Annemlerin evinin önünde dururken yine bu mahallede olmak rahatsız ediciydi. Yine de duygularımı bastırarak Ömer'e döndüm.
"Bir şey olduğunda direkt beni aramanı istiyorum. Söz mü?" Diye sordum.
"Söz." Dedi gülümseyerek gözlerimin içine bakarken.
Uzanıp ona sarılırken o da bana sarıldı sıkıca. İçimde bir korku vardı. Ona bir şey olacak korkusu.
"Çok dikkatli ol." Dedim.
"Tamam, sen de dikkatli ol." Diyerek geri çekildi.
"Bir kere daha söylüyorum. Saçın bile bozulursa, bozuşuruz." Dedim.
Erkeksi bir kahkaha atarken "tamam, o kolay iş." Dedi.
"Görüşürüz." Diyerek arabadan indim.
O anda karnı burnunda bir Selime karşıma çıkarken onu görmemezliğe vererek yanından geçecekken kolumu tuttu.
"Bir merhaba bile yok mu? Yengen sayılırım ben senin." Dedi Selime.
"Sen benim hiçbir şeyim değilsin." Dedim. Rahattım.
"Yaa, arabadaki kim, yeni avın mı?"
"Seni alakadar etmez. Hadi, yürü." Diyerek yeniden yanından geçecekken kolumdan tuttu yeniden. Hırsla geri çektim kolumu.
"Ne oldu? Demir'i bana yar etmedin, sana da yar olmadı, şimdi bunun da aklını karıştırmamdan mı korkuyorsun? Ama bak abinle evlendim ben. Karnımda onun çocuğu, çok korkma. Aklını karıştırmam seninkinin." Dedi göz kırparken.
"Sen ne pislik bir kadınsın, ne iğrenç bir şeysin ya sen?" Dedim tiksinircesine.
O anda arkamdan "Şura?" Sesi yükselirken arkama döndüm. Ömer arabadan inmiş yanıma geliyordu.
Selime anında atılırken "merhaba, ben Selime." Dedi cilveli bir tonda.
"Bir sorun mu var Şura?" Dedi Ömer'in gözleri bir saniye bile Selime'ye değmezken.
"Yok, arkadaş da şimdi aldı cevabını tıpış tıpış gidiyordu." Dedim gözlerimi Selime'den çekmezken.
Arkadan Burhan yüksek bir tonda "ne oluyor burda?" Diyerek gelirken sınırlı duruyordu.
Yanımıza ulaştığında Selime'ye tiksinircesine bakıp "sen bu kızın yüzüne nasıl utanmadan bakıyorsun, ahlaksız kadın. Hiç mi yüzün yok senin? Defol git buradan. Bir daha da bu kıza gözlerin bir saniyeden fazla bakarsa benden günah gider, duydun mu beni!" Dedi sinirle.
Selime'nin gözleri dolarken alayla güldüm. Timsah gözyaşlarıydı bunlar. Rıfat abiyi de zamanında öyle kandırmamış mıydı?
Selime hızla uzaklaşmaya başlarken "kim bu kadın?" Diye sordu Ömer.
"Bir zamanlar adı lazım olmayan şerefsizle Şura'nın arasına girdi. Her şey gerçekmiş zaten. Rıfat'tan değil de şerefsizden hamile diyor herkes." Dedi Burhan.
Şokla ona bakarken "yok artık." Dedim.
"Öyleymiş, bilemiyorum. Neyse, siz neden geldiniz?" Diye sordu Burhan.
"Kendi evime gelirken senden mi izin alacaktım?" Dedim şaşkınca.
"Öyle demek istemedim, Ömer de var ya, yoksa tahmin ettiğim şey mi?" Dedi elleriyle bizi gösterirken.
"Hayır, Selime Şura'yı durdurunca ne oluyor diye geldim." Dedi Ömer.
Artık ikimiz de alışmaya başlamıştık bu tepkilere ve eskisi kadar fevri davranmıyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırınım
Roman pour Adolescents•Kesit• "Şimdi sıra sende." Dedi. "Ne?" "Öpme sırası diyorum, sende. Aklını bu kadar çabuk başından alacağımı bilmezdim." Dedi gülerek. "Öpmek sırayla mı oluyormuş, hayatımda ilk defa duyuyorum." Dedim. "Sıra yoksa o zaman izninle, ben bir kere...