6 Kasım 2018 Cumartesi
Anlatacaklarımdan anlayacağın üzere Yugyeom şimdiden çöktü günlük. Çocuk birkaç günde yaş attı resmen.
Sabah yine ve yine Taehyung'la uyandım. Hep evdeyiz diye sıkıldık günlük. Biz de dışarı çıkmaya karar verdik ama bu havada da gidebileceğimiz yerler sınırlıydı.
Öğlene doğru uyandığımızdan kahvaltıyla uğraşmak hiç istememiştik. Evet yetiştirmem gereken onca şey arasında ben sokakta sürtüyorum. Öğrenciyiz diye gezmeyelim mi?
Sabah gruba baktığımda Hoseok'un mesajını gördüm. Canım benim gruba girmiş ve bu hafta sonu çıkamayacağını, maket yapmaktan uhu koktuğunu yazmıştı. Yetiştirebilirse bu hafta ve önümüzdeki hafta her şeyi halledip doğum gününe gelmeye çalışacaktı.
Gelecek miydi? Evet. Yugyeom bilecek miydi? Hayır.
Bu yüzden Yugyeom sadece beşimizin olduğu gruba ağlıyordu. Saat başı mesaj atıp genel olarak ağlıyor genel olarak da Bambam kendisiyle ilgilensin diye dramaya başvuruyordu. Hafta sonu mutlu olmak isterken Hoseok'un mesajına dert yanışını anlatıyordu.
Yugyeom'un onu böylesine sevdiğini bilmiyordum günlük. Böyle olacaklarını bilseydim onlarla daha sık dışarı çıkardım.
Taehyung'la hazırlandıktan sonra biz de dışarı çıktık. Klasik avm falan gezdik. Başka ne yapabilirdik ki?
Bir yerlerde kahvaltı edip kahve aldık ve doyasıya sohbet ettik. Boş boş oturup sadece sohbet etmiş bile olsak bana çok şey yapmışız gibi gelmişti. Ayrıca zaman da yetmedi resmen. Koca gün onunla olmak sadece birkaç saat gibi geldi ve ben zamanın farkında değildim.
Kahvaltı ve sohbetten sonra da mağaza mağaza gezdik. Evet günlük neredeyse her mağazaya girdik. Bir sürü şey baktım ama bütçe sınırlıydı ve ihtiyacım da yoktu. Sadece güzeller diye bakmıştım.
Ama beklemediğim şey mağazada beğendiğim bir küpeye bakıp bıraktıktan sonra başka şeyler arasında gezerken Taehyung'un onu almasıydı. Evet günlük beğendiğim küpeyi almıştı.
Ne olduğunu anlamadan arkamdan yaklaşıp küpenin birini bana birini de kendine takmıştı. Ben halka seviyordum ve buna ondan hiç bahsetmemiştim ama ucunda kuş tüyü olan halkayı bana, ucunda aynı kuş tüyünden olan uzun zincir küpeyi de kendine takmıştı.
Çevreye aldırmadan sıkıca boynuna sarılıp yanağını öptüm ben de. Utanmadım değil günlük ama nereye kadar? Sevgimizi gösteremeyeceksek neden seviyoruz değil mi?
Sol kolum hala geçmediği için tüm gün sağ kolumla koluna girerek gezmiştim. Kol kola gezip arada sekiyorduk ve benim bu çocuk tavırlarıma ayak uydurması benim çok hoşuma gitmişti. Benimle çocuk gibi sekti günlük. Hem de herkesin içinde.
Sonra yolda Jimin hyungla karşılaştık. Onunla aramız daha iyi günlük. Arada yazışıp şakalaşıyoruz. Gerçekten boşuna önyargı yapmışım. Şeker gibi adammış meğer.
Sürekli boy konusu açılıyordu ve ben ondan ciddi anlamda uzundum. Benden büyük olsa da 1.79 boyum vardı oysa 1.74'tü. Ben de hep bu yüzden ona takılıyordum.
Görünce selamlaşmıştık ve o da şu doğum günü meselesi için hediye bakmaya geldiğini söylemişti. Taehyung da hediye alması gerektiğini söyleyince Yugyeom'un en yakın arkadaşı görevini üstlenerek onlara yardım ettim ben de günlük.
Beraber bir yere oturup onlara Yugyeom hakkında bilgiler verdim. Sevdiği ve sevmediği şeyler hakkında konuştuk, sonra Jimin hyung da bize katıldı ve beraber ona hediye bakmaya gittik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~ DEAR DIARY ~
Fanfic"Sevgili Sikik Taehyung, Günlerden pazar ve ben pazarlardan nefret ederim. Ama şimdi düşününce, sanırım artık pazarı seviyorum."