Düşman // BXB

İpucu

*Bölüm içerisinde bir yerden sonra yazar anlatımına geçiş yaptım. Olaylara giriş yapmak istediğim için çok da gizemli olmayan bilgileri sizinle paylaşmak istedim. İlk kısımlar Eray'ın ağzından. Daha sonra yazardan. Diğer bölümler Eray, Akın şeklinde gidecek muhtemelen. İyi okumalar... *

Gözlerimi dar karanlık sokakta gezdirdim. Akın bir saat önce bir konum paylaşmış burada buluşmak istemişti. Ayağımın birini hafifçe sallayıp arkama döndüm ve köşede duran banka oturdum.

Gece yarısı neden burada görüşmek istediğini anlamamakla beraber daha önce buraya geldiğime dair içimde bir his vardı.

Bir kaç dakika sonra arkmadaki kapı aralandı kafamı çevirip o tarafa baktığımda Akın'ın yüzü beyaz ışığın altında beni karşıladı.

Ayağa kalktım. Vurulduğumda saklandığım mekandı burası. İçeri girdiğimde etrafa kısaca bakıp kapıyı arkamdan kapattı.

"Hoş geldin," sesi naifti. Başımı hafifçe sallayarak karşılık verdim ve taburelerden birine oturdum. Bara geçip şişelerden ikisini eline aldı. Bardağın birine viski doldurup diğer şişeyi açıp önüme itti. "Bira içiyormuş gibi bir havan var," gözlerimi devirip birayı önüme çektim.

"Ne alaka?"

Alayla gülümseyip viskisinden bir yudum aldı.

"Alkolle aran olmadığı için değil çabuk sarhoş olduğun için içmediğine dair şüphelerim var diyelim."

Söylediği şeyin doğruluğuna karşısında hafifçe gülümseyip biradan bir yudum aldım. Viski gibi alkol oranı yüksek içecekleri bu yüzden dışarıda içmemeyi tercih ediyordum. Dışarıda yalnızca bira içiyordum ya da enerji içeceği.

"Abimi nereden tanıyorsun?" aniden söylediğim şey karşısında omuzları gerildi ve ağzına götürdüğü viskiyi içmeden masaya bıraktı. Gömleğinin kol düğmelerini açıp dirseklerin kadar kıvırdı ve arkasını dönüp ellerini yıkadı.

Abimi tanıdığını biliyordum ancak nereden tanıdığını ya da abimin bu adamla ne işi olduğunu bilmiyordum.

"Cevap bekliyorum," derin bir nefes verip bana doğru döndü ve ellerini peçeteyle kurulayıp peçeteleri çöpe attı.

"Ben 20 yaşındayken tanışmıştık."

"Öldüğü yıl mı?"

Başını hafifçe sallarken zorla yutkundum. Bu kelimeyi söylemekten nefret etsemde karşında duygusallık yapabileceğim biri yoktu.

"Pek bir hikayemiz yok bir kaç şey söylemişti."

"Ne gibi?"

"Tanerle ilgili. Bir de bir şey daha vardı tam anımsayamıyorum,"

Durdu ve düşünmeye başladı başını iki yana sallayıp doğruldu.

"Taner'in babası babanla çok uğraşmış zamanında"

Babamla ne alakası vardı bilmiyordum ancak sinirlerim gerilemeye başlamıştı bile. Akın ile Taner'in anneleri aynıydı sadece.

"Baban o zaman holding açmış sanırım rakip firma olarak, piyasada yeni olmasına rağmen Taner'in babasının yani Hamit Kaya'nın üç yıldır peşinde koştuğu işi şirketi açtığı ilk bir ayda almış. Firma mafyadan şirkete dönen adamlarla çalışmak istememiş haliyle."

Babamın ölmeden önce açtığı şirketten haberim vardı o öldüğünde henüz 7 yaşında olmama rağmen bu yüzden öldürüldüğünü biliyordum. Ancak arkasında Taner itinin babası olduğunu bilmiyordum.