10.BÖLÜM

2.1K 95 62
                                    

     Herkese merhabaaaa:)

   Nasılsınız? Hayat nasıl gidiyor?

  Umarım bölümü seversiniz.

  Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın.✨🤍

Açıklama: çok uzun zamandır bölüm atmadığımın farkındayım. Öncelikle olan bu depremde yakını kaybeden kim varsa baş sağlığı diliyorum. Bende yakınlarımı kaybettim. O yüzden bölüm yazamadım. Herkes gibi psikolojim sağlamlığını yitirmişti. Bir de üstüne ailem teknolojik aletlerime el koydu. O yüzden arada sırada tabletten girebiliyorum sadece. Bölüm yazmaya tabiki devam edeceğim. Sizden ricam kitabı kütüphanenizden çıkarmayın. Çünkü ben okuyam kişi sayısı bir de olsa yazmaya devam edeceğim. Sağlıcakla kalın.🤍💙✨💜

                    __ __ __ __ __ __ __ __

Gözlerimi zorla açma çabalarımdan sonra bunu başarabildim. Ama bir dakika. Ben ne ara uyudum? Daha doğrusu en son masada ders çalışıyordum. Yatağa nasıl geçtim?

Elimi gözüm yarı açık bir şekilde baş ucumdaki komidine götürüp telefonumu aldım. Saat nerdeyse on olmuş. Rakiplerin derse başladı bile sen anca uyu Leylim. Neyse, neyse düzelteceğiz.

Telefona gelen bildirimlere bakarken üç cevapsız çağrı olduğunu gördüm. Allah'tan telefonumu bu sefer sessize almıştım da aramaya uyanmadım.

Arayan Koray abimdi. Dün geceden beri aklımda zaten. Mesaj atmak veya aramak gibi huylarım olmadığı için bazen yakınlarım şikayetçi oluyor ama ne yapayım, huyum değil. Galiba değiştirmem gereken özelliklerimden biri de bu. Özellikle böyle olağandışı bir haldeyken abimi veya arkadaşlarımı habersiz bırakmamam gerekiyor. Yataktan doğrularak Hemen arama tuşuna basıp abimi aradım.

"Leylim, bu telefon sende süs diye mi var? Hayır yani bir kere aradığımda ulaşsam dişimi kıracağım."

"Ne yapayım ya, sessizde olmayınca rahat hissetmiyorum. İkide bir bildirim falan geliyor hiç gerek yok. Hem illaki geri dönüyorum aramalarına."

"Neyse şimdi bunu tartışmayalım. Ben iş için Amerika'ya gideceğim. Üç günlük bir olay. Ben ordayken rahatsız olacağın en ufak bir şey olduğunda ara. Seni alacak birini gönderirim. Olmadı ben gelirim tamam mı? Çok önemsiz gibi de gözükse, senin için önemliyse ara. Anladın mı?"

Abim alanında başarılı bir yazılım mühendisi. Yurtdışına bağlı bir şirkette çalışıyor. O yüzden arada bu tarz iş gezileri oluyor. Babam'ın şirketinde değil de bağımsız bir şekilde çalışmak istediği için bir ara bizimkilerle büyük bir tartışma yaşadılar. Her ne olursa olsun kendi isteğinin üstüne gidip başarması, onda en sevdiğim özelliklerden biri. Tuttuğunu koparır diyebileceğim bir kişiliği var.

"Anladım abi. Merak etme, hemen ararım seni, aklın burda kalmasın. Her şey iyi gidiyor. Sen sunumuna odaklan. Ben başımın çaresine bakarım."

Aslında şuan gitmesi isteyeceğim en son şey bile değil. Evdekiler her ne kadar iyi de olsa bilmediğim bir yer ve insanların arasında kendimi pek de rahat hissedemiyorum. Abim burda olunca, arkamda beni koruyan biri var gibi hissediyorum ve bu bana çok iyi geliyor.

"Tamam abicim, ben şimdi uçağa biniyorum. İnince arayacağım seni."

"Saat geç de olsa ara ama tamam mı? Bekleyeceğim ben. Ona göre."

Yeşeren UmutlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin