Bahçede silahlar patladı ve korkuyla yerimden sıçradım. Hemen yataktan kalkıp yatağın yan tarafına uzandım, olduğum odanın pencereleri tuzla buz oldu ve içeri ayaz girdi. hızla yanıma koştu
"Ayaz korkuyorum" dedim titrek bir sesle"karşıdaki banyoya koş ve ben gelene kadar sakın kapıyı kimseye açma"
"Çok korkuyorum"
"Dediğimi yap mina ağlamayı kes"
Tamam anlamında kafamı salladım ve hızla dediğini yaptım. kapıyı kapatırken Ayaz'ın belinden silahını çıkartıp dışarı koştuğunu gördüm.
1 saat 23 dakika sonra
Silah sesleri durulmuştu niye bilmiyorum ama Ayaz'ın başına birşey gelmesinden korktum. Belkide o ölürse bana daha kolay ulaşabileceklerini bildiğim içindir. Düşüncelerimi kesen şeyin odama biri girmesi ile gerçekleşti. adım seslerinden anladığım kadarıyla buraya doğru geliyordu,korkmaya başladım.Kapım tıklandı, ses çıkartmadım ama bu sefer de kapıyı açmaya çalıştı, o kişi her kimse ayaz olmadığı belliydi. Tam elim kapıya gittiği anda Ayaz'ın sesini duydum
"Çabuk kapının arkasından çekil mina"
Hemen dediğine yaptım. benim kenera çekilmemle silahın patlaması bir oldu.Kapıyı açtım ve yerde kanlar içinde yatan adamı görüp bağırdım, sonra hızla ayaza koşup sarıldım. Ne yaptın ne yaptın?
Ayaz başta ne olduğunu anlamadı sonra yavaşça sarıldı ve fısıldadı "geçti" kafamı buna inanmak istiyormuşum gibi salladım ve ağlamaya devam ettim, ne kadar susmak istesem de yapamıyordum, en sonunda hıçkırıklarım sessiz iç çekişlerine döndü.
Ayaklarım daha fazla ağırlığımı kaldıramadı ve yere çöktüm, ayazı iki saniye kendimden ayırmadığım için oda çökmek zorunda kaldı.
Gözlerim yavaşça kapandı ve kendimi bıraktım.
Gözlerimi araladığımda kendi odamda yatakta yatıyordum. yerdeki kanlar silinmiş adam kaldırılmıştı ama hâlâ midem bulanıyordu, sanki içeride kan kokusu duruyor gibiydi.
Yataktan kalkıp banyoya koştum ve kusmaya başladım, içeri ayaz girdi
"İşin bitince aşağı kata in"
Benden bir cevap bile beklemeden aşağı indi ve gitti. benim de kusmam kesilince elimi yüzümü yıkadım ve yanına doğru gittim, ikili Kanepede oturmuş ayaklarını da öndeki sehpaya uzatmıştı, karşısına oturdum.
Önüme bir dosya attı. anlamamış bir tavırla yüzüne baktım
"Fahri akbaba, 48 yaşında, bekar, çok yavşak bir herif. 3 evi, 2 şirketi,sayısız da arabası var. dolandırılmaya baya müsait biri, göster bakalım hünerlerini"
Kafamı salladım ve dosyayı alıp incelemeye başladım. zaten bildiğim şeyler olduğu için ayazın karşısında tek yaptığım şey inceliyormuş gibi yapmaktı, hatta bazı yerleri bilmeme rağmen şaşırıyormuş gibi falan yaptım,dikkatle yüzümü inceliyordu.
En sonunda dosyayı aldım ve ayağa kalktım
"Benim bunu daha dikkatlı inceleyip bir plan kurmam lazım. çalışma masası fln varmı? benim odamda yokta"
Ayaz bir süre daha yüzümü inceledi, en sonunda ayağa kalktı ve üst kata çıktı,takip ettim.
Bir odanın önünde durdu anahtarla kilidi açtı ve içeri girdi. bende içeri girdiğim anda şaşkına uğradım. odanın her yeri kitaplarla doluydu ve tam bir çalışma odasıydı, hayranlıkla ayaza bakıp teşekkür ettim, kafa sallamakla yetindi.
Bana güvenmiyor olmalı ki ordan bir koltuğa oturup hareketlerimi izlemeye başladı, ben ise masaya oturup adamın her şeyini inceleyip önceden yaptığım planı şimdi yapıyormuş gibi yapıp bir kağıda yazmaya başladım.
Ayaz en sonunda sıkılmış olmalı ki koltuğumun arkasına geçti ve iki eliyle beni ortada sıkıştırıp üzerime eğildi
"Nasıl bu kadar hızlı plan yaptın"
Şimdi zekamı öne sürme vaktiydi
"Bu işte iyiyimdir, fazla iş adamını dolandırdım"
Ayaz çekildiği gibi koltuğu hızlı bir şekilde kendine çevirip masaya itti. sonrasında da beni kucağına alıp masaya oturtturdu, iyice yakınıma gelip üzerime eğildi, düşmek üzere olduğum için tişörtünden tutmak zorunda kaldım.
"Sakın bana bir yamuk yapmaya kalkma mina"dedi tehditkar bir ses tonuyla.
Akjsjskska tamam
Korkmuş bir sesle "neden böyle birşey yapıyım ayaz" dedim, niye yapıyım canım yapmam ben.
"Baştan uyarmak istedim, karşında kim olduğunu unutma"
Kafamı salladım ve geri çekilmesini bekledim ama çekilmedi. Gözleri dudaklarıma kaydı, beklemediğim bir anda aniden dudağıma yapıştı.
Ayaz Akkurt
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahkum
Acción"ben neyim?" Diye sordu. "Düşmanım" dedim. "O halde düşmanımdan etkilenicek kadar aptal biriyim" dedi.