KARA MURAT | Mahalle Serisi

4.bölüm. "KARA MURAT"

Her kese merhaba efenim! Hayırlı Ramazanlar dilerim hepinize...🤍

Uzun zaman oldu bölüm atmayalı. Sayenizde Dildâde'ye yeni bölüm isteği o kadar yoğun ki, AĞIR ABİ'yi unuttum neredeyse...

Ama bölümleri uygun olduğum zamanlar atmaya devam edeceğim bundan emin olabilirsiniz. Bazı yazım hatalarım oluyor ya da cümleyi doğru dürüst kuramıyorum ve buda yalnış anlaşılmaya sebep oluyor. Lütfen bu gibi durumla bir daha karşılaşırsak beni haberdar edin.

Bu arada bilmeyenler için söylüyorum. Ben Azerbaycanlıyım. Bu yüzden yazım hatası sonucu olabiliyor...

Umarım yeni bölümü beğenirsiniz. Oy atıp, yorum yapmayı unutmayın.

Yazarınız sizi seviyor...🤍🦋

4.bölüm."Kara Murat"

Yoğun geçen bir günün ardından nihayetinde hastaneden ayrılıp eve doğru yol almıştım. Aklım hâlâ dün gecede kalmıştı. İlk kez bir erkekle bu kadar yakın temasta bulunmuştum. Dünden beri garip duygular içindeydim.

Gün boyu aklımda Murat vardı. Namı değer Kara Murat. Onu çok iyi tanımıyorum. Sadece mahallelinin onun hakkında söyledikleri aklımdaydı. Çok hoşgörülü ve Mert bir delikanlı olduğu biliniyor.

Dün geceden bir kesit aklıma geldiğinde istemsizce yüzümde bir tebessüm oluştu. Deli Hamdinin Murat'ı üzdüğüm için benim dalağımı deşeceği kısım...

Tanrım! Neden bu adam sürekli aklımda? Daha ne kadar oldu ki, tanıyalı? Neden bir türlü gözümün önünden gitmiyor kara bakışları? Yoksa ben mi sapıtıyorum?

Evet, kesinlikle ben sapıtıyorum. Adamın vücut kısmına kadar her şeyi, ama her şeyi aklımın kuytu köşelerine kazınmış bir vaziyetde...

Otobüs durağına vardığımda bir kaç dakika sonra gelecek olan otobüsümü bekledim. Küçük siyah deri çantamdan uzun kablolu beyaz kulaklığımı çıkartıp kulaklarıma taktım. Kablonun ucunu telefonuma taktıktan sonra şarkı listesine girip gün içinde en çok dinlediğim şarkının çalmasını sağladım.

Madrigal- Dip.

Uzun zamandır her yanım yangın
Soğuklarında, denizlere dönemiyor zaten
Derdin karanlıkta

Şarkının sözleri bana yine dün geceyi hatırlattı. Deli Hamdini görür görmez Murat'a koşarak sığınmıştım. Kolunu sıkı sıkı tutup sarılmıştım. Ah gerçekten! Ben onun koluna sarılmıştım değil mi? Lanet olsun... Çok utanıyorum şimdi! Adamı ahtapot gibi sarmalamıştım. O yüzden, sürekli gülüp duruyordu alttan- alttan...

Belki hiç duymadın, belki de takmadın
Bilmem, bilmem
Konuşmalar faydasız
Sanki susmadın mı anlamsız
Üzmem, kendimi üzmem

Peki sende mi en dibe daldın
En son bende uyandın
Artık o, düşlerinden

"Peki sende mi en dibe daldın... En son bende uyandın artık o, düşlerinden hm hm hm..." Şarkı beni ahenkine sürüklerken dayanamamış kendi kendime şarkıdan bir parça mırıldanmaya başlamıştım.

Gözlerim 10 dakika geçmesine rağmen hâlâ gelmeyen otobüsü arıyordu. Aslında hiç bu kadar geç gelmezdi. Trafik şöyle bakıldığı zaman normaldi, ama bir az sonra çok beter bir hal alacağı belli.

Sonunda bur'dayız, yapayalnız
Kendi başımıza
Çok iyiseydek, hiç olmadık
Aynı şeyi bulduk karşımızda