8. Bölüm: Söndüren Son Damla.
Cigarettes After Sex, Apocalypse.
🪁
Tık, tık, tık, tık.
Uçlu kalemi masaya vurduğum için çıkan yüksek sesi fark ettiğimde durdum.
Algılarım o kadar kapanmıştı ki beynim hâlâ kendini gündüzde sanıyor olabilirdi ama saat 05.12'ydi ve ben matematik çözüyordum.
Bu saate tam olarak Belirli İntegral çözüyordum.
Eve 6 gibi gelmiştim, yaklaşık bir saat oyalanıp Kenan Hocayla iddiasına girdiğimiz teste başlamıştım. Güzel haberdi ki 2. Dönemin 6. Ünitesinin sonundaydım, çözülecek çok bir kısmım kalmamıştı. Hesaplarıma göre 376 soru çözmüştüm ve 87 sorum kalmıştı. Moralimin bozulmaması açısından testleri kontrol etmeyi sona bırakmıştım.
En başta her saat başı on beşer dakikalık aralar vererek başlamıştım ama ara verdiğimde dikkatimin dağıldığını bir kere daha anlayınca ara vermeden çözmüştüm, şu an ara vermeden çözdüğüm 7. saatin içindeydim. Arada daldığımı hissediyordum ama hızla toparlayıp devam ediyordum.
Bir süre şarkı dinleyerek çözmeye çalışmıştım, kısa vadede gerçekten gaza getiriyor ve güzel çözdürüyordu ama iş uzayınca rakamlar yerine duyduğum kelimelerin harflerini yazmaya başlamıştım.
Kenan Hoca işi olduğunu söylemişti ama içimden bir ses kesin çözecek diye bağırıyordu, bu da beni hırslandırdığı için gidebildiğim yere kadar gidiyordum.
Bir testin daha son sorusunu bitirdiğimde kalemi kitabın arasına koydum, dirseklerimi masaya dayayıp yüzümü avuçlarım arasına aldım. Eğer bir tam günüm olsaydı en azından uykusuz kalmayıp daha iyi bir kafada çözebilirdim ama şu an hem uykusuz hem yorgundum, yavaşlıyordum. Normalde yarım dakikamı almayacak sorularla 1 dakika uğraşıyordum, bazılarında ise çözemeyeceğim kadar zor soruları saniyeler içinde nasıl çözdüğümü anlamaya çalışıyordum.
Sandalyeden sağ gözümü ovuşturarak kalktığımda ayaklarım beni mutfağa götürdü. Yeni bir kupa çıkarıp bayatlama potansiyeli oldukça yüksek ama kafeini fazla olan kahveyi demlikten kupama döktüm. Son kupaydı, bittiğinde bitmiş olacaktı. 85 soru kalmıştı ve kalan sorular Çember olduğu için şanslıydım. Geometrim pek iyi değildi ama Çember en sevdiğimdi, diğerlerine göre çok daha iyiydi. 85 soru en fazla 45 dakikamı alırdı ve bana uyuyabileceğim koca bir 1,5 saat kalırdı.
Kahveden bir yudum alarak içeri gittiğimde yapıştığım o sandalyeye geri yerleştim ve bu gün hiç soru çözememişim gibi çember sorularını çözmeye başladım.
Kolay soran bir kitap olmasına binlerce şükür duası okuyarak soruları çözerken bir ara ciddi anlamda şakağımdan bir damla aktığını hissettim. Fazladan uyuyacağım her dakika aklıma geldikçe daha hırslı çözdüm.
Saat 05.56'ydı ve ben 85 soruyu ciddi anlamda ter dökerek 38 dakikada çözmüştüm. Hayatım boyunca bu kadar hızlı hiçbir şey çözememiştim ama uykuya muhtaç, kazanmaya hırslı olduğum için son damlalarımı kullanıp enerjimi sıfırlamıştım.
Kontrol etmeyi sonraya bıraktım, masadaki kupaları ellemeden kalktım ve sadece test kitabını çantama koyup masa lambasını kapattım. Toplu olan yatak örtüsünü açıp içine girmem ve uyumam arasında benim sayabildiğim 18 saniye vardı.
🪁
"Asal, bu kadar heyecanlı, nereye?"
Heyecanlı olduğunun farkında bile değildim. Sahi Asal, ona gitmek için neden bu kadar heyecanlısın? Bu sorunun cevabını kendime vermeye deli gibi korkuyordum.
