Cat Boy [WOOSANHWA]

☆2~

İyi okumalar 💖
Yorum ve vote atmayı unutmayın
_____________________________________

Seonghwa-

Wooyoung ve Kyungmin'i barınağın önüne getirmiştim. Kyungmin geliş yolunda anlamıştı bu yüzden bütün yolu çığlıklarla gelmiştik.

Şimdi ise Kyungmin koşarak içeri girmiş Wooyoung'da onun peşinden koşturmuştu. Bense arabayı park edip yanlarına yürüdüm.

İçeri girdiğimde Wooyoung görevliyle konuşuyor, Kyungmin ise kedilerle oynuyordu. Wooyoung'ın yanına yaklaştığımda, görevliye hangi cins istediklerinden falan bahsediyordu.

"Alman kurdu olsun"

"Saçmalama Wooyoung. O köpek cinsi"

"Off... alt tarafı bi kedi" Wooyoung göz devirip minderlerde yatan kedilere döndü.

Kyungmin'in yanına gittim. Kedileri çok seviyordu ama baktığı kedilere karşı gözlerinde en ufak bir parıltı yoktu. Wooyoung'a baktığımda bir yere kilitlenmişti. Yanına gidip baktığımda, beşikte yatan bir meleze baktığını gördüm.

Melez gerçekten tatlıydı. Ağzında mavi bir emzik vardı. Beşiği süslü püslü, boncuk ve oyuncaklarla doluydu. Onun satılık olabileceğini hiç düşünmüyordum. Wooyoung'ı buradan uzaklaştırmalıydım. Onu sahiplenmek isteyecekti.

"Woo... bak şu çok tatlı" Wooyoung elimle işaret ettiğim yere bakmaya bile tenezzül etmezken Kyungmin'i çağırdı.

"Bak bacaksız. Eğer bunu sahiplenmezsek, sana değil kedi, su bile yok. Anladın?"

Kyungmin dudaklarını büzüp abisine baktı sonrada meleze. Gözleri parladı çocuğun. Bildiğin kalp gözlü emoji oldu çocuk.

"Bu! Bu! Buğ!" Diye bağırdığında uyuyan melez uyanıp ağlamaya başladı. Wooyoung hazır uyandı deyip küçüğü sıkarken, melez en mantıklı insanın yani benim kollarıma kaçtı.

Boynuma dolanan kollarla fark ettimki çokta büyük değildi. Taş çatlasa beş yaşında. Omzumda sakinleşirken sırtını patpatladım. Yanımıza gelen kişiyle ortamdaki yoğunluk ona dönmüştü.

"Merhaba. Ben Kang Yeosang. Bu melezden görevli olan kişiyim. Onu alabilir miyim?"

Kucağımda ki çocuğu işaret ettiğinde ona vermek için uzanmıştım ki melez boynuma daha sıkı sarıldı.

"Hadi San. Gel bana" görevli tekrar hamle yaptığında melez sızlanmaya başladı. Başından tutup boynuma yasladım "Biz... San'ı sahiplenmek istiyoruz" dediğimde Wooyoung şaşkınca bana bakmıştı.

"Hadi detayları konuşalım" Wooyoung ellerini çırparak konuştuğunda Kyungmin'de zıplamaya başlamıştı. San kafasını kaldırmış, gülümsemekten kısılan gözleriyle bana bakıyordu.

Kyungmin ve San'ı, diğer kedilerin yanında oynamaları için bırakıp, Yeosang'ın peşinden odasına gittik.

Yeosang'ın ilk yaptığı şey "Emin misiniz" diye sormaktı. İkimizde hızlıca başlarımızı salladık. Yeosang gözlüğünü takıp önünde duran dosyayı açtı. Biz dikkatlice onu izlerken konuşmaya başladı.

"Adı Choi San. Üç yaşında. Hafta sonu dörde girecek. Annesi-babası yok. Annesi hamile kaldıktan sonra, annesinin sahipleri San'ı istememiş. Babasının yanına göndermesini yada sokağa atmasını söylemişler. Annesi, babanın yanına gitmiş ve anlatmış. Babanın durumu yok, sokakta kalıyormuş zaten. Anne, sahiplerine karşı çıkınca çocuğuyla evden atılmış. Babanın yanında yaşarken, baba ölüyor. Annesi, San'ı buraya getirip ortadan kayboldu. Ama birisi tarafından sahiplenilmiş diye duydum."