1 yıl önce
Gözlerimi karanlık bir odaya açtım, kalbim yerinden çıkacak kadar hızlı atıyordu ve terlemiştim. Galiba kabus görmüştüm ama ne gördüğümü hatırlamıyordum. Terden sırılsıklam olmuş yüzüm, ağrıyan başım ve kanayan burnum - bir meçhul olan- kabusumun korkunçluğunu ortaya çıkarıyordu.
Bir dakika, burnum mu kanıyordu?
Üzerimdeki battaniyeyi hızlı bir şekilde kenara atarak ayağa kalktım. Işığı açtım ve dolabımın kapağındaki aynaya baktım. Sonuçta burnum akıyor da olabilirdi değil mi? Ama yanılmıştım.
Kahretsin! Burnum kanıyordu.
Hemen odamın kapısını açtım. Çok fazla ses çıkardığımı fark edince daha yavaş hareket etmeye başladım. Bir yandan elim burnumda kanı dindirmeye çalışıyordum. Özellikle annemin odasının kapısının önünden geçerken çok sessiz oldum. Çünkü annemin kan korkusu vardı bilimsel ismiyle hematofobi deniyordu. Herhangi bir miktarda kan gördüğünde fenalaşıp bayılıyordu ve şimdi buna hiç katlanamazdım.
Banyoya gidip musluğu açtım. Kanı suyla dindirmeye çalıştım. Zaten fazla akmıyordu, o yüzden peçeteye ihtiyaç duymadım. Kan dindiğinde yine aynı sessizlikle odama gittim. Kapımı kapattım ve annemi uyandırmamamın verdiği rahatlıkla kendimi yatağa bıraktım.
Yastığımdan, bir türlü bana neyi anımsattığını hatırlamadığım, çoğu kişiye hoş bana nahoş gelen kokuyu içime çektim.
Ve başım felaket derecede ağrıyordu.Bunların neden olduğunu bilmiyordum ama tahminim vardı. Ya kâbusum bende yan etki yaratmıştı ya da...Hayır, hayır, hayır.
Hadi ama. Olamazdı değil mi?
Dünkü olay?
Siktir.
***
vote ve yorum atmayı unutmayın =)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sindirilemeyen Empati
Fantasyİnsanların empati duygusuyla oynamak mı? Neden böyle bir özelliğim vardı ki? . . ilk yazılma tarihi: 6.3.23 ilk yayınlanma tarihi: 6.3.23