8. Bölüm

11 0 22
                                    


Sabah uyandığımda ilk iş telefonumu elime almak oldu. Bilinmeyen bir numaradan mesaj almıştım. Sohbete girdim.

0534...: Eylül merhaba. Arda ben. Sana yaptıklarımdan dolayı özür dilemek istedim. Bir daha karışmayacağım söz.

0534...: Kendimi affettirmek için ne yapabilirim?

"Nasıl ya?" dedim kendi kendime. Affedecek miydim bilmiyordum. Yaptıkları şeyden sonra affedeceğimi sanmıyordum. Hem bugün okuldan sonra Burak'la çay içmeye gidecektik o yüzden moralimi hiç bozmak istemiyordum. Cevap yazmadım. Sadece görüldü atıp Buse'nin dün attığı galerimdeki fotoğrafa girdim ve Burak'a baktım sonra da telefonumu  kapattım. Yerimden kalkıp lavaboya girdim.

Elimi yüzümü yıkadıktan sonra lavabodan çıkıp üzerimi giyindim. Sonra her zaman ki gibi hafif bir rimel sürüp nemlendirici rujumu sürdüm. Ve evden çıkmadan önce saçımı açıp çantamı koluma taktım. Tam o sırada kapı tıkladı. Zaten kapıya yakın olduğum için hemen kapıyı açtım.

"Çabuk açtın kapıyı." dedi. Sizce kim? BURAK.

"Çıkıyodum şimdi."

"Geliyor musun benimle yoksa Buse ile mi gideceksiniz?"

Bir an düşündüm gidecek miydik diye ama sanırım hayırdı. Hem Buse mesaj da atmadı.

"Hee yok Buse ile gitmeyeceğim."

"O zaman"

"Seninle gelebilirim."

"Tamam. Hadi gidelim."

Anahtarımı aldım ve kapıyı kapatıp kilitledim.

"Ee naber?"

"İyi sen?"

"Ben de iyi."

"İyi güzel."

"Konu bitti" deyip güldü.

Arda'nın yazdığı aklıma geldi. Söylesem mi söylemesem mi diye düşündüm.

"Arda yazdı bana." dedim hızlıca. Ne olduğunu şaşırdı.

"Ne?" dedi.

"Evet. Yazmış Arda."

"Ne yüzle yazıyor hala sana?"

"Hangi yüzle onu bilmiyorum ama özür dilemiş."

Konuşurken bir yandan da yürüyorduk. Bunu söylediğimi duyunca yavaşladı. Ve durdu. Arkamı döndüm.

"Hadi yürü." dedim.

"Hayır bir dur." diyerek kolumu çekti.

"Cevap yazdın mı peki?" dedi kızgın gibi.

"Hayır, yazmadım."

"İyi en azından yazmamışsın" dedi ve yürümeye devam etti. Bende peşinden yürüdüm.

"Ya sizin sorununuz ne ben anlamıyorum cidden."

Cevap vermedi.

"Söylesene Burak. Ben senin sorularına cevap verdim istesem söylemezdim sana."

"Boşver" dedi.

"Boşvermeyeceğim."

"Boşver Eylül boşver."

"Peki, bir dahakine boşvermeyeceğim ama görürsün." dedim ve hızlı adımlarla yürüyüp okuldan içeri girdim. Arkamdan,

"Eylül tamam özür dilerim." diye bağırdı ama dönmedim bile arkamı. Hep siz mi artislik yapacaksınız lan. Merdivenleri çıkıp sınıfa girdim. Sınıfa girdiğimde Arda çoktan gelmişti. Sırada oturuyordu. Gözlerimi devirerek hemen sırama çantamı koydum ve tuvalete gitmek için adım attım. Arda kolumdan tuttu.

EylülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin