17. Bölüm

434 43 53
                                    

Jeon Jungkook

"Jungkook!"

Hina'nın sesini duymamla arkama döndüm. Yere düştüğünü görünce hızla ona doğru yürümeye başladım.

Yağan yağmur ve şiddetli rüzgar yüzünden başumu kaldıramaz haldeydim. Yanına yürümek bile rüzgar ve yağmur yüzünden zordu.

Sonunda yanına vardığımda yere çöktüm ve onu dikkatlice kaldırdım. "Tamam, tuttum seni."

Onu kendime çekip ilerlemeye devam etmeye başladım. Rüzgara karşı yürümek çok daha zordu.

Şiddetli bir rüzgar esince Hina'nın eli elimin arasından kaçtı. Arkama dönüp onu hızla yakaladım ve kendime çekip belini sıkıca tuttum.

"Hi-hiçbir şe-şey gö-göremiyorum."

Titreyerek konuşması endişelenmemi sağlarken ona döndüm. Yağmur damlaları yüzünden aşağı akıyorlardı.

Derin bir nefes aldım ve etrafıma bakmaya başladım. Onu saklayacak bir yer bulmalıydım. İlerlemeye devam ettiğimde sonunda büyük bir ağaç gördüm. Kovuğuna saklayabilirdim onu.

Oraya doğru gidip Hina'yı kendimden ayırdım ve ağacın içine girmesini sağladım. "Sen burada kal. Ben güvenli bir yer bulup seni almaya geleceğim."

"Ha-hayır. Beni bı-bırakma." Geri çekilecekken elimi sıkıca tutup konuşunca yeniden ona döndüm.

"Hina güvenli bir sığınak bulmalıyım. İkimiz buraya sığamayız. Gidip hemen geleceğim."

Başını iki yana salladı ve "Be-beni de gö-götür." dedi.

Etrafıma bakıp yeniden ona döndüm ve gözlerimi kapattım.

"Bı-bırakma be-beni."

Derin bir nefes alıp onu kendime çektim ve kucağıma aldım. "Başını kaldırma tamam mı?"

Başını göğsüme gömüp koluma tutununca derin bir nefes aldım ve görebildiğim kadarıyla koşmaya başladım.

...

Sonunda güvenli bir mağara bulabilmiştim. Hina'yı hızla yere bıraktım ve yanına çöktüm. Çok fazla ıslanmıştı ve ateşi vardı.

"Hina! Hina aç gözlerini!" Yanaklarına hafifçe vurduğumda acıyla gözlerini kırpıştırıp yüzünü buruşturdu.

"Ço-çok so-soğuk."

"Lanet olsun!"

Ellerimi hızla elbisesinin düğmelerine götürdüm ve çözmeye başladım. "Hadi!"

Sonunda elbiseyi açtığımda onu doğrulttum ve kollarını elbiseden çıkarttım. "Çıkartma."

Ellerini yorgunca ellerime koyduğunda "Üzerin ıslak, bunları çıkartmam gerek." dedim.

Bir şey demeden gözlerini kapattı. Üzerindeki elbiseyi üst kısmından çıkarttığımda gözlerimi yüzüne sabitledim.

Elbiseyi üzerinden komple çıkarttığımda bana yaslandı. "Üşüyorum."

War Of Races - Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin