TATLILIK

120 9 0
                                    

Hastanedeki günümden sonra annemler sağlık raporu alıp 1 gün okula gitmedim. Hala şaşırmıştım. Halisilasyon.? Ben bunları filmlerde felan sanıyordum. Ama gerçektede oluyormuş. Bir nevi korkularınızla yüzleşiyosunuz. Bu da canınızı yakıyor. Ama geçti....

Sabah kalkıp okula gitmek için hazırlandım. Annemler bir gün daha dinlememi istesede ben ısrarcıydım. Okula geldim. Neyse ki benim bayıldığım konusunu sadece lise 1 öğrencilerinden Ayşenur ile Tuana biliyor. Ben onları susturmasını bilirim. Ama daha sonra. Valla şimdi uykuluyum hiç ciddi olamam. Sınıfa çıktım. Herkes kendi halinde. Ergenler. Ege yok Selim bananeyse yok Deniz var var kankam muck.
"Deniz kanka naber napıyon.?"
"Oo kanka iyidir senden.?"
"İyi kanka"
Kolumdan tutup beni bir yere çekti.
"Öğrendim şu halisilasyon olayını iyi misin lan çok korktum"
"Yok bebeğim iyiyim de kimden öğrendin sen .?"
"Ege Selim'e-"
"Tamam o da sana anladım neyse bunu konuşmak istemiyorum gerçekten bu arada bir lavaboya gidicem geliyor musun"
"Peki tamam konuşmayalım hadi gel gidelim"

Lavaboya gittik. Saçımı başımı yapıyodum.
"Deniz bugün ayın kaçı lan hiç takip etmiyorum"
"22 mayıs"
"Ne.? Oha okulun bitmesine az kalmış"
"Tabii olum özgür kuş olcaz artık"
Suratım asıldı bir an.
"Ne oldu lan niye asıldı yüzün"
"Özgür kuş olcaz ama ben senin gibi tatlı bir kuş bulamıcam"
"Ya minnoş"
Ben çok arkadaş edinen biri değilimdir. İlkokulda hiç arkadaşım yoktu. Ortaokulda erkekler kankamdı zaten lise 1-2-3 desen Seçil ama onu saymıyorum bile arkamdan vurdu beni namussuz. Son senede zaten Deniz onunla da ayrılıyoz. Çok arkadaş edinmemin de nedeni güvenmememdir. Öyle beş kişi felan sırrımı paylaşamam benim için tek kişi ;).

"Hangi üniversiteyi seçceksin.?"
"Valla bilmem ki mimarlık felam seçicem"
"Valla mı lan.?"
"Evet"
"Bende mimarlık düşünüyorum"
"Kankaaaaa"
"Aynı yeri tutturak lan"
"Aynen de şu lys'nin sonuçları umarım iyi gelir"
"Gelir kankisi"
"Ayyy"
"Ne oldu lan" diye endişeli şekilde konuştu Deniz.
"Ay miğdem bulandı kusucam sandim bir an"
"Ne yedin ki.?"
"Yok kanka ya ben son haftadır böyle midem bulanıyor"
"Kız sana bir şey sorucam ama kızma"
"Sor" o sırada elim karnımdaydı. Deniz bir bana bir de karnıma baktı.
"Öykü hamile misin.?"
Boğazıma tükürük kaçtı ve öksürmeye başladım.
"Helal helal"
"Öhöhöö kızım kafan mı güzel senin ne hamilesi lan"
"Olum belirtiler bayılıyosunda"
"Saçmalama lan"
"Merak ettim"
"Öhöhöhö saçmalıktan seçmeler"
"Tamam tamam özür dilerim"
"Neyse sınıfa çıkalım"

Sınıfa çıktım. Ege geldi yanıma iyi misin felan diye sorup yanağımı öpüp gitti. Maloş. Ders: Edebiyat. Konular bittiği için ders işleniyoduk pek. Bende uyuyodum. Tenefüs oldu aklıma takılan bür şey vardı. Hamilelik olayı hayır hayır saçmalık yahu. Kolidorda bunu düşünürken arkamdan biri yanağımı öptü. Şaşırıp arkama baktım. Ege.
"Gel bakalım prenses"
Kolumdan tutup beni bir yere çekti. Kolumun suçu ne.?
"Anlat bakalım şu evlilik meselesini"
"Tövbe ne evliliği"
Biri hamilelik biri evlilik.
"Hani hayalin"
"Ne bee.?"
"Halisilisyon"
"Konuşmasak"
"Öyküü"
"Tamam anlatıyorum"
"Detaylıca ama"
"Tamam şimdi sen bana evlilik teklifi ediyodun"
"Çok detaylı anlattın"
"Teveccünüz ahahhahahaha"
"Peki sen ne diyordun.?"
Ona ne demek istiyosun diye bir bakış attım.
"Sanane"
"Olayın içinde ben varım"
"Ee"
"Bu benim teklifim"
"Benim cevabım"
"Benim sorum"
"Benim halisilasyonum"
Buna verecek cevabı olmayınca ona pis çakal sırıtışı attım. Nihahahaha. Suratı asıldı.
"Evet diyodum"
"Gerçekten mi.?"
"Evet"
O suratının asıklığı gitmiş kocaman gülümseyen bir surat vardı karşımda. Aman hep böyle olsun huysuz olunca çekilmiyorlar. Zaten erkeklerin 2 tane huysuzluğu var :

1. Açlık (hiç çekilmiyorlar.).
2. Sebze yemeği (sen hiç iyi yemek yapamıyosun diye azarlarlar.).
Öğrendik artık. Neyse böyle tatlı olsun yeter.

Gülümse KöpeğimleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin