Genç kız doktorun ağzından düşen kelimelerle şok oldu.
Gözleri doldu..taştı bile.
"Kim iyi?" diye sordu şaşkınlık ve korkuyla.
"Bebeğiniz hanımefendi" dediğinde Hazan alnından bir kere daha vuruldu.
Gözlerinden düşen damlaları umursamadan karşıya baktı..Gözlerini kırpmadan.
"Çıkabilirsiniz" dedi doktor hanım.
Hazan bunu duyunca afallayıp yavaşça kapıya doğru adım attı.
Kapıyı açtığında Hazra yoktu.
Hazan koridorlardan bitmek bilmeyen gözyaşlarıyla yürüdü.
Yavaşça elini karnının üzerine dokundu.
Sahi burada bir canlı mı vardı?
Tenime sarhoş olan bir adamın dağınıklığı mıydı bu?
Genç kız bunları düşünürken hastane kapısını görür görmez göz yaşlarını sertçe sildi.
Tam da kapının orada Hazra ile Batu sohbet ediyorlardı.
Hazra zor durumda olduğundan Batu'yu da çağırmıştı.
Batu ile Hazra konuşurken, Batu'nun gözleri Hazan'a takılır ve geldiğini Hazra'ya söyledi.
Hazra hemen arkasını dönüp kalktı ve yanına gitti.
"Nasılsın ablacım?"
"İyiyim" dedi bitkin bir şekilde.
Batu bir şeylerin ters gittiğini anlayınca tekrar sordu..
"Gerçekten iyi misin?" Şuan Hazan'ın ayakta durması işkence iken bu adam onu sıkıyordu.
Hazan bastırarak söyledi;
"Gerçekten iyiyim" dediğinde Hazra, Hazan'ın kızmış olduğunu anlayıp;
"Hadi gidelim" diyerek yavaş adımlarla taksiye ilerlediler.
Eve girmek için zile bastı Hazra.Hizmetçinin kızı nazikçe açtı kapıyı.
Eslem masa da yemek yiyordu..yine dengesizce konuştu;
"Hazra abla neredeydin?" dedi ağzını yaya yaya.Hazandan hiç haz almıyordu..aynı şekilde Hazan'ında Eslemi sevdiği söylenemez.
Hazan odasına gitmek için merdivenden adım atar atmaz eve Yekta geldi.
Hazan bunu anlayıp hızlı bir şekilde çıktı merdiveni.
Tam kapısını kapatacakken yine Hazra ile Yekta'nın bağırışları yankılandı..
"Babam nerede lan?" diye sinirle sordu Yekta.
"Yurt dışına çıkacağını söylemedi mi?"
"Söylemedi!" yine sesinde bir kin...bir intikam.
Yekta'nın Hazra'ya bağırıp çağırması Batu'nun sinirini bozmuştu.
"Kuzen..karşında ki bayan"
"Oradan köre mi benziyorum kuzen?" dediğinde "kuzen" i bastırarak söyledi.Batu da Hazan gibiydi.sessiz.
"Nazik olmalısın" dedi yine sessizliğini bozmayarak.
"Ama olmadım kuzen!" dedi dalga geçercesine.
Batu tam bir şey diyecekken Hazra girdi araya..çok ta iyi yaptı.
Hazan bilgisayarını açıp doğum,hamilelik, çocuk hakkında bütün şeyleri araştırmak için arama yaptı.
Ve odaya çat diye bocalamasına giren Yekta...
Hazan hızlıca x işaretine tıkladı.Allah'tan hızlıydı bilgisayar.
Sizce de oradan şüphelenmemiş Yekta olabilir mi? İmkansız.
"Neye bakıyordun sen?"
"H-Hiç bir şeye, hesaplarıma falan"
"O zaman niye titriyorsun?"
"Titremiyorum!" diyip kalkıp yatağının üzerine oturdu genç kız.
Yekta bilgisayara bakmadan odadan çıktı..
Ve 15 dakika sonra elinde tepsi yemeklerle geldi.
Hazan okuduğu kitabı elinden bırakıp şaşkınca kendisine gelen adama baktı.
"Yemek vakti" dedi Yekta.
"Aç değilim"
"Yemek vakti dedim, aç mısın değil"
Hayır..Yekta ile tartışmaya hiç hali yoktu.Aklı karnına gittikçe bir şey saplanıyordu sırtına? ne yapacak? deli divane gibi bunu düşünüyordu.
Genç adam bu şekilde düşünen kadının ağzına kaşığı uzattı.
"Kendim yerim" dedi Hazan.
"Hayır" dedikten sonra Hazan devam etmedi, ve ağzını açtı.
Yemeğin yarısı bitmeye yakınken konuştu Yekta;
"Ye ye, birazdan o kadar hareketin ardından acıkırsan, yemek getirmem."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sesi sonbahar
عاطفيةYekta,babasının genç kadınlarla evlenmesinden nefret eder, hele ki babasının annesini bu kadar çabuk unutması onu parçalıyor. Bu sefer ki evlilik bambaşka, Hazra evlendiği adamın oğlunu severken, kız kardeşinin nasıl bir işkencede olduğunu bilmiyor...