Evimizde 3 ceset vardı ve hepsinin bir yeri parçalanmıştı. Çok kötü kokuyordu etraf, her yer kandı. Hemen polisi arıyacaktım ki kapı çaldı. Içeri gireni tanıyamadım ve kim olduğunu sordum bana elindeki tabancayı doğrultup sen kimsin dedi. Ben bu evde yaşıyorum dedim. Bir dakika annem nerde diye haykırdım, adam anneni senin baban öldürdü benide tehtit edip yanına aldı kurtulmam için kaçmam gerekiyor dedi. Bir an bayılcak gibi olmuştum. Adam tuttu beni, ve bana yardım edermisin diye sordu. Ona yardım etmek istedim ve onla bereber gittim. Adam yakışıklıydı ama şu an bunu düşünmeyecektim. Adam beni küçük bir otoparka götürdü. Burası neresi diye sorduğumda adam yüzüme bakarak. Görceklerine şaşırma dedi. Çok merak etmiştim ve tamam dedim. Adamın atölyesiydi. Pek sevememiştim çünkü çizdiği resimler cesetleriydi. Niye böyle şeyler yaptın diye sorduğumda, cesetlerimi unutmamak için bunlar dedi. Beni öldürmezsin dimi diye sordum, hayır tabiki yanlışın olmazsa dedi. Onun evine gittik. Evi kendisi yaptığını söyledi. Bu evi birine söylersen öldürürüm seni dedi. Bende korkarak tamam dedim. Evi muhteşemdi ama içerisi bayağı kan kokuyordu, iğrenmiştim ama artık burada kalmak zorundaydım. Artık bu adam sadece arkadaşımdı başka kimse yoktu.