L | 0.0

1.5K 37 1
                                    

Bir insanı intihar etmekten alıkoyan şey nedir? Veya bir insanı intihar etmeye sevk eden şey nedir? İntihar; üç hece, 7 harf, bir kalp kırıklığı ve aklın durduğu son nokta.

Çoğu gece intihar etmeyi düşünmüştüm. Benim bu dünyada ki vasıfım neydi ki? Ben ne için vardım. Kendine bile yararı olmayan, kendini bile yaralayan biriyken ben bu yaşamda ne yapacaktım ki. Arkadaş mı edinecektim? Kırardım. Aşık mı olacacaktım? Parçalardım. Abla mı olacaktım? Süründürürdüm.

Ben hiçbir şey olamıyordum bu hayatta. Ne güzel bir evlat olabilmiş, ne güzel bir abla olabilmiş ne de arkadaş olabilmiştim.

Ben bir hiçtim.

Arkamdan çalan korna ile kendime gelirken kaldırıma doğru geçtim. Yanımdan bir sürü insan geçerken tekrar düşünmeden edemedim.

Şimdi ne yapacaktım.

Tarih 6 Haziran 2021.
Lenaya Ele Demir ve Girdap Demir'in ölüm yıl dönümü.
Annem ve babam.

Ben iyi bir evlat olamamış o gece olabilecekleri düşünmemiştim. Uyumadan önce o mumları söndürmeliydim.

Bugün de onların ölüm yıl dönümüydü. Çalıştığım yerden mezarlığa gitmek için izin istemiştim ancak izin vermemişlerdi. Şuan da mezarlığa gitmek için kaçtığım iş yerime geri dönüyordum.

Emindim ki Baran Bey yokluğumu fark etmişti. İşi başından aşkın olmasına rağmen bütün çalışanlar ne yapıyor hepsini takip ediyordu. Sert biriydi. Çoğu çalışan ondan korkuyordu.

Son kavşağıda döndüğüm zaman karşımda kalan uzun binaya baktım. Birazdan büyük ihtimalle işten atılacaktım. Baran Beyin isteği dosyaları bile hazırlamadan üstüne bir de izin almadan direkt çıkmıştım.

Şirketin kapısından içeri girerken kapıda olan güvenlikçilere selam verdim. Her sabah onlara yiyecek bir şeyler ikram edip öyle giriyordum içeri.

Asansörün düğmesine basıp gelmesini beklerken duvara yaslanmıştım. Asansör gelirken derin bir soluk alıp içeri girdim. Arkamdan da insanlar gelirken en köşeye sindim.

Beklediğim kat gelirken önümde bulunan hanımefendiden biraz kenara çekilmesi için izin istemiştim.

Kalabalık olan asansörden sonunda inerken hissettiğim stres daha da artmıştı. Baran Beyin odasının katına gelmiştim. Köşede duran asistanının bulunduğu masaya gitmiştim ama kimse yoktu.

Ya kovulacaktım ya da yalvarıp yakarıp burada çalışmaya devam edecektim.

Toplantısının olmadığını bildiğim Baran Beyin kapısının önüne gelirken derin bir nefes çekmiştim içime. Başlıyorduk.

Kapıyı çalıp içeriden ses gelmesini bekledim ama yoktu. Ses gelmiyordu. Oysa toplantısı yoktu ve asistanı burada değildi.

Kapıyı yavaşca açarken nefesimi tutmuştum.

Kafamı içeriye doğru uzatırken gördüklerim gerçek olamazdı? Gerçek olamazdı değil mi?

Şuan tam karşımda Baran Bey ve Bulut bey öpüşüyor olamazdı?


LUNYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin