1.Bölüm

40 7 22
                                    

Korku müdür insanı öldüren? Peki insanların korkuları nasıl ortaya çıkar? Sizlere bahsettiğim korkular öyle basit korkular değil. Aslında gerçek korku acıdır. Ölüme doğru giden bir acı...

6 yıl önce
Hyunjin bir ilkbahar gecesi doğmuş normal bir çocuktu. Onu diğer çocuklardan ayıran tek özelliği ise çok cesur olmasıydı. Hatta bu cesurluğu onun için bazen çok tehlikeli olabiliyordu.

Ancak yaptığı tüm cesurluklar 18 yaşında o gece yaptığı şeyin yakınından bile geçemezdi. O gece ailesi Hyunjin'i evde doğum gününü kutlaması için Felix ile yanlız bırakarak Hyunjin'in anneannesinin yanına gitmişlerdi.

Hyunjin ve Felix 15 yıldır beraber takılıyorlardı. Ancak o geceden itibaren ilişkileri arkadaşlıktan fazlasına dönüşmüştü.

Saatler 00.00'ı gösterdiğinde Hyunjin doğum günü şarkısı ve bir pasta beklerken önce bir silah sesi ardındanda Felix'in çığlıklarını duymuştu. Kısa bir süre hiçbirşey yapamadan yanlızca donup kalmıştı. Ardından korkuyla Felix'in yanına çömelmişti. Ama Felix daha ölmemişti. Ağlıyordu, bağırıyordu, yardım istiyordu ancak Hyunjin hiçbirşey yapamıyordu. O anda aklına 911 i aramak geldi ancak telefonunu aldığında telefonu kafayı yemiş gibiydi. Sadece telefonu değil evdeki bütün teknolojik aletleri bozulmuştu. Yada bilerek yapılmıştı.

O sırada Felix'in gözleri kapandı. Çığlıklar durdu, etraf sessizleşti. O anda Hyunjin odasından küçük bir kıkırdama sesini duydu. Sıranın kendisine geldiğini anlamıştı. Yüzünde acı bir gülümseme oluşmuştu. Ama o anda içine bir intikam alma arzusu doğdu. "Felix'i vuran o piçi öldürücem" diye geçirdi içinden. Tam bir adım atacakken birinin ayağını tuttuğunu fark etti. Bu Felix'di yaşıyordu. Ölmemişti.

"Felix bana bak sana söz veriyorum öleceğin gün bugün olmayacak. Şuanda odamda duran o sikiği kendi ellerimle öldürücem. Seni seviyorum bunu bil tamam mı"

Felix ise sadece gülümsedi. Oda Hyunjin'i seviyordu. Zorlukla elini cebine ine soktu ve bir kağıt çıkarıp kağıdı Hyunjin'e uzattı. Hyunjin hızlıca kağıdı alıp içindekileri okudu. Okur okumaz kağıdı cebine atıp mutfağa ilerledi çekmeceyi açıp bir bıçak alıp birkaç küfür savurup sinirle odasına doğru ilerledi. Odanın kapısına geldiğinde kağıdın içinde yazanları hatırladı ve kapıyı açmaya çalıştı. Ancak kapı açılmıyordu. Sinirle kapıya dayandı. Tüm gücüyle kapıya vurmaya başladı. Kendinden geçmiş gibi kapıya vuruyordu. Bir dakikalık uğraşma sonucunda kapıyı açmayı başarmıştı. İçeri adımını attığında içeride bir adam gördü bu adam içeri girdiği anda direkt ona bakmıştı.

"Puşt herif nasıl sevgilimi vurabilirsin o ne yaptı sana onu değil beni vurmalıydın"

"Ahhh Hyunjin seni vursam umrunda olmazdı. Gerçekleri öğrenmek sana ağır mı geldi? İşte bu yüzden seni en sevdiğinden mahrum bıraktım. Şimdi ne yapacaksın? Beni mi öldüreceksin? Gerçekten bunu yapabilecek misin"?

Hyunjin bu tanımadığı adama birkaç saniye imalı bir şekilde baktı. Ardından sadece gülümsedi. Ancak karşınsındaki bu adamda gülümsemeye başlamıştı. Önce bu küçük gülümsemeler kıkırdamalara kıkırdamalarda kahkahalara dönüştüğü sırada Hyunjin birkaç adım atarak elindeki bıçağı bu tanımadığı adama saplamıştı. Adam şaşkınlık ve acı içinde yere yığıldı.

"Aptal herif bacağından vurulan herkes ölmez ancak kalbe giren bir bıçak bir insanı kısa bir sürede öldürebilir."

Hyunjin kanlı ellerini umursamadan salona gidip yerde kanlar içerisinde yatan Felix'i narin bir şekilde kucağına alıp kapıya doğru ilerledi. O sırada odada yatan adamı fark etti. Eğer birşeyler yapmazsa suç onun üstüne kalacaktı. Felix'i yere bırakıp hızıca adamın kalbine saplanmış bıçağı çekip çantasına attı. Eline bir eldiven giyip daha önce kullanılmamış bir bıçağı alıp adama birkaç kere daha saplayıp eline tutuşturdu. Belki bunu Felixe yapıp intihar etmiş gibi görünebilirdi .Bilmiyordu .Hızlıca elindeki eldiveni de çandasına koyup, çantasına sırtına atıp yeniden kucağına Felix'i alıp koşar adımlarla bir arabadan yardım isteyerek hızlıca Felix'i hastaneye görürdü. Felix hala yaşıyordu.

Bacağından vurulmuştu ve çok kan kaybetmemişti. Felix ameliyata girdikten sonra bir süre hastanede yatmışı. Felix'in bir ailesi yoktu. Ailesi onu daha 1 yaşında bir bebekken bırakmışlardı. Felix iyileşene kadar Hyunjin sürekli onun yanında durdu. Ancak sürekli aklına o an geliyordu. O adamı öldürdüğü an. Düşündüğünün aksine bundan zevk almıştı. Felix iyileşince ona herşeyi anlattı. Ve kısa süre içerisinde intikam almak isteyen Felix bir suçlunun hayatını sonlandırdı. Oda bundan zevk almıştı. Ardından kurbanlar 10 oldu ancak hiçbir zaman arkalarında bir iz bırakmadılar. Kurbanlar kısa bir süre içerisinde 20 oldu ancak onlar yine yakalanmadılar. İkiside her birini öldürdüklerinde zevk almaya devam ettiler ancak son öldürdükleri kişi belkide hayatlarına mâl olacaktı.

Nasılsınız yaaa valla heyecanlandım. Diğer bölmümlerde ortalık biraz karışacak. Umarım beğenirsiniz.

Her Katil Yanlız Değildir ~HYUNLİX~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin