Evet bölümleri düzenledim.Böyle daha çok içime sindi.Alev'in kendi görüşlerine daha çok yer verdim.Artık yazım ve noktalama yanlışı yapmıyorum. İnşallah anlatımım da doğrudur.Destekleriniz için teşekkürler.
Günlüğümün ilk sayfasını açıp kokusunu içime çektim. Her şyi en başından ona anlatacaktım. Ne hissettiğimi, ne düşündüğümü... Çünkü kimse dinlememişti beni. Kimse neden yaptın dememişti. Tek yaptıkları şey beni yargılamaktı. Tükenmez kalemin arkasındaki düğmeye bastım ve gri paslı yatak başına yaslandım. Benim hikayem böyle başlamıştı.
''Evet şimdi de mezuniyet konuşmasını yapmak için okul birincimiz Selin Demirci'yi sahneye davet ediyorum .'' demişti ince sesiyle müdüremiz.
''Hayır yani birinci olmadığımızı zaten bu kıza verilen madalya ve hediyelerle yeterince gözümüze soktular . '' dedi Derya sinirli bir şekilde.
''Bütün sene her gece diskolara gidip dans edeceğine çalışsaydın biraz.'' Okul ikincimiz Batın'ın sesi iğneliyiciydi.
Konuşmadan sonra herkes gri duvarlı kantinde gazeteden ya da internetten iş ilanlarına bakıyordu.Oysa kepimi atmamla ilk işim,daha doğrusu üvey babamın holdingindeki işim,hazırdı. Dört kahve alıp siyah cam masaya kahveleri koydum ve sarı armutun üstüne Derya Batın ve Sevil'in yanına oturdum.Hepsi iş bakmaktan oturduğumu bile görmemişlerdi.
''Kahve?'' diye sordum.
''Şeker?'' diye yeni bir soru yöneltmeme karşı hiç kimse cevap vermedi. Bende kendi kahvemi alıp içmeye başladım.Batın gazeteye bakıyordu. Konuşmanın yapıldığı bahçedeyken kolunun altındaydı. Sevil telefondan ekranı büyütmeye çalışıyor, Derya ise mahkemede kararı yazan kadın gibi sürekli bir şeyler yazıyordu.
''On üç yere başvurdum sizde durum ne?'' diye sordu Batın
O sırada Sevil çığlığı basmıştı.
''Görüşmeye çağırıyorlar.''
Ben sadece gülümsemiştim ama onlar o sırada halay çekmeye başlamışlardı.Neden bu kadar abartmışlardı bilmiyordum.O sırada Selin gelmişti.Ya anlamıyorum bir insan nasıl hem başarılı hem güzel olabilirdi ki ? Beline kadar siyah saçları ve dudağının üstündeki beniyle yeni neslin Türkan Şoray'ıydı.
''Selam,ne yapıyorsunuz?''
İlkokulda sınavdan yüz almış çocuk gibi baktım.Bulmuştum.Kız güzeldi ama renkli gözlü değildi. Oysa benim doğuştan kızıl saçlarım ve yemyeşil gözlerim vardı. Ya işte bana itici geliyor da yok işte hiç doğal değil bence de gibi sözler sarf ediyordu. Ben de yok demiyordu da...
''Kalkıyorum ben. " diyip el sallayarak çıktım oradan. Anahtarımı çıkarıp arabaya bindim.Eve geldiğimde hırkamı bile çıkarmadan direk beyaz merdivenlerden yukarı çıktım ve bilgisayarı açıp öz geçmişimi hazırladım.Bütün katıldığım programları , okuduğum okulları tek tek yazdım. Sonra da telefonuma baktım.
'' 3 cevapsız çağrı 5 mesaj''
Direk mesajlara geçtim.
''Alev beni ara.''
''Sevil'i işe almışlar.''
''Bu akşam kutlama var.''
''Merak etme alkol yok.''
Ve bir de yeri mesaj atmıştı Derya.
''Gelmesem?'' yazıp gönderdim.
''Zaten mezuniyet balosuna gelmemiştin.Lütfen Sevil için önemli. Bu onun işi.''
Kıza bak ya sanki yarın benim başlayacağım iş ilk iş günüm değil.Tabi ben kariyer.net' ten bulmadım. Üvey babam ayarladı ya ezin ezebildiğiniz kadar.
Giydim bir siyah elbise siyah stiletto, aldım çantamı merdivenlerden koşarak indim ve kırmızı amerikan kapının siyah kulpunu çevirerek açtım.Garaja doğru yürürken ayakkabılarımın çıkardığı sesi ağzımla taklit ediyordum.Anahtarı çantamdan çıkardım , çalıştırdım arabayı.Radyodan müzik açmadım onun yerine cd taktım.Tam yaklaşmıştım bir aksilik olmasa şaşardım.Birden araba ani fren yaptı.Benimde boşluğuma geldi geçirdim arabaya.İndim arabadan ne oluyor demeden adam küfür etmeye başladı. Başka biri daha indi.
