bir mammon simpi olarak obey me karakterleri hakkında aklıma gelen her zımbırtıyı burada biriktirmeye karar verdim! oneshot, drabble ve tepki karısık gitmeyi düsünüoyorum ╰(*'︶'*)╯♡ daha çok fluff ağırlıklı olacak gibi umarım beğeneceğiniz biseyler...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
「3rd person pov」
"bir daha o lanet cadılarla kumar oynamaktansa asmo'nun bana makyaj yapmasına izin veririm daha iyi..!" diye sitem etti mammon, önüne gelen her çakıl taşını tekmeleyerek yürürken.
odasına girdiğinde elinde kumarda kazandığı iki kağıt parçası vardı sadece.
kendini yatağa atıp kağıtları incelemeye başladı, belki ne olduklarını anlarsa satabileceği birisini bulurdu.
"world...cup? ne demek bu simdi...dünya diyo bardak mı diyo? ugghhhh..."
kapının tıklatılması ile birlikte hızlıca kağıtları cebine atıp doğruldu, lucifer gene cadılarla kumar oynadığı duysa sonu pek hoş olmayabilirdi.
「y/n pov」
mammon'un odasından içeri adım attığın anda mammon adeta üzerine çullanmıştı.
"y/n bak bunları başka yerde bulamazsın, senin dünyandan getirdim o yüzden sana indirim bile uyguluyorum! bu fırsat kaçmazz, mammon-sama söylemedi deme!"
buraya gelme amacın mammon'a okul müdürünün ona yolladığı disiplin cezası kağıdını vermekti ama mammon her zamanki gibi ağzını açmana fırsat bile vermeden sana bir şeyler pazarlamaya başlamıştı.
"tamam, son teklifim...tanesi on bin grimm!"
hayal kırıklığıyla mammon'a göz devirmek üzereyken kağıdın üzerindeki yazı gözüne takıldı.
world cup-
WORLD CUP?!
mammon'un deminden beri suratına salladığı kağıt parçaları, dünya kupası ingiltere-fransa çeyrek finalinin biletlerinin ta kendisiydi. ani ve beklenmedik bir çeviklikle mammon'u omuzlarından tutarak sarstın,
"lütfen bu biletlerin gerçek olduğunu söyle, ona göre çığlık atacağım-"
"huh? ne bilet- haaa demek bunlar biletmiş," kağıtları tekrar dikkatlice inceledi. "...madem o kadar istiyorsun senin için ikisini elli bin grimm'e veririm!!" dedi pişkin gülümsemesiyle.
gülümsemesi onun yanağını çekiştirmenle yerini hızlıca acı bir surat ifadesine bıraktı, "ya mammon daha az önce tanesine on bin grimm diyordun!"
"ow, ow! tamam bırak yanağımı otuz binde anlaşalım..!"
mammon, acı içinde yanağını ovalarken sen de cüzdanını bulmak için çantanı kurcalıyordun. gösterdiğin ilgiye şaşırmış olacak ki,
"neyin biletiymiş bu kadar ilgini çeken?" diye sormadan edemedi.
"ingiltere-fransa'nın maçı, ne yapıp ne edip lucifer'a yalvarıp bu maçı canlı izlemeye gitmeliyim. hem mason mount'da oynuyor." diye açıkladın kafanı kaldırmadan, cüzdanındaki paraları saymaya odaklanmıştın.
