ÖLÜLER VE YAŞANTI

~ Bölüm-16 ~

Baya uzun bir aradan sonra yeni bolumle karşınızdayım yavrularım. İyi okumalar dilerim...

        *Önceki bölümden alıntı*

Uğraşacak işim yokmuş gibi - ki zaten yok - bir de bu mesajlar geliyor saçmalık!

Bu mesajları bir kenarı bıraktım ve notu düşünmek istedim. Benim özelliğim neydi ki? Hiç bilmedigim birisi özelliğim olduğunu söylüyordu. Elbet öğreneceksin dediğine göre araştırmaya gerek yok herhalde diye düşündükten sonra uykuma devam ettim edebildiğim kadar.

Sabah hafta sonuna kalan bir gün olan cuma günüydü. Tatil olup haftanın yorgunluğunu atacağım için çok mutluydum. Fakat Tolga buna izin vermeyecekti herhalde.

Hafta sonuna plan ayarlayan Tolga biletleri rezervasyonları falan ayarlamış bana da biletlerin fotoğrafını göndermişti. Tabii bende onunla daha çok vakit geçirmek için kabul etmiştim. Her ne kadar yorgun olsam da...

Cuma günü her zamanki gibi geçmişti hiç bir sorun olmamıştı. Çıkışta Tolga bırakmıştı yine evime. Ona annemlerin evde olmadığını kahve falan içmesi için içeri gelmesini söylemiştim. Kabul etmeyip işi çıktığını söyledi ve gitti. Bende pek üzerine düşmedim.

~ 🦄~

O... O beni göremiyor mu?

O gün onun yanına gidip göreceğim için o kadar heyecanlı çıkmıştım ki! Mesaj göndermeyi sağlamış ve o heyecanımla beklemeye koyulmuştum. Birden karşısına çıkarsam korkar diye yatağının altında bekliyordum. Mesaja cevap verdi. Baktı! Ben onu gördüm!

Ben seni görüyorum Ayça'm..

Benim görmem bir şey değiştirmezken Ayça... Ayça beni göremiyor! Ne yani artık bizim aramızdaki bağ bitti ve onun ölümü ile mi baslayacakti? Saçmalık!

Artık... Artık beni göremiyecek miydi yani? Off Tanrım!

Önceden Ayça'nın kafası karışırdı sorular ile, şimdi benim kafam bi' milyon oluyor! Aman ne güzel(!)

🦖

Haftasonu için rezervasyonları bir saat ileri çekmem lazımdı. Uyumam lazımdı. Bunun için Ayça ile vakit geçirmeyi reddetmiş eve gitmiştim. 

Güzelim benim pikniğe falan gideceğimizi sanıyor... Sürprizler onu bekliyor...

Eve geçtikten sonra hemen rezervasyon ayarlayıp uykuya geçmiştim. O sırada dolu dolu mesaj atan Ayça baya sinirlenmişti. İyi de uyuyordum ne suçum var benim?

"Tolgaaa"
"Napiyosunnn"
"Mesaja baksana"
"Daha bir saat önce aktifmişsin"
"Hemen nasıl çıktın?"
"Ne karıştırıyorsun sen ha?"
"Her erkek aynı zaten ya"
"İyi yazma sen"
(...) *5 dk sonra*

"Neyse sen yazma eni sonu yazarsın demii"
"Hadi barışalım"
"Barıştık hadi"
"Eee daha daha napion"
"Bakınca yazarsın wolf bakışlarında life bulduğum jxsmkd"

Neydi bu şimdi?
Kendi kendine kavga etmiş, geri barışmış ve bütün erkekler aynı demiş.