yorum yapmayi ve oy vermeyi unutmayiin
yorumlariniz benim icin cok onemli gercekten son zamanlarda bazi sorunlarla ugarsirken eski kitaplara girip yorumlari okuyorum iyi geliyor
İyi Okumalar
Ruby Jane
Telsizin diğer tarafından birkaç kemik kırma sesi geldiğinde soygunun başladığını biliyordum.
"Karınla aran nasıl Rachel?" diye sordum, telsizi sessize aldığım için bizi duyamıyorlardı.
"İyi, bir sıkıntı yok." dedi ve bulduğumuz inşaattan dürbünle etrafı gözetledi.
"Bir eşin var ve hâlâ Lilis'e asılıyorsun, sonu iyi bitmeyecek." dedim yüzüne bakmazken.
"Sen onu bir kez daha sikip atasın diye değil mi?" dedi, yine sinirleniyordu ve bu beni güldürecekti.
"Aramızdaki şeye karışayım deme, o benim bileceğim iş." dedim ve telsizi daha sıkı kavradım.
"Kıza geçen gün derslikte ne yaptın bilmiyorum ama en son o odaya girdiğimde kara tahtada birkaç el izi ve yerde de artık ağlamaktan gözleri şişmiş bir kız vardı." dedi bana bakarak.
"Seni ilgilendirmiyor Rachel, ona nasıl istersem öyle davranırım." dediğimde yakamı kavramış ve beni yakınına çekmişti.
"Bana bak Jennifer, aranızda ne sikim var bilmiyorum ama arkadaşım bir kez daha senin bel altın yüzünden ağlarsa hesabını senden sorarım." dediğinde hiçbir şey yapamayacağını bildiğim için gülmüş ve alayla gözlerimin ucunu ellerine değdirmiştim.
"Ne yaparsın? Bir tur da sen mi halledersin onu yoksa?" sona doğru yüzüne güldüğümde iyice sinirlenmiş ve beni silkerek yere atmıştı.
"Lilis'e ilgi duymuyorum." dedi gayet net bir cevapla.
Duyamazdı zaten, duyamayacak kadar benim yapabileceklerimden korkuyordu çünkü.
"Duymasan iyi olur." dedim ve cevap vermesine izin vermeyerek telsizi açtım.
"Her şey yolunda mı?" diye sordum kamyonettekilere, o sırada federallerin koruması altında olan kamyonet görüş alanımıza girdi.
"Evet, Choo kameraları hallettin mi?" diye sordu Lino sessizce.
"Evet, kamyonetin içindekileri de hallediyorum." dedi ve birkaç klavye sesi daha geldi.
Birkaç kapı açılma sesi geldiğinde biz de çenelerimizi kapatmış ve mücevherleri almalarını beklemiştik.
"Sergi başlıyor." dediklerinde gülümsemiş ve konuşmuştum.
"Şov başlıyor."
Flashback
"Şov başlıyor." dedim maskemi taktıktan sonra.
Lisa'ya baktığımda onun da maskesini taktığını görmüştüm, benimle konuşmuyordu.
Çünkü beni daha tanımıyordu.
Belki bir ilişkiye gireceğimizi düşünüyordu.
Ama öyle bir şeyin olma ihtimali bile yoktu, ben ilişki yürütemezdim.
Bunu ileride çok net bir şekilde görecekti.
"Bu soygundan para kaldırmak istiyorsan dün olan şeyi unutur ve işine bakarsın Lalisa." dediğimde bana baktı, gözlerimizi birleştirdim.
Gözleri beklenmedikti, hayal kırıklığıydı, kırgındı.
Hızlıca kolunu kavradım, belimin arkasından tabancamı çıkardım, yukarıya doğru üç el ateş ettim ve tabancayı sekreterlerden birine çevirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hurt you
Fanfiction"Kimi öldürdün?" diye sordu sanki normal bir şeymiş gibi. "Sevgilimi." dedim yutkunarak. "Ne istediğini iyi bilir misin Pranpriya?" diye sordu ellerini motorun iki yanına koyup üzerime eğilerek, beni kesinlikle bu kısa süre zarfında deli edivermişt...