''Kızım Alev zaten suçlusun bari ağlamaya başla da adamın hasarını karşılayıp git buradan.'' diye geçirdim içimden ve oracıkta ağlamaya başladım.Arabadan inen yabancı da iyice gıcık oldu bana hasar verdiğim adam susmuştu ama bu adam iyice söylenmeye başladı hem suçlusun hem güçlüsün diye.Arkadaki diğer arabalar kornaya basıyor ve söyleniyorlardı.
'' Hayır yani çarpan da sen değilsin sana da çarpmadılar ne bu ?'' dedim kısık sesle. Sonrapolis geldi, tutanak tutuldu, ben hasarı ödedim. Herkes gitti kendi yoluna o adama da sinir oldum boşu boşuna bekletti beni orada .Cep telefonumu açtım. Ve ekranda bir şey belirdi. "13 mesaj 18 cevapsız çağrı...'' Kimin aradığını biliyordum.Direk mesajlara geçtim bende. "Alev geliyor musun?" ''Alev ektin mi bizi ?'' ''Gelmeyecek misin?'' ''Beni ara'' Diğerlerine bakmadan Derya'ya mesaj attım. ''Kaza yaptım önemli bir şey değil ama oyalandım.'' Cevap gecikmeden geldi. ''Batın'ın da Şeyma'ya sözü varmış ertelemek zorunda kaldık zaten tatlım.'' Madem erteleyeceksiniz niye beni buralarda Hızlı ve Öfkeli 'deki Paul Walker gibi gitmeye zorluyorsunuz o zaman?Eve gittim indim arabadan çıkardım ayakkabımı.Garajdan eve doğru yürümek bana ölüm gibi geldi. Annemler evde yoktu.Hizmetçiler zaten...İnsanları bir kovmadığım kalmıştı .Kazada gerildiğim için rahatlamaya ihtiyacım vardı. Odama doğru merdivenleri yavaşça süzülerek çıktım.Dağınık görünen odamdan içeri uzanan kapıya yöneldim.Beyaz ve lavanta renkli banyoya girdim elimi yüzümü bile yıkamadan direk küveti doldurdum.Duş aldım. Pijamamı giydim yattım.
***
Sabah işe vardığımda herkes uzaylı gözüyle bakıyor bana.Hayır aynaya bakıyorum rimelim de akmamış. Dişlerimi saba üç kez fırçaladım ağzım da kokamaz.Bak hiç unutmam üniversitedeyiz o zamanlar sümüklü bir çocuktan hoşlanıyorum Oğuz. Ama bana nasıl yakışıklı geliyor? Her tenefüs onu düşünüyorum. Bir gün okulun pikniği oldu aynı masadayız ama konuşmuyoruz.Ben de muhabbet açayım diye düşündüm.
''Sucuğu uzatır mısın?'' dedim şirin bir edayla.
İşte bunlar Kayseriliymiş de asıl sucuğun hası oradaymış da ben de dinliyor gibi yapıyorum ve yiyorum sucuğu. Sonra biz bunla çıkmaya başladık. Bir hafta falan oldu yok sucuğun kokusu üstümden çıkmadı.Bütün arkadaşlarım keseledi beni yok. O gün de onun beni öpeceği tuttu. Geri çekiliyorum anlamıyor. Öptü beni ama bir tiksindi benden sonra kaldırımın yanındaki çöpe kustu bir daha aramadı beni. Neyse ilk iş günümde tam bir ''ACEMİ'' idim. Dosyalarım döküldü,sandalyem kırıldı.Sonra babamın asistanı Aslı geldi.
''Alev Hanım, yeni bir iş aldık ama ... İsterseniz kabul etmeyelim daha yenisiniz sonuçta.''
Tabii kabul etmeyeyim ben de hemen adım çıksın. Zaten üvey babam mırın kırın ederek verdi bu işi ona kendimi kanıtlamam lazım.
''Öğle yemeğini birlikte yiyelim ama içkisiz bir yer ayarla.'' Hayatımda hiç içki içmemiştim.Bana göre çok gereksizdi tadı kötüymüş bir kere sonra gereksiz pahalı.Beyni de uyuşturuyor.Tabii kimse anlamıyor beni.Aslı da yüzüme değişik bir biçimde bakıyor.Bende koltuğumu düzelttim ve açıklama yapma durumunda buldum kendimi.''Mesai saatleri içinde içmiyorum da.'' dedim.
Sonra odadan çıktı. Öğle yemeği yerini Aslı'ya bırakmayıp özel olarak ayırtmıştım.Rezervasyonu yaptırdım her şey mükemmeldi ta ki onu görene kadar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACEMİ
Misterio / SuspensoGeçmişi sırlarla ve hüzünlerle dolu bir kadın kimden intikam almak isteyebilir? Bir kadının hayatında en pişman olduğu şey ne olabilir...