güzel bir bahar günüydü, insanlar sessiz ve büyük mutlulukla yaparlar işini. Ne sıcak ne de soğuk kimse ilgilenmez bu ikisiyle dengelenmiş hava'nın esiri olur insanlar. 2 gençte bu havanın esiri olup el ele tutuşarak koşuyordu.
Güzel çiçeklerle kaplı tarla tanrı'nın Dünyaya verdiğu en güzel nimetlerden biri olabilirdi. Onun hemen yanındaki koca ağacın yanına oturdu ikili.
Birbirlerine bakacak şekilde bağdaş kurdular. Sohbet ediyorlardı ama daha çok aptal sırıtışı olan, siyah saçlı genç konuşuyor; karşısındaki yeşil saçlı gözünde yarası olan genç ise büyük bir mutlulukla onu dinliyor aradada onaylar sesler çıkarıyordu.
Siyah saçlı yani Luffy hemen yanındaki çantasını önüne alarak içinden bir kutu çıkardı. İkisinin arasına koyduktan sonra yavaşça kapağını açtı, yanına koydu. Zoro ne yaptığına bakmaksızın hala karşısındaki tanrı'nın ona gönderdiği eşsiz meleğe bakıyordu.
Luffy hızlıca oturduğu yerden kalktı, tam gidecekken bir elin bileğini tutmasıyla durdu, arkasına baktı. "nereye gidiyorsun?" Zoronun sorduğu soruyla omuzları düşmüş, akciğerindeki oksijenleri sonuna kadar salmıştı. "sana çubuk getirmeyi unutmuşum" dedi kendine lanet okumuşcasına "ama şurda bir market var alıp ge-" bileğindeki elin kuvvetle onu aşağı çekti dengesini kaybedip Zoronun kucağına düştü. (klasik sahne...üzgünüm)
Bir saniye kadar kucağında durduktan sonra nasıl bir pozisyonda durduklarını anladığında hızlıca ayağa kalktı. Zoro ise hâlâ tuttuğu bileği bırakmamıştı "bileğimi alabilirmiyim?" Luffy temas ettikleri yeri gösterdi. Tuttuğu bileği bıraktı oysaki daha çok tutmak istiyordu, kafasını iki yana sallayarak garip düşünceleri başından savdı.
Ağaca yaslanmış gözlerini kapattı Zoro, öylece kafasını dinlemek istedi ama ne mümkünki yanlış kişiyle yapıyordu bunu en azından şuan sessizdi. Zoro bu sessizliğin ne olduğuna bakmak için gözlerini araladığında ona gelen takoyakiyi gördü, Luffy'nin gözlerine baktı 'eminmisin?' dercesine, onaylarcasına kafa salladığında Zoro çoktan yemişti uzatılan yemeği.
"zoooroo"
"hm?"
Gözlerini tekrar açtığında merakla ona bakan gözlefe çevirdi gözlerini
"tırtıllar kelebek oluyorsa bebek tırtıllar nasıl oluyo?"
"böyle şeylere kafanı yormamalısın"
Luffy yerdeki parmağını biraz daha oynatınca cevabı kendinin bulduğunu anladı. Zoro tebessüm etti ve yan tarafındaki bir çiçeği kopardı, Luffye biraz daha yaklaştı. Aralarındaki çok az mesafeyi kullanarak sıcak nefesini ona üfledı çiceği 14.02.2023 yazan kumaş parçasıyla birleştirerek açık olan kola bağladı.
Dudakları birbirine hafifçe değdikten sonra Zoro hızlıca kalktı çantasını alarak oradan uzaklaştı. Arkasında ise hala neler olduğunu anlamayan biri bıraktı. Luffy düşünmeyi bırakarak büyük gülümsemesini, ortaya koydu bitmeyen takoyakisini yemeye devam etti.
Küçük bir bölüm yazayım dedim çok az sayıda zolu kitabı vardı bende sevgililer gününü değerlendirdim -jamon jejxjkejd neyse umarım beğenmişsinizdir..