenmeye ihtiyacım yok mu? Vardı, geldim."

Su damlalarının kaslarının üstünden hızlıca aktığını gördüğümde hormonlarıma engel olamıyordum. Tam sikiş yeriydi, beni burada domaltıp sikmesini isterdim tabii ki de. Daha fazla oyalanmak istemediğim için onun biraz yakınına girdim.

Su damlaları artık benim de vücuduma akmaya başladığında saçlarımı iyice sıvazlayıp, fazla bekletmeden de şampuanı döktüğümde oğuzhan benimle birlikte yıkanırken bana baktı. Dar olan bu yerde biraz sıkışık olduğumuz reddedilemezdi.

Tam kollarımı saçlarıma götürüp gözlerimi kapayınca ellerim durduruldu. Oğuzhan elleriyle saçlarımı karıştırmaya başlamış, suyun bir kısmını bana yönlendirmişti. Onun bu hareketiyle sırıtıp saçımı temizleyişini hissederken hiçbir şey yapmadım.

En sonunda saçlarımdaki köpükleri su yardımıyla giderirken yüzüme tekrardan baktı. Zaten yakın olduğumuz bu yerde birkaç hareketiyle bana yaklaştı ve dudaklarını benim dudaklarıma bastırdı. Açılmış gözlerim tekrardan anı hissetmek istercesine kapanırken, bir elimi beline, diğer elimi de boynuna yönelttim.

Biraz daha öptükten sonra yavaşça geri çekilirken boynundan, kaslı kollarından ve omzundan tane tane öpmeye başladım. O benim kalktığından bile haberdar olmadığım aletime doğru bakarken tek kaşını havaya kaldırdı.

"Daha yeni boşalmadın mı, ne bu azgınlık?"

Sırıtarak söylediği şeylere karşı duşta bile olsak yanaklarımın yanları kızardı.

"Yanımda aşık olduğum kişi var, sence de normal değil mi?"

Sesim akan su sesinin arasında karışıyorken kalkık olan kaşı hafifçe inmeye başladı. Derin bir nefes alınca yavaşça ve ciddi şekilde boynuma doğru yanaştı.

Ona verdiğim ilgiyi seviyordu.

Ve kaybetmek istemezmişcesine iz bırakacak derecede sert öpmeye başlarken elimi onun sırtına koydum. Boynumun her bir yanını es geçmeyip öptüğünde sıcak nefesi kulaklarıma değdi. İçim titrediğinde birden sırtımın gerileyerek soğuk mermer duvara yapıştırıldığını hissettim.

Oğuzhan iki elini de sağ ve soluma koymuş, sırtını az bir şey eğmiş durumda boynumun diğer tarafını öpmeye devam ediyordu. Sıcak suyun bile veremediği bir sıcaklıkla yanıp tutuşurken sırtındaki elimi yukarıya doğrultup ensesine getirdim. Ensesini yavaş lakin az bir şey sert şekilde okşamaya başladığımda soluklanmak için geri çekildi.

Öğretmen -BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin