Akşam olduğunda Sadi Songül'den önce alışveriş merkezine gelmişti. Giriş kapısının önünde Songül'ün gelmesini bekliyordu. Songül'ün kapıdan girdiğini görünce ona doğru yürüdü. "Hoş geldin Karıcığım" Songül kendine doğru gelen adama baktı. "Hoşbuldum kocacığım.""Önce yemek mi yiyelim, sonra mı yeriz?" Songül biraz düşünüp cevap verdi "Sonra yiyelim ya" Songül adama döndü "Sana mı bakalım, bana mı?" Sadi fark etmez anlamında mimik yaptı. "Tamam o zaman önce sana bakalım seninki kısa sürecek gibi." Sadi'yle birlikte erkek giyim mağazasına geçtiler. Sadi gömlek ve kazaklara bakıyordu, Songül'de beğendiklerini Sadi'ye gösteriyordu. "Bak bu mavi güzel, bunu denemelisin." Sadi kadının elindeki mavi kazağa baktı. "Tamam olur, bu dursun elimizde. Ama bir de gömlek alayım diyorum." Songül gömleklere baktığında Sadi'yi daha önce siyah bir gömlekle görmediği aklına geldi. "Seni siyah giyerken görmedim, siyah al bir tane." Sadi kadının işaret ettiği gömleği aldı. "Tamam bu ikisini deneyip geliyorum." Diyerek kabine yöneldi. İlk önce mavi kazağı giydi. Songül'de onu kabinin ilerisinde bekliyordu. "Nasıl olmuş?" diyerek çıktı Sadi kabinden.
Songül'ün önünde bekleyen kadın Sadi'nin kabinden çıkmasıyla adama baktı. "Çok güzel olmuş, gözlerinizin rengi ortaya çıkmış." Songül önündeki kadına baktı şaşırarak. Sadi de kadına bakıyordu anlamsızca. Songül kadının önüne geçip, Sadi'nin yanına gitti. "Size değil bana sordu eşim hanımefendi. Değil mi canım?" Songül Sadi'nin elini tuttu. "Evet, evet ben eşime sordum." Kadın Songül'ü süzdü. "Pardon pek anlamıyor gibisiniz, ben yardımcı olmak istemiştim" Songül kadının dediğiyle Sadi'nin elini biraz sıktı. "Sakin ol karıcığım" diye fısıldadı Sadi Songül'ün kulağına doğru. Songül sinirli bir şekilde gülerek konuştu "Siz çok anlıyorsanız başkalarına yardımcı olun, ben yardımcı olurum kocama." Sadi bir yandan Songül'e bıyık altı gülüyordu. "Hadi üzerini değiştir hayatım, gidelim buradan." Sadi Songül'e döndü göz kırptı "Sakin ol." Sadi'nin tekrar kabine girmesiyle Songül kadına ölümcül bakışlarını atıyordu. Sadi kabinden olabildiğince hızlı çıkmaya çalışıyordu ama bir yandan da gülüyordu. Songül'ün onu kıskandığını düşünmek mutlu etmişti. Kabinden çıkıp Songül'ü elinden tutup uzaklaştırdı kadının olduğu yerden."Manyak mıdır nedir, evli adama ne diyorsun yok gözünüzün rengini ortaya çıkarmışmış." Sadi gülerek yanındaki karısına bakıyordu. "Karıcığım tamam sakin olur musun?" Songül bakışlarını adama çevirdi "Alma ya o kazağı, başka bir şey buluruz." Sadi başını iki yana salladı "Songül, boşver sen kadının dediğini, sen beğendiysen alırım. Benim tarzımı sen belirleyebilirsin sonuçta karıcığım." Songül adamın cümlesiyle sinirini yatıştırmıştı ,gülerek adama baktı "Aferin Sadi Payaslı, tamam doğru söylüyorsun. Beğendim kazağı. Kadından fırsat gelmedi ama gerçekten gözlerini daha bir belirginleştirdi." Sadi kadından elini çekip "Alıp geliyorum o zaman." dedi.
~~~"Songül bugün çıkar mısın?" Songül askısını düzeltirken Sadi'ye seslendi "Bekle, geliyorum şimdi." Sadi kabinin tam önünde durmuş arkasındaki aynaya yaslanmıştı. Songül'ün kapıyı açmasıyla kadını baştan aşağı süzdü. Askılı, gri saten bir elbise giymişti Songül. Sadi karşısındaki karısına baktı uzun uzun. "Olmuş mu Sadi bey?" Sadi arkadaki aynadan elbisenin sırt dekoltesini gördü. Elbise askılı olduğu için zaten göğüs dekolteliydi. Bir de arka kısımda derin sırt dekoltesi bulunuyordu. Sadi bakışlarını tekrar kadının gözlerine çevirdi. Boğazını temizleyip konuşmaya başladı"Olmuş tabii olmuşta, nerede giyeceksin sen bunu?" Songül bilmem anlamında omuz silkti. "Bulurum ya giyecek bir yer. Sen boş ver onu güzel olmuş muyum onu söyle." Sadi tekrar baktı elbiseye "Sen zaten güzelsinde, bu biraz şey" Songül Sadi'ye bir adım attı zaten aralarında iki adımlık mesafe vardı.
"Ne?" Sadi elbiseden çekmeye çalıştı bakışlarını "Mendil kadar bu" Songül Sadi'nin sözüyle kahkaha attı. "Mendil kadar mı, abartma Sadi" Sadi bakışlarını yere indirip tekrar konuştu "Kaçırırlar karıcığım seni ondan diyorum." Songül adamın kıskançlığını sezince aralarındaki mesafeyi kapattı. "Sen olmayacak mısın yanımda?" Sadi kadının bir şeyler dediğini dudaklarının hareketinden anlamıştı ama yine algılayamamıştı. Sesli bir şekilde yutkundu. "Hı?" Songül adamı bu hale getirmekten artık hoşlanmaya başlamıştı, zaten farkındaydı Sadi'nin ilgisinin ama kendi de geri kaçmıyordu. Akışına bırakarak yaşamak istiyordu. Sadi'ye gülümseyerek tekrar sordu. "Sen olmayacak mısın yanımda diyorum?" Sadi bu sefer anlamıştı kadının ne dediğini. "Beni götüreceksin yani yanında nereye gidersen." Songül bir adım geri çekildi adamı daha fazla zorlamamak için, kabine yönelirken konuştu "Akıllı bir çocuk olursan götüreceğim." Sadi Songül'ün tekrar kabine girmesiyle aynaya bu sefer sırtını yaslayıp biraz diz çöktü, elini kalbinin üzerine koyarak söylenmeye başladı.. "Allah'ım kara mambadan sana sığınıyorum. Bu kadın beni öldürecek."
~~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Bulduğum Şehir | Sadgül
FanficBir Sadgül hikayesidir • Tevâfuk, birbirine denk gelme, latîfâne (hoş, zarif) bir şekilde uyum içinde olma anlamına gelmektedir. Tesadüf ise; raslantı demektir. Onların hikayesinde tesadüfe yer yoktu her şey uyum içinde denk gelmeyle başladı. #Sad...