24- Sevgili Meselesi

1.1K 102 35
                                    

Yorumlarınızı bekliyorum ✨️

Okula giderken, omuzuna atılan kolla irkildi Davut. Kolun sahibine baktı ve kulağındaki kulaklığı çıkarıp, cebine tıktı.

Kolun sahibi Cem'di. Cem'le evleri yakındı ve genelde birlikte giderlerdi okula. Son günlerde malum olaylardan dolayı, biraz uzaklaşmış hissediyordu Davut.

"Yüzünü gören cennetlik." dedi Cem, Davut'a. Davut, başını salladı olumsuz bir şekilde.

"Ben buralardayım. Sen yoksun. Olsan görürsün yüzümü." dedi. Cem, kolunu Davut'un omuzundan çekti ve cevap verdi.

"Bu aralar sizi ihmal ettim galiba. Kusura bakma. Anlatacağım bugün her şeyi." dedi. Davut, içi huzursuzlukla dolarken, başıyla onayladı.

"Enes de gelsin de. Anlatırsın." dedi ve okulun bahçesine girdiler birlikte.

...

Sabahki dersler bitince, öğle arasına çıktı üç arkadaş. Cem'den dinlemeleri gerekenler vardı.

Üç arkadaş, her zaman oturdukları yere oturdular. Davut, Enes'in yanına geçti. Cem'de tam karşılarında kalmıştı piknik tarzı masada.

"Nasıl söylesem bilmiyorum. Aslında çekiniyorum galiba." dedi Cem. Aslında Enes ve Davut zaten her şeyi biliyorlardı. Bilmiyormuş gibi davranıyorlardı.

"Çekinmene gerek yok." dedi Enes. "Biz kardeşiz. Her şeyi anlatabilirsin. Kardeşiz, değil mi?" dedi. Cem, başıyla onayladı.

"Tabiki de. Zaten tam da bu yüzden sizden saklamak istemiyorum artık." dedi ve derin bir nefes aldı. "Benim sevgilim var." dediğinde, iki genç şaşırmış gibi durmuyordu. "Ama kız değil." dedi Cem ve arkadaşlarının yüzüne baktı. Hâlâ şaşkın değillerdi. Cem, hafifçe kaşlarını çattı. "Lan erkek sevgilim var diyorum. Hiç mi şaşırmadınız?" dedi. Enes, ellerini masaya koydu ve cevap verdi arkadaşına.

"Zaten biliyorduk. Aslında keşke senden duysaydık." dedi. Şaşıran taraf Cem'di.

"Kim söyledi? Kimse bilmiyordu ki?" dedi iki arkadaşında gözlerini gezdirerek. Davut, bakışlarını Cem'in yüzüne yöneltti ve cevap verdi.

"Ben." dedi durgun bir sesle. "Ben söyledim." dedi. Cem, iyice şaşırırken, içinden de şansına sövdü.

"Söyleyecektim size. Doğru zamanı bekliyordum." dedi. Enes, başını olumsuz bir şekilde salladı.

"Her zaman söyleyebilirdin. Hiç mi güvenmedin bize?" diye sordu. Cem, aceleyle başını olumsuz bir şekilde salladı.

"Hayır hayır ondan değil. Korktum sadece. Ne diyeceğinizi bilmiyordum. Kestiremedim de. O yüzden yani. Yoksa size kendimden çok güveniyorum biliyorsun." dedi. Düşününce hak verilebilirdi. Korktuğu için söylememiş olabilirdi başta. Enes, bu yüzden uzatmak istemedi.

"Tabii sen de haklısın." dedi ve Davut'a baktı. Davut, sessizce oturuyordu sadece.

"Sen bir şey demeyecek misin? İlk öğrenen sen olmuşsun neticede." dedi Cem. Davut, Cem'e baktı ve cevap verdi.

"Sen mutluysan ne diyebilirim ki?" dedi. Davut fazla bakamadı Cem'in yüzüne. Cem, gülümsedi ve iki arkadaşının da ellerini tuttu.

"Sizin gibi arkadaşlarım olduğu için çok, çok şanslıyım. İyi ki varsınız." dedi. Enes içten bir gülümsemeyle karşılık verdi. Davut, zoraki bir şekilde gülümsedi. Cem'e karşı ilgisi vardı ve şu an onun ağzından, sevgilisi olduğunu öğrenmişti.

"Sen nasıl öğrendin ki?" diye sordu Cem, Davut'a. Davut, elindeki kalemle oynarken cevap verdi.

"Dışarıda gördüm." dedi ve bakışlarını Cem'e çevirdi. "El ele." diye ekledi. Cem, Davut'un görebileceğini hiç düşünmemişti bile.

"Nerede gördün?" diye sordu. Davut, elindeki kalemle, önündeki defterin boş bir sayfasına bir şeyler çizerken cevapladı.

"Bunun önemi yok. Dışarıda dikkatli olmalısınız. Devir kötü." dedi. Cem, başıyla onayladı. Davut haklıydı. Dışarıdaki herkes anlayışlı değildi. Homofobikler her yerdeydi.

"Haklısın kanka." dedi Cem, Davut'a. Davut ise, yine zoraki bir şekilde gülümsedi. Kanka demesi, bu kez biraz acıtmıştı. Elindeki kalemle deftere bir şeyler çizerken, içindeki sesin dediklerini tekrarlıyordu içinden.

'Onun sevgilisi var. Unutmak zorundasın.'

ENİŞTE BEY (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin