Yağ Yağmur Yağ !

15 1 0
                                    

Köylerine günlerdir durmadan yağmur yağıyordu.Gökyüzünde delik mi vardı?
Gökyüzü yırtılmıştı herhalde, aradan kaçıveriyordu sular, köylerine düşüveriyordu şıp şıp...
Evet, kesin öyle olmalıydı.Yağmur yağa yağa dağların rengi de solmuştu.Taşlar da üşümüş olmalıydı.Olsun ağaçlar örterdi onları, taşları ısıtırdı.

Kıvırcık , çocuğun etrafında dolanıp birden çocuğun pantolonunun paçasını çekiştirmeye başladı. Sunny şaşırdı ardından can havliyle paçasını kurtardı.

-Hey ne yapıyorsun Kıvırcık?

Dedikten sonra pencereden içeri düştü bakışları.Ne kadar da çok ısınmıştı oda.Yanan odunların çıtırtısına bayılıyordu.Eğildi başını okşadı ufaklığın.

-Senin de canın sıkıldı değil mi Kıvırcık ? Yağ yağ da nereye kadar , bunaldım yahu !

Kıvırcık birkaç kere üst üste havlayarak kendince evet dedi sanki.

-Bir şey yapmalı ama ne?

Kendisinden önce içeriye büyükannesinin ıhlamurunun kokusu geldi. Bir o yana , bir bu yana sendeleyerek yürüyen büyükannesi kocaman vücudunu zorlukla hareket ettiriyordu. Elindeyse kış günlerinin en güzel içeceğini tutuyordu.

-Büyükanne dur yardım edeyim!

Kocaman bir adımla uçtu büyükannesinin yanına, bir hamlede aldı elinden bardağı .

-Ah! Al bakalım oğlum, iç biraz yumuşatsın içini.

Büyükanne yavaşça bıraktı vücudunu sandalyeye. Sallanan tahta sandalye oturmasıyla gıcırdadı.Elini dizine yerleştirip camdan dışarıya doğru baktı.

-Bitmedi yahu bu gökyüzünün kavgası!

Torunu hemen yanaştı yanına. Anlamıştı geliyordu yine bir masal daha. Elindeki fincandan bir yudum aldı. Dumanı ısıttı yüzünü.

-Hangi kavgaymış bu büyükanne?

Yüzündeki çizgiler yavaşça yumuşadı . Torununa sevgiyle baktı. Kurumuş çatlak elleri torununun saçlarında dolaştı.

-Tık,tık ,tık...

Kapının çalınmasıyla ikisinin yüzü de aynı anda yöneldi kapıya. Yağmur ve misafir! Tabii ki bu gelen Matiss olmalıydı.

Kapının açılmasıyla:

-Ah Matiss ıslanmışsındır.

Diyerek hızlıca aldı arkadaşını içeri.Simsiyah kıvırcık saçlarından damlayan sular burnundan şıp şıp akarak çenesinde son buluyordu. Boncuk boncuk bakan kahverengi gözleri Sunny'nin gözleriyle buluştu.

-Gir içeri çabuk ! Sobanın yanına geç. Sana bir fincan ıhlamur koyayım.

Süzülüverdi odaya Matiss ,bir hamlede çıkardı paltosunu. Islak çoraplarını çıkarıp sobanın yanına koydu. Çıplak ayakları üşüyünce sokuldu sobaya, ellerini sobanın fokurdayan ağzına uzattı.

-Sıkıldım ya ! Yağ, Yağ ,Yağ! Bir gün, iki gün daha nereye kadar yağacak ? Kaçtım evden.

Kıkırdadı büyükanne.

-Geldin başka bir eve.

-Olsun nine, başka ev , başka bir yüz,başka bir oda. Hem Sunny ile oynarız. Seninle de konuşuruz, bugün de böyle geçer. Baksana gökyüzü çok hüzünlü, hiç gülmüyor yüzü.

Sunny uzattı fincanı. Sobanın yanındaki büyük minderlere çöküverdiler.Vakit geçerdi arkadaşla kıkırdaya kıkırdaya.

-Nine, gökyüzünün kavgası neydi? Anlat , hadi dinleyelim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 13, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MASAL YUMAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin