Başını durmadan belaya sokan Jeon Jungkook ve onu koruyan serseri tamirci sevgilisi Kim Taehyung...
Semetae!
Ukekook!
Başlangıç tarihi: 21.03.2023
Bitiş tarihi: 19.08.2023
Haiii, ben geldiiim. Yine mini, çerezlik bir şeyler karalamak istiyorum eheheh^^
Buraya fice başladığınız tarihi alabilirim! Xx
+++++
Başını durmadan belaya sokan Jeon Jungkook, her başı sıkıştığında onu kurtaran tamircide çalışan serseri Kim Taehyung'un yanında soluğu alıyordu.
•••
Babasının tamirhanesinde çalışan, üniversite son sınıf öğrencisi, ara ara kafes dövüşlerine katılan serseri Kim Taehyung. 22 yaşında.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•••
Jeon Jungkook, üniversite 3. Sınıf öğrencisi. 21 yaşında.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
---
Jungkook:
"Ver lan şu parayı!"
Omuzlarımdan iteklendiğimde başımı iki yana salladım.
Cüzdanımı cebimden çekip çıkarttıklarında beni tutan iki kişiden sıyrıldım. "Babanın paraları bizim için var Jeon." Cüzdanımdan paramı çekip alan Yeongyu parayı koklayıp sırıtarak kendi cebine tıkıştırdı.
Boş cüzdanımı suratıma attıklarında yüzümü buruşturup dişlerimi sıktım. Deri cüzdan tenime tokat misali çarpmıştı.
"Yine mi siz lan!" Hırıltılı bir ses, bulunduğumuz dar sokağı inlettiğinde kollarımı tutan Yeongyu'nun arkadaşları geri çekildi.
Demirliklerin oradan zıplayarak bizim bulunduğumuz sokağa atlayan, benim boylarımda, yanık tenli bir erkek zemini dövercesine bizim bulunduğumuz noktaya doğru yaklaştı. "Gaspçı piçler sizi!"
Yeongyu ve arkadaşları, onu görür görmez uzaklaşmaya başladıklarında sızlayan bileklerimi sıvazlayıp yerdeki cüzdanıma bakışlarım kaydı.
Dudaklarımı kemirerek eğilip cüzdanımı alacağım sırada, bana çoktan yetişmiş ve benimle birlikte eğilmişti. Cüzdanıma aynı anda uzandığımızda ellerimiz birbirine temas etti. Sıcacık elleri, benim buz kesmiş tenime dokununca içim titredi.
Bakışlarım, cüzdanımdan saparak onun yüzüne çekinceli bir şekilde de olsa yükselmeyi başardığında bakışlarımız orta yolda buluştu. Dağınık saçları rüzgarın gazabından bir hayli nasiplenirken, omzundaki siyah havlu dikkatimi çekti. Yanık teninde, is pas lekeleri vardı.
Onu incelediğim gibi, onun da benim yüzümü seyrettiği gerçeğiyle yüzleşince başımı hafifçe omzuma doğru çevirip öksürerek boğazımı temizledim.
O sırada kısık, derin sesi kulaklarımda dolaştı. "İyi misin güzel gözlü, tavşan çocuk?"
