Bölüm 6

833 25 4
                                    

Bu Bölüm eliffaydogduu 'ya İthaf Edilmiştir.

Bilgilendirme: Kitapda ki Cansu karakteri Melis olarak değişmiştir.
Cansu ilerki bölümlerde başka bir karakter olarak kitaba dahil olacaktır.

*Adres*

Telefonum titrediğinde yatakta doğrulup mesaja baktım. Melis evinin adresini göndermişti.
Saat akşam 7'ye geliyordu. Parti 8'de başlayacaktı.
Yataktan kalkıp üstüme bir kazak ve kargo yeşil bir pantolon geçirdim.
Telefonu çantama atarak evden ayrıldım.

Kapının önünden geçen taksiyi elimle durduğumda arabaya binip evin adresini söyledim.
Taksi 15-20dk sonra durduğunda başımı camdan dışarı çevirdim.
Burası bir villaydı.

Ekranın üstünde yazan parayı taksiciye vererek eve doğru yürümeye başladım.

Bahçede kocaman bir havuz vardı.
Çimenlerin üstünde armut koltuklar atılmıştı.
Birkaç kişi koktuklarda oturuyordu. Bazıları da içerdeydi.
Tanıdık yüzlerin arasında Melis'i aramaya başladım.
Onu bahçede bulamayınca evden içeri girdim.
Asıl kalabalık buradaydı.
Çoğu kişinin elinde içki olduğunu bildiğim kırmızı pet bardaklardan vardı.

Evin dekoru sadeydi. Siyah ağırlıktaydı.
Gözlerim öylece evi süzerken kadrajıma giren İrfan ve Yasaminle kaşlarım havaya kalktı.
İkisininde elinde kırmızı bardaklardan vardı. Yasemin heyecanlı bir şekilde İrfan'a birşeyler anlatıyordu. İrfanda onu meraklı bakışlarla dinliyordu.
Gözleri bakışlarımı hissetmiş gibi bana kaydığında elini havaya kaldırıp gel işareti yaptı. Onlara doğru yürümeye başladım.

İrfan Yasemin'e beni göstererek "Tanıştırayım Nur liseden arkadaşım."
Yasemin gülümseyerek bana baktı.
"Memnun oldum Nur. Seni çok gördüm ama tanışmak bugüneymis." dedi.
Bende gülümsedim.
"Bende memnun oldum. Melis'i gördünüz mü?"

Yasemin "Mutfaktaydı sanırım."Eliyle korüdoru göstererek "Sağdan 2.oda" dedi.
Teşekkür ederek mutfağa doğru ilerledim. Kapı kapalıydı. Kapıyı açarak içeri doğru ilerledim. Melis ada tezgahın üstünde oturmuş elinde bal kavanozu, ağzında ki kaşıkla bana bakıyordu.

"Bal ister misin?" diye sordu.
"Ama dudaklarımdan." diyerek ekledi.

Gözlerim şaşkınlıkla aralandığında "İstemiyor musun? Peki sen bilirsin."
diyerek omuz silkti.

Melis'in yanına doğru yürümeye başladım.
Üstünde siyah mini bir elbise vardı. Ayağında ki siyah botlar dizkapağının bir karış altına kadar uzuyordu.

Gözleri benim yaptığım gibi beni süzmeye başladığında dudakları yukarı kıvrıldı.

"Doğum günün kutlu olsun." diyerek gülümsedim.

"Hm hani benim hediyem?"

Elimi tam çantama uzatmıştım ki tezgahtan inip karşıma geçti ve kollarıyla beni durdurdu.

"Ondan bahsetmiyorum. Hediye almana da gerek yoktu ayrıca senin varlığın bana bir hediye zaten ama yine de aldığın için teşekkür ederim."

Duyduğum sözlerle dudaklarım şaşkınlıkla aralandı.

Beni belimden tutup kendine çektiğinde "Gelelim benim hediyeme." dedi.

Dudaklarıyla dudaklarımı birleştirdi.
Dilime bal tadı geldiğinde dişimle dudağını ısırdım. Bu onu inletti.
Elleri boynumda, vücudumda dolaşıyordu.

İkimizde öpüşürken bir anda mutfak kapısı açıldı. ikimizde geri çekildik.
Yasemin kapıda durmuş sırıtarak bize bakıyordu. Pasta yeme zamanı gelmiş ama sizin yemenize pek gerek var mı bilemiyorum orasını siz zaten birbirizini yemişsiniz." diyerek daha fazla sırıttı.

Utançla gözlerimi yere indirdim. Şuan elma gibi kızardığıma adım gibi emindim.

"Kes boş yapma geliriz birazdan." dedi Melis.

Yasemin mutfaktan ayrıldığında Melis "Utanınca daha da güzel oluyormuşsun." dedi.











BalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin