9. Bölüm: Dinginliğim

2 1 0
                                    

Kuş kelebeği için korkuyormuş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kuş kelebeği için korkuyormuş. Yaralı kalbinde kelebek için derin bir sızı varmış. Kelebeğin acıları dinmedikçe kuşun sızısı da geçmeyecekmiş. Çünkü sevenler birbirinin aynasıdır. Nasıl ki aynaya baktığımızda kendimizi görüyorsak sevdiğimize baktığımızda da kendimizi görürüz. Tıpkı kuş ile kelebekte de olduğu gibi...

Kuşun geçmişinde yaşadıkları kelebeğin beyaz kanatlarına yansıyormuş. Kelebeğin acılarıysa yağmur olup kuşun kalbine yağıyormuş. Acıların yağmuru kirli geçmişi de alıp gidiyormuş. Onlar birbirlerinin acılarına yağan birer yağmur damlasıymış.

Kimin canı daha çok yanarsa diğeri ona şifa oluyormuş. Kayıp ruhlar göğü onların yuvasıymış. Orada bulmuşlar içlerinde taşıdıklarını. Sonra tedavi edip yaralarını sarmışlar. Yaraları bir daha açılmasın diye de birbirlerine sıkıca sarılmışlar. Adeta bir zincirin halkaları gibi birbirlerine kenetlenmişler.

Kuşun aşkı kelebeğe şifa olmuş. Kelebek merhemi kuşun kalbinde bulmuş. Onun kalbine konmuş. Kuşunun sıcaklığına sığınmış. Kuş ise içinde biriken acılardan kelebeğiyle arınmış. Yıllar evvel bir günah işlenmiş. Günahın kızıl kanı iki masumun kanatlarına akmış. Kuş ile kelebek farkında olmadan günahın rengine boyanmış.

_______

"Baba oyuncak ayım yok."

"Artık oyuncak ayıyla oynayacak yaşta değilsin. Okula gidecek yaştasın. Okula gidecek ve orada arkadaşlarınla oynayacaksın."

"Peki korkarsam kime sarılacağım baba? Ayım olmadığına göre korktuğumda sana sarılabilir miyim? Bana sarılmam için izin verir misin?"

"Yanında ben olmayacağım. Bu yüzden korktuğunda birine değil kendine sarılacaksın. Kendi korkularınla yüzleşmek zorundasın Luna."

"Ama ben çok korkuyorum. Karanlıktan, her gece sandalyemden bana bakan gözlerden, en çok da yalnız kalmaktan korkuyorum baba."

"Artık tek başınasın," dedi tek düze bir sesle ve elini omzuma yerleştirdi. Babamın parlak kiremit rengi gözlerine baktım.

"Beni bırakacak mısın?"

Başını hafifçe salladı ve acıyla mühürlenmiş dudaklarını araladı. "Seni okuluna bırakacağım. Bundan sonra eve sadece tatil zamanları geleceksin Luna. Bu yüzden korkularını bir kenara bırakmak zorundasın," dedi ve o çok güvendiğim dağ gibi elini üzerimden çekti.

"Bundan sonra tek başınasın Luna. Artık annen gibi bende hayatında olmayacağım. Bunu unutma."

Ben unutmadım. Geçen onca zamana rağmen onun söylediği tek bir kelimeyi bile unutmadım. Onun bana bakarken yüzünde beliren tiksinme ifadesini, dudaklarında beliren sonsuz çizgiyi ve bana dokunmamak için kendi içinde verdiği o ızdırap dolu çabayı unutmadım. İstesemde unutamam.

Kelebek Mezarlığı (Seri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin