Selamlarr 🫂🖤
Oy verir, yorumlar yaparsanız beni mutlu edersiniz canlar 🥺🫵 Sınır koymak istemiyorum ama motivemi bir tık düşürüyor bu durum bilesinizzz🥲
•
"Kız Gazel, gel hele buraya. Çökmüşsün çökmüş, az aş ye..." Bana yakınan Fatma teyzeye baktım. Aynen teyzem, çökerttiler beni.
"İyiyim ben böyle ya, kilo iyi bir şey mi sanki?" diye savunmaya geçtim kendimi. Gayet iyiydim normalde fakat bu aralar biraz iştahımın kapandığı doğruydu.
Tüm edepsizliği ile sırıtarak, "Er dediğin eline et gelmesini sever, kemiği ne etsin?" dedi. Etrafta gözümü gezdirdiğimde herkesin güldüğünü gördüm. La havle!
"Onların her istediği olursa tepemize sıçarlar teyzem, senden geçmiş bu işler ondan geride kalmışsın zaar." dedim.
Hepsi alttan alttan sırıtarak bana baktı. "Az yere bakan yürek yakan değilsin sen de heee..." Yok teyze, yere baktığım doğru da yürek yaktığımdan emin değilim.
Ayağa kalkıp boşalan çayları tazeledim. Kadınların çoğu evde durmaz, tarlaya günlüğe giderdi fakat böyle ara sıra toplanırdık. Beni pek severlerdi sağolsunlar. Hepsi de hiçbir kötü yaklaşımda bulunmamıştı. Annemi bilen, tanıyan kadınlar oldukları için kendilerince bana kol kanat germek isterlerdi. Üstüme düşmeleri daha çok sahipsiz hissettirdiğinden üzülürdüm ama belli etmemeye çalışırdım.
Gözlerimi, geldiğinden beri ağa gelini olacağım diye koltuklarını kabartan Gülnur'a çevirdim. Ben düşünmek istemesem Allah çıkarıyordu onları karşıma. Tam çaprazımda oturuyor, süzüle süzüle çay içiyordu. Zıkkım içesice!
Çiğdem abla, "Eee kızlar..." dedi ortaya doğru. "Yok mu şöyle aranızda evlenecek olan, dedikodusu olan?"
Gülnur saniye geçmeden, "Ben nişanlanacağım inşallah." dedi.
İçim yandı. Gözlerimdeki kirpilerim bile sızladı ağlayamadığım için. Bana adım atıp onunla konuşulması çok zoruma gidiyordu.
Başımı farklı bir yöne çevirdim. Konuya dahil olmak, duymak istemiyordum.
"Aaa, sen Kalender ağanın beğendiği gelin adayısın demi kız?!"
Boğazını temizleyip yüksek sesle, "He valla, o kadar kız içinden beni beğenmiş müstakbel kayınbabam." diye konuştu. Biraz daha bağırsaydın, Yusufhan'ın eski köyü de duyardı Gülnur, hatırları kaldı.
"Kaç hafta oldu emme ne nişan var, ne isteme? Nasıl iş bu anlamadım gayrı ben." dedi Fatma teyze.
Suratı düştü fakat hemen güldü yine, "Annemlere haber gönderdiler çoktan. Yeni yerleşiyorlar ya, birkaç güne gelirler istemeye bence."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deli'kanlım (+18)
Romance"Serçeler ağlarsa ölürmüş Yusufhan. Seninle dolu dolu yaşamak istiyorum, öldürme beni olur mu?" • Damarlarında delilik akan adamın serçesi olma hikayem. Başlangıç tarihi: 05.03.2023