Uyandığımda feci bir baş ağrım vardı.Kalkıp elimi yüzümü yıkadım ve ağrı kesici içtim.Telefonu elime alınca Eliz'den 3 mesaj daha vardı.Merakıma yenik düşüp mesaj kutusuna girdim."gitme iz""özür dilerim iz""nolur geri dön iz sende beni bırakma" vs mesajlar vardı "artık çok geç eliz" yazıp gönderdim herşey çok geçti cidden.
Birkaç dakika önce aldığım kararla dışarı çıkıp bir psikolok bulucaktım ve gün boyu gezicektim.Altıma kahve rengi kargo pantolon üstüne ise yine kahverengi bir crop geçirdim.Banyayo gidip biraz makyaj yapsam ve saçlarıma fön vursam iyi olurdu.Uzun zaman sonra kendimi toparlamaya yeltenmiştim ve bu işten vazgeçmeyecektim.
Saçıma fön vurup hafif bir makyaj yaptım o sırada şarkı dinlemeyi ihmal etmedim.Şarkılar tek kaçış noktamdı yıllarca şarkılara sığınmış bir insan olarak söylüyorum.Benim şarkılardan başka limanım yoktu.
Oda anahtarımı çantama atıp bavuldan hala çıkartmadığım kıyafetlerimin arasından kahve rengi bir ceket aldım ve koluma çantayı takıp odadan çıktım.Bugün zamanım kalırsa evde bakıcaktım.Ömrümün sonuna kadar otel köşelerinde sürünemezdim.Asönsörü çağırıp beklemeye başladım.Asönsor gelince içindeki kalabalığa tıkışıp taksi çağırdım.Otelden çıkıp kapının önünde beklemeye başladım.O sırada İzmirde olan kadın psikoloklara bakıyordum.
Kısa bir süre beklemenin sonucunda taksi gelmişti.İlk işim psikiyatri kliniğiydi şoför abiye nereye gideceğimi söyleyip arkama yaslandım sürekli yaptığım gibi kulaklıklarımı taktım.Rastgele bir şarkı açmıştım ve onu dinliyordum.nerdeyse 14-15 dakikalık kısa bir yolculuk sonunda gelmiştim.Taksinin ücretini ödeyip indim.
İçeri girip görevli olduğunu düşündüğüm masa başınsa oturan kadına baktım "Merhaba" dedim hafif kısık sesle "merhaba nasıl yardımcı olabilirim" dedi samimi çıkan sesiyle "Nazlı Arslan için 3-4 gün sonraya seans varsa alabilir miyim"dedim.Kadın birkaç dakika beklemem gerektiği dile getirdi daha sonra 4 gün sonrası için seans almıştım.
Kuzeyi aramak için telefonumu çıkardım.3-4 Kere çalışın sonunda açabilmişti."Nerdesin kızım sen delirdim burda" dedi hafif yüksek çıkan sesiyle "sakin ol iyiyim ve İzmirdeyim kıyafetlerimi ve motorumu al gel" dedim "tamam gelince ayrıntılı konuşucaz"dedi "tamam hadi çabuk yola çık ev bakmaya gidicem" dedim onaylayan mırıltılar çıkarınca telefonu suratına kapatmıştım.
Aradan 3 saat gecmişti ve şuana kadar 2 ev bakmıştım fakat hepsi fos çıkmıstı şuan son eve bakmaya gidiyordum.Taksiden inip ücretini ödedim.Kuzeyin acil gelmesi gerekti yoksa tüm paralarım taksiye gidicekti.Beni bekleyen Çetin beyin olduğu tarafa yürümeye başladım."Merhaba Çetin bey değil mi" dedim emin olmak istercesine elin adamına rezil olmayalım şimdi "evet İz hanım isterseniz hemen eve bakalım" dedi kafamı onaylar anlamda salladım 2 katlı güzel bir evdi.
Alt katta 2 oda 1 banyo salon ve yemek odası vardı üst katta 5 oda 1 banyo vardı.Tam benlik bir evdi sade bir dekorasyondan sonra daha güzel olurdu. "1,5 milyona anlaşırız isterseniz" dedi Çetin bey "olur fakat bir arkadaşımı beklememiz gerek" dedim onaylayan mırıltılar çıkardığında telefonum çaldı "hemen geliyorum" dedim ve bahçeye çıktım. Kuzey aramıştı konumu istemişti bir çırpıda konumu attım ve içeri girdim.15 Dk geçmişti ki kapıda range rover ve bir motor durdu.Bunlar Kuzey ve korumalardı.Bir tık tehlikeli işlerimiz olduğu için önlem sadece.
Çetin beye dönüp "arkadaşım geldi isterseniz bahçeye çıkalım"dedim "tabiki" diye cevap verince bahçeye koştum.Bahçenin kapısında Kuzey,Ayaz abi(üvey kuzenim) ve onun kardeşi birnevi arkadaşım olan Aygül bunlar bonus olarak gelmişti.Neyse benim için pek bir önemi yok gelebilirler.Kuzeye doğru koştuğumda kollarını açtı ve kollarının arasına girmeme izin verdi."Seni çok özlediim"dedim "bende seni özledim güzelim ama ilk önce emlakçının parasını ödeyelim"dedi küçük çocuk gibi kafamı usulca salladım.Kuzey Çetin beyin yanına giderken bende aygülün yanına gittim.
Şuan Aygül,ben,Ayaz abi ve Kuzey bir kafede oturuyorduk." Sen şimdi okula burda mi devam edeceksin"diye sordu Aygül "tabiki burda devam edicem bu senede mevzuna kalıcam"dedim ve devam ettim"şu hayatımda çok yıprandım ve iyi bir yere gelmek benimde hakkım.Size haber vermeden geldigim için özür dilerim fakat buraya gelmek bile benim için büyük bir adım" dedim Kuzey'in ve Ayaz abinin gurulu baba bakışlarına güldüm "önemli olan bize haber vermen değil bebeğim önemli olan senin kendi hayatın için çabalaman" dedi Kuzey.
2 saat boyunca uzun bir sohbet ardından otele gelmiştik.Aygül,Kuzey ve Ayaz abi için de benim odama yakın odalar rezervasyon yaptırmıştık gelirken.Suan saat gece yarısını geçiyordu fakat uyuyamıyordum alışık oldugum bir konu olduğu için pek dert etmem fakat bu kez canım sıkılıyor.Aklıma gelen fikir ile gülümsedim motorum ile gelmiştim buraya ve biraz gece sürüşünün kimseye zararı olmaz.
Kuzeye dışarı çıktığıma dair bir mesaj yazıp üstümü değiştirmek için valizimin yanına çömeldim.Ve giyeceğim kıyafetleri elime aldım ve banyoya girdim.
Motorumun anahtarını bulamıyorum çıldırıcam.Tek çare Kuzeyin odasına girmekti büyük ihtimalle ceketinin cebinde kalmıştır.Kuzeyi aradım açmadı ardından 3 kere daha arayınca açtı "ne var lan gece gece" diye söylendi uyku mahmuru sesiyle."Kuzey uyandırdım ama mototrumun anahtarı senin cebinde kalmış"dedim "gece gece napıcaksın bebeğim motorunun anahtarını"dedi "uyku tutmadı tur atıcam"dedim "tamam gel al" dedi ardından birkaç hışırtı duydum ve bende odadan çıktım.Kuzeyin odası karşı odamda zaten kapıda anahtarla bekliyordu."Özür dilerim uyandırdım ama mecbur" dedim "özür dilemene gerek yok bebeğim" dedi ve saçlarımı öptü "yılışma be gidiyorum ben" dedim "mont niye almadın hasta olucaksın "dedi eliyle beklememi işaret etti.2 dk sonra geri geldi ve elinde siyah ceketi vardı "hadi değerimi bil ceketimi kimseye vermem" dedi gülüp "hadi ben kaçtım "dedim ve birkaç adım uzakta olan asansörü çağırdım.Çıkışa doğru yürürken sadece çalışanlar vardı.
Ben motoru nere park etmiştim yahu.Heh hatırladım karşı taraftaki kafenin arkasına park etmiştim.Bu unutkanlık ne nane yiyeceğim bilmiyorum ki.Ve bir sorunumuz daha var bende kansızlık var ve ilacım burda yok.Bu başlıca bir sorun fakat olsun şimdi gidip alırım.Kafenin arkasına ilerlerken motorun yanında bir motor daha vardı ve bir erkek kaskını takıyordu.Beni görünce omuzundan bir bakış atıp konuşmaya başladı."Yarış yapmak ister misiniz hanımefendi" dedi "olur fakat buralarda nöbetçi eczaneye kadar yapabiliriz" diye cevap verdim."Tamam ismin ne" diye sordu insanlara bu kadar sıcak kanlı yaklaşmayı sevmezdim."İz" dedim sadece Verda'yı bilmesine gerek yok "güzelmiş" dedi.Telefonu çıkartıp nöbetçi eczaneye baktım googleden.Burdan 10-15 dk uzaklıklaydı.
"X eczanesine kadar yarişabiliriz" dedim "tamam iz" dedi.Yaris yapmaya başlamıştık öne geçmesine izin verdin ama oyun şimdi başlıyordu.Hızı sonuna kadar köklemiştim ve bingo önüne gectim.Benden geri kalır yanı yoktu aynısını oda yapıyordu sorun yoktu bize hava hoş.10 dk boyunca bir ben önde bir o önde derken gelmiştik ve tabiki Verda İz Yazıcı kazandı.
Eczaneye geldiğimizi görünce tam gideceği sırada "ismin ne" diye bağırdım "Rüzgar" dedi ve gitti.Rüzgar ha güzelmiş.
Bir bölümün daha sonuna geldik.İlk bölümü atalı 11 gün(?) Olmuş zaman çok hızlı geçiyor.Artık düzenli olarak bölüm atacağım seviliyorsunuz.
İnsta:yagmuraltindakiyazar
Tt:yagmuraltindakiwatty
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇIĞLIKLARIN İÇİNDEKİ SES
Chick-LitKimsesizlik,sevgisizlik ve pişmanlığın beden bulmuş haliydim belki de herşeyin şuçlusu gerçekten bendim o gece ben istemiştim oraya gitmeyi belkide Eliz'i dinlememiz gerekiyordu fakat bir aptallık yaptık ve gittik.Elimde beyaz gülle onun mezarının y...